Açlık grevindeki Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret eden İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, bedenini ölüme yatıran Güven için demokratik kitle örgütlerine duyarlılık çağrısında bulundu.
İnsan Hakların Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, beraberindeki Diyarbakır Şube yöneticileri ile birlikte tecride karşı açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Leyla Güven’i tutuklu bulunduğu E Tipi Cezaevi’nde ziyaret etti. Yapılan ziyaret sonrası Keskin, şube binalarında basın toplantısı düzelendi.
Keskin’den duyarlılık çağrısı
Leyla Güven’in, 23 gündür açlık grevinde olan bir milletvekiline toplumun duyarsız kaldığı eleştirisinde bulundu. Keskin, Güven’in sesini duyurmak için burada olduklarını belirtti.
Güven’in daha önce de düşünceleri nedeniyle 5 yıl cezaevinde yattığını hatırlatan Keskin, “Bugün de sadece konuşmaları nedeniyle cezaevinde ve Terörle Mücadele Yasası (TMY) çerçevesinde cezaevinde tutuluyor. Bu büyük bir ironidir tabi. Sadece barış istediği için bir insan Terörle Mücadele Yasası’na göre cezaevinde şu anda” dedi.
‘Tecride karşı açlık grevine başladı’
Keskin, açlık grevinin 23’üncü gününde olan Güven’in sağlık durumuna da dikkat çekti. Güven’in “hipofiz adenom” denilen, beyinde su toplanmasına neden olan bir hastalığının olduğuna paylaşan Keskin, ancak açlık grevinde olduğu için haftada iki gün alması gereken ağır ilaçlarını alamadığını söyledi. Keskin, neden açlık grevine girdiğini sordukları Güven’den, şu yanıtı aldıklarını paylaştı:
“İmralı Cezaevinde bulunan Abdullah Öcalan üzerindeki yasa dışı tecridin kaldırılması için ben açlık grevine girdim. Çünkü daha önce o konuştuğunda barışçıl çözümler bulunabildi. Yine konuşursa yine barışçıl çözümler bulunabilir. Savaş ortamı, çatışma ortamı bitebilir. Benim kendim için istediğim hiçbir şey yok. Ben başta İmralı’da olan ve diğer cezaevlerinde de olan tecrit sistemine karşı olduğum için bu açlık grevine girdim. Keskin, paylaştığı bu sözlerinin ardından Güven’in yapacağı başka bir şey olmadığı için açlık grevine başvurduğunun altını çizdi.
‘Bedenin ölüme yatırdı’
Güven’in girdiği açlık grevinin son derece yasal bir talep olduğu üzerinde de duran Keskin, “Türkiye’de bilindiği üzere bir infaz hukuku var. Bu infaz hukukuna göre hükümlüler aileleriyle ve vasisinin verdiği vekaletle avukatlarıyla görüşebilirler. Bu yasal bir haktır. Bugün İmralı’da uygulanan yasa dışı bir yöntem. Biz insan hakları savunucuları olarak bunu zaten sürekli dile getiriyoruz. Ama Leyla Güven dile getirmekle kalmadı, bedenin ölüme yatırdı. Kamuoyundan, siyasi partilerden, insan hakları örgütlerinden duyarlılık beklediğini söyledi. Bir kadın milletvekili ölmeye yattı. Bu önemli bir şey. Dileriz kendilerini demokrasi tarafında gören herkes buna önem verir. Çünkü bu coğrafyada cezaevlerinde bugüne kadar birçok insanı kaybettik. Son kaybettiğimiz insan Leyla Güven olmasın diyoruz” diye konuştu.