Semsûr’da yapılan ‘Her şeyden önce barışa ihtiyaç var’ İHD Eşbaşkanı Eren Keskin, korku iklimi yaratılarak itaat ettirilmeye çalışıldığını söyledi
İHD Semsûr (Adıyaman) Şubesi, KESK Semsûr Platformu binasında “Her şeyden önce barışa ihtiyaç var” başlıklı bir panel düzenledi. Moderatörlüğünü avukat Dilan Güler’in yaptığı panelde söz alan İHD Eşbaşkanı Eren Keskin bu coğrafyanın “soykırım coğrafyası” olduğunu belirterek, 1915 yılında Ermeni ve Rumlara karşı soykırım yapıldığını hatırlattı. Cumhuriyetin Ermeni ve Rumlara karşı soykırım yapan İttihat ve Terakki geleneğinden gelenler tarafından kurulduğunu anlatan Eren, bunun için Cumhuriyetin Türkçü ve Sünni Müslümanlardan oluşan bir demografi oluşturmaya çalıştığını kaydetti.
Karar veren hep derin devlet oldu
Eren, diğer kimliklerin yok edilmesi için hep katliamcı saldırılar gerçekleştirildiğinin altını çizerek, “Bu üniter ve tekçi asker yapısını tartışmamız gerekiyor. Maalesef bu coğrafyada bunu çok az bir kesim tartışıyor. Bütün hakları yok sayılan, üzerinde baskı kurulan, yok edilen ve köyleri yakılan yüzde 15’lik bir kesimiz. Ve barışı da isteyen sadece biziz. Bugün sadece AKP üzerinde yapılan tartışmalar eksik ve yanlıştır. Çünkü sorunların en büyük kaynağı resmi ideolojidir. Görünen devletle gerçek devlet her zaman farklı oldu. Siyasi partiler oldu, hükümetler kuruldu ama hep karar veren derin devletti” dedi
İtaat ettirmeye çalışıyorlar
Yaşanan hak ihlallerine değinen Keskin, “Bizi korkutarak itaat ettirmeye çalışıyorlar. 2005 yılına kadar tecavüz suçunun tanımı anayasada çok sınırlıydı ve cinsel taciz tanımı hiç yoktu. Daha sonra verilen mücadele ile bu yasalar kazandırıldı. İstanbul Sözleşmesi coğrafyamızdaki kadınların verdiği mücadele ile kazanıldı. Bu sözleşmenin feshedilmesinin en önemli sebebi orada yer alan bir maddeydi. Hiçbir ahlak, örf ve adet kadına yönelik şiddeti meşrulaştıramaz deniliyordu. İktidar bundan rahatsız olduğu için bu sözleşmeyi kaldırdı. Bu coğrafyadaki en önemli mücadele Kürt hareketi, kadın mücadelesidir” sözlerine yer verdi.
Örgütlenmekten başa çare yok
İstanbul Taksim’de gerçekleşen saldırıdan sonra kendisi ve Avukat Jiyan Tosun’un hedef gösterilmesine de değinen Keskin, “Hala tehditler alıyoruz. Böylesine örgütlü kötülük var. Bu kontra bir durumdur” dedi.
Ardından söz alan PSAKD Hukuk Sekreteri Cafer Koluman da Alevilerin, cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte bir umuda kapıldığı fakat ilerleyen süreçte hayal kırıklığına uğradığını söyleyerek, “Alevilerin örgütlenmekten başka çaresi yoktur. 90’lı yıllardan önce Aleviler örgütlü değildi. Daha sonra örgütlenmeye başladı. Devletin asimile politikası hep devam etti ve hala devam ediyor” dedi.
SEMÛR