Erdoğan’ın ‘Evimize ekmek götüremiyoruz’ diyen bir yurttaşa ‘Al keyif çayı iç’ demesine tepki gösteren siyasi parti temsilcileri, halktan kopuk siyasetin geldiği noktayı işaret ederek; ‘Keyif çayını Erdoğan gittiği zaman içeceğiz’ dedi
Malatya’da partisinin 7’nci il kongresine katılan Cumhurbaşkanı AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kentin girişinde yurttaşlara çay dağıttı. Bu esnada bir yurttaşın, “Evimize ekmek götüremiyoruz” demesi üzerine Erdoğan, “Çok abartı geldi. Eve ekmek götüremiyoruz dediğin zaman. Al keyif çayı iç” diyerek cevap verdi. Sosyal medya üzerinden birçok yurttaşın tepki gösterdiği görüntülere siyasi parti temsilcilerinden de tepki geldi.
Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Tolga Güney siyasi parti temsilcileriyle konuyu görüştü.
‘Kendi tabanın da tepkisi var’
Birleşik Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, Cumhurbaşkanın sözlerini, Fransa kraliçesinin “Ekmek bulamazsanız pasta yiyin” sözlerine benzetti. Pandemiyi bile lehine çeviren iktidarın ekonomik krizi derinleştirdiğini söyleyen Öneren, “Bu sözlerin bir çözüm değil de çok sığ bir bakış olduğunu düşünüyorum. Erdoğan’ın tepkisi halkların tepkisini umursamaz gibi davranmasından kaynaklanıyor. İşçilerin, kadınların, gençlerin hatta aç kalan kendi kitlesinin bile karşı duruşa geçmesi, seslerin yükselmesi onu tedirgin ediyor. Bunu da böyle ‘şirinlikler’ ile kamufle etmeye çalışıyor. Ama halklar artık eskisi gibi değil. Artık kendi tabanın da tepkisi var. Bir de savaş üzerinden de prim yapamayacağını gördüğü için bu tür şeyler ile daha sevimli görünmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
‘Asıl duymamız gereken ses’
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüsü Sinan Tutal da, Erdoğan’ın başka bir ülkenin Cumhurbaşkanı’ymış gibi davrandığını söyledi. Tutal, dün yaşananların Cumhurbaşkanı’nın kendi halkından ne kadar kopuk olduğunun bir göstergesi olduğunu vurgulayarak, “Asıl keyif çayını Erdoğan demokratik yollar ile gidip yerine başkası geldiğinde içeceğiz. Aslında asıl duymamız gereken ses tüm engellemelere rağmen hakları için yürüyen Ermenek’teki madencilerin sesidir. Orada çok anlamlı bir söz söylendi. Bir maden işçisinin oğlu ‘Babamın hakkını verin. Bana 5 kuruş harçlık veremiyor’ dedi. Bu sesi duymamız lazım. Bu sesi duyacak insanlar Türkiye’nin önünü açacak ve keyif çayı içecek” dedi.
‘Sistemin her tarafı çürümüş’
Sistemin restore edilmesinin imkansız olduğunu vurgulayan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü de, “Burjuva siyasetinden birinin gelip diğerinin gitmesi ile keyif çayı içmemiz mümkün değil. Doğal olarak halklarımızın, emekçilerimizin şunu bilmesine ihtiyaç var; burjuva siyaseti milyonlarca işçiye, emekçiye, ezilene, yoksulluk, açlık, işsizlik, savaş, ırkçılık, faşizm dışında hiçbir şey getirmez. Bu sistemin her tarafı artık çürümüş. Süpürüp tarihin çöpünü atmadığımız sürece keyif çayı içemeyiz” ifadelerini kullandı.
‘Halkın sorunlarından uzak’
Erdoğan’ın sarf ettiği sözlerin AKP-MHP iktidarı ve tek adam yönetiminin iflasının en açık göstergesi olduğunu belirten Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce de, Erdoğan‘nın esnaf vatandaşın şikayeti ve çözüm talebi karşısında söyleyecek bir şey bulamadığını ve afalladığını belirterek, “Bu sahne, Erdoğan yönetiminin nasıl bir tıkanma ve çözümsüzlük içinde olduğunun en bariz özetidir. AKP-MHP iktidarı işsizlik, yoksulluk, açlık içindeki halka verebileceği hiçbir şey olmadığını, halkın sorunlarından nasıl uzak olduklarını açık biçimde ortaya koymuştur“ diye konuştu.
İSTANBUL