Kuzey İrlanda seçimleri Birleşik Krallık’tan ayrılmayı savunan Sinn Fein’in zaferiyle sonuçlandı. Sinn Fein Başkanı Michelle O’Neill “Bugün, hepimize adalet, eşitlik ve sosyal adalet temelinde bu toplumdaki ilişkileri yeniden tasavvur etme fırsatı sunduğuna inandığım yeni bir çağı başlatıyor” dedi
Kuzey İrlanda sandığa giden halk Londra yönetimi yanlısı parilere ve Birleşik Krallık’a stratejik bir mesaj verdi. Parlamento seçimlerinde kendi kaderini tayin hakkını savunan Sinn Fein birinci oldu.
İngiliz ordusunun özellikle 20. yüzyılda katliamlar yaptığı Kuzey İrlanda’da halk parlamento seçimleri için sandık başına gitti. Yapılan oylama sonucunda Krallığa bağlılığa son verilmesini ve ayrılmayı isteyen Sinn Fein 90 sandalyeden 27’sini sandalye kazanarak birinci parti oldu.
Böylece son 100 yılda ilk kez Kuzey İrlanda’da bağımsızlıktan yana bir parti, seçimde ilk sırayı alarak Başbakan çıkarma şansını elde etti. Kuzey İrlanda’ya özel yetki paylaşımı anlaşmasına göre, birinci ve ikinci partilerin bölgeyi birlikte yönetmesi gerekiyor.
Sinn Fein’den sonra gelen Demokratik Birlik Partisi (Democratic Unionist Party-DUP 24 sandalye alarak ikinci oldu. Hem Protestanlar hem Katoliklerden oluşan Alliance Party (İttifak Partisi) ise 17 parlamenter ile üçüncü oldu. Diğer bir birlik yanlısı parti Ulster Birlikçi Parti (UUP) 9 ve Sosyal Demokrat ve İşçi Partisi de (SDLP) 7 sandalye kazandı.
Seçim sonuçları Kuzey İrlanda’nın 1921’de Protestan çoğunluklu bir devlet olarak kurulmasından bu yana Sinn Fein’in ilk kez Belfast’ta ilk bakanlık görevine hak kazandığı anlamına geliyor.
Michelle O’Neill ve Mary Lou McDonald liderliğindeki Sinn Féin, Kuzey İrlanda’nın Birleşik Krallık’tan ayrılmasını ve İrlanda Cumhuriyeti ile yeniden birleşmesini istiyor. Kuzye İrlanda’da Katolikler genel olarak bağımsızlık yanlısı iken, Protestanlar genelde İngiliz güçlerinin kalmasından, Londra’ya bağımlı kalmaktan yana.
Michelle O’Neill: Bugün yeni bir çağı başlatıyor
Sinn Fein Başkanı Michelle O’Neill, seçimlere ilişkin ilk değerlendirmesinde, zaferin “gerçek bir değişim” anlamına geldiğini, söyledi. Michelle O’Neill “politikamız ve halkımız için belirleyici bir an. Bugün, hepimize adalet, eşitlik ve sosyal adalet temelinde bu toplumdaki ilişkileri yeniden tasavvur etme fırsatı sunduğuna inandığım yeni bir çağı başlatıyor” dedi.
DUP Başkanı Jeffrey Donaldson: Kararımızı netleştireceğiz
DUP lideri Jeffrey Donaldson ise parlamentoda ikinci sıraya düşseler de aynı görüşteki UUP ile beraber birlik yanlıların hala konumlarını koruduğunu söyledi: “Birlik yanlıları güçlü olmayı sürdürüyor. Meclis’teki en büyük tahsis bizde.”
DUP lideri, yönetimi Sinn Fein’e devredip devretmeyeceklerine ilişkin bir soru üzerine “Parti yetkilileri bir araya gelecek, Hükümetin yapması gerekenleri elde etmek için ne yapmamız gerektiğini düşüneceğiz, kararımı önümüzdeki hafta başlarında netleştireceğim” dedi.
Bağımsızlık referandumu
Kuzey İrlanda’da seçim sonuçlarıyla beraber bağımsızlık referandumu da tartışılmaya başlandı. seçim sonrası süreç, Kuzey İrlanda’nın Birleşik Krallık’tan (İngiltere, İskoçya, Galler, Kuzey İrlanda) ayrılıp İrlanda Cumhuriyeti ile birleşmesi için bir fırsat olarak görülüyor.
Good Feiday Agreement
IRA (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) 20. yüzyılda İngiliz asker ve polisine karşı, sömürgeciliğe karşı silahlı mücadele yürütmüştü. İngiliz güçleri katliamlar gerçekleştirmişti. Bu dönem The Troubles (Sıkıntı Yılları) olarak adlandırılıyordu.
Bogside Katliamı olarak da bilinen Kanlı Pazar olayı 30 Ocak 1972’de Kuzey İrlanda’nın Derry kentinde olmuştu. İngiliz güçleri sivil haklar üzerine gerçekleştirilen barışçıl gösteri sırasında silahsız sivillere ateş açmış 13 kişi hayatını kaybetmiş, 14 kişi yaralanmıştı.
Sinn Fein de IRA’nın siyasi kolu idi ve katliamlara, işgale son verilmesi için diplomatik çaba sarfediyordu. IRA kadroları ve Sinn Fein ile İngiltere yönetimi arasında uzun müzakereler sonuncu Hayırlı Cuma Anlaşması (Good Feiday Agreement veya Belfast Anlaşması deniyor) imzalanmış, savaşa son verilmişti.
Hayırlı Cuma Anlaşması 10 Nisan 1998’de Britanya ve İrlanda Cumhuriyeti hükümetlerinin yanı sıra Kuzey İrlanda’da bulunan ve aynı zamanda çatışmanın tarafı olan ana siyasi gruplar Ulster Unionist Party (Ulster Birlikçiler Partisi), the Ulster Democratic Party (Ulster Demokratik Partisi), the Progressive Unionist Party (İlerici Birlikçiler Partisi), the Northern Ireland Women’s Coalition (Kuzey İrlanda Kadın Koalisyonu), the Alliance Party of Northern Ireland (Kuzey
İrlanda İttifak Partisi), Sinn Féin ve the Social Democratic and Labour Party (Sosyal Demokratik İşçi Partisi) arasında imzalandı.
Hayırlı Cuma Anlaşması’na göre özerklik kabul edilmişti. Anlaşmaya göre vatandaşların çoğunluğunun talep etmesi halinde referandum yapılabilecekti.
Hayırlı Cuma Anlaşması esas olarak 3 bölümden oluştu. Birinci bölümde Kuzey İrlanda’da bulunan demokratik kurumlar yer aldı. İkinci bölümde Kuzey ve Güney İrlanda arasında bir Bakanlar Konseyi oluşturmaya yer verildi. Üçüncü bölümde Birleşik Krallık-İrlanda Konseyi ile Britanya ve İrlanda Hükümetlerarası Konferansının oluşturulmasını içerdi. Bunun yanı sıra haklar, güvenceler, fırsat eşitliği, silahsızlanma, güvenlik, polis kuvvetleri, adalet hizmetleri, tutuklular,
geçerlilik süresi, uygulama ve gözden geçirme gibi bölümleri de yer aldı.
Hayırlı Cuma Anlaşması Sinn Féin, SDLP ve UUP tarafından desteklenirken, DUP anlaşmaya karşı çıktı. Anlaşma daha sonra Kuzey İrlanda ve İrlanda Cumhuriyeti’nde halk oylamasına sunulup kabul edildi. 22 Mayıs 1998’de halkoyuna sunulan anlaşma için Kuzey İrlandalıların 81’i sandığa gitti. Sandığa giden Kuzey İrlandalıların yüzde 71.2’si evet oyu verdi. İrlanda Cumhuriyeti’nde ise katılım oranı yüzde 51 oldu ve sandığa gidenlerin yüzde 94.39’ü evet dedi. Ayrıca Kuzey İrlanda’ya özel yetki paylaşımı anlaşmasına göre, birinci ve ikinci partiler bölgeyi birlikte yönetecekti.
En eski hareket
Sinn Féin, İrlanda’daki en eski siyasi harekettir. Adını İrlanda Galcesinde “Biz Kendimiz (We Ourselves)” anlamına gelen ifadeden aldı. 1905’te kurulduğundan beri İrlanda Cumhuriyetçiler, İrlanda halkının bir bütün olarak ulusal kendi kaderini tayin hakkını elde etme hakkı için çalıştı. Yaklaşık 100 yıl önce Arthur Griffith tarafından kurulan hareket, adını taşıyan bir dizi organizasyona dönüştü. Önceleri Gerry Adams ve Martin McGuinness tarafından yönetildi.
Sinn Féin hareketi sürdürülebilir sosyal ve ekonomik kalkınmaya dayalı yeni bir İrlanda’nın kurulmasını hedefledi. Ekonominin ve toplumun her düzeyinde gerçek demokrasi, katılım, eşitlik ve adalet; ve amaç ve eylem birliği ile kalıcı ve anlamlı bir barış için çaba sarfetti.
ABD’den açıklama
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, yaptığı yazılı açıklamada, Kuzey İrlanda’da 7. kez düzenlenen seçimleri değerlendirdi. Seçim sürecindeki siyasi ve ekonomik durumların, Kuzey İrlanda’nın farklı geleneklerini yansıtan iktidarda yetki paylaşımı anlaşmasının yararlarını ortaya koyduğunu belirten Price, “Kuzey İrlanda’nın siyasi liderlerini, Belfast/Hayırlı Cuma Anlaşması tarafından kurulan temel kurumlardan biri olan yetki paylaşımlı yönetimin yeniden kurulması için gerekli adımları atmaya davet ediyoruz” dedi. Ülkenin ekonomi, sağlık ve eğitim alanlarındaki sorunlarının en iyi bu şekilde çözülebileceğini belirten Price, ABD ve Kuzey İrlanda arasındaki “derin ve uzun süreli” ilişkiden dolayı da memnun olduklarını kaydetti.
BELFAST