Erzincan İliç’te 10 yıldır süren altın madenciliği Dersim coğrafyasına doğru genişlemeye hazırlanıyor. Yeni ihale edilen sahalarla birlikte 100 bin hektarı aşkın orman ve meralık alan yok edilecek
AKP iktidarına yakınlığı ile bilinen Çalık Holding’in şirketlerinden Lidya Madencilik ile Kanadalı şirket Alacer Gold’un ortak olduğu Anagold Madencilik, 10 yıldan bu yana Erzincan’ın İliç ilçesine bağlı Çöpler köyünün taşınmasıyla elde ettikleri alanda Çöpler Altın Madeni’ni işletiyor. 2018’de tamamlanan sülfit genişleme yatırımı ile madenin ömrü 2040’a uzadığı açıklanmıştı. Bölgede çevreye siyanür karışmasıyla ilgili birçok şikâyet ortaya çıkan madenin alanı, Kemaliye ile Dersim Ovacık’a kadar genişletilmesi hedefleniyor. Bölge halkı ise madenin genişlemesine izin vermeyeceklerini belirtiyorlar.
Köylüler direnmekte kararlı
Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Ağıl köyünde daha önce sondajlar yapılmış olan bölgede yeni girişimler ortaya çıktı. Ağıllılar köye Sivas Kangal’dan geldiklerini belirten kişilerin köyün üstünde bir alana tel çit çekerek yer altının röntgenini çekeceklerini belirmişler, köylüler ise burada hiçbir şeye izin vermeyeceğiz diyerek kişileri bölgeden uzaklaştırmışlar. Köylüler yaptıkları açıklamada, “Binbir hileyle gelseniz de şaşırtmaca yaparak köylerimize girmeyi deneseniz de Kemaliyeliler Kemaliye’de madencilik faaliyetlerinin yapılmasını, sularının, su kaynaklarının zehirlenmesini, köylerinin, dağlarının dinamitlerle patlatılıp parçalanmasını istemiyor. Halk sizi Kemaliye’de ve köylerinde görmek istemiyor. Kemaliye’de madencilere geçit vermeyeceğiz” ifadeleriyle kararlılıklarını ortaya koyuyorlar.
Çalık Holding başrolde
Maden sahasının genişletilesine yönelik ilk adım 2018 yılında atılmıştı. Anagold Madencilik’in, Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Ağıl, Harmankaya, Dilli ve Çanakçı köylerinde altın sondajlarına başladığı duyurulmuştu. Diğer yandan Dersim’in Ovacık ilçesine doğru maden sahasının genişletilmesi şirketin hedefleri içinde yer alıyor. Erzincan İliç’ten başlayıp Ovacık ve Hozat arasındaki dağlarda yüzlerce sondaj gerçekleştiren Çalık Holding ve ortağı ABD’li şirket Alacer Gold Madencilik 10 yıldır Erzincan’ın İliç bölgesini adeta altüst etmiş durumda. Bu sondajlar, Çalık Grubu şirketlerinden Lidya Madencilik ile Alacer Gold ortaklığıyla kurulmuş olan Anagold dışında bir diğer ortaklık şirketi Tunçpınar Madencilik tarafından yapılmaktadır.
43 bin 500 hektar ihale edilmişti
Diğer yandan, Ovacık Cevizlidere bölgesinde 5.000 metre sondaj yapılmış. Hozat-Ovacık karayolu arasında Kacaoğlan köyünün kuzeydoğusunda Mamlis’te MTA ve Japonlar sondaj çalışmaları yürütmüşler. Tunçpınar Madencilik tarafından ön sondajlarda Sin köyü bölgesinde 3×1 km’lik bir alanda bakır ve altın cevherleşmesi bulunduğu belirtilmektedir. Hozat-Ovacık karayolu arasında Kacaoğlan köyünün kuzeydoğusunda Mamlis’te MTA ve Japonlar maden sondaj çalışmaları yürüttüler. Sondaj alanı, tam olarak Dersim sınırları içerisindeki Ovacık Cevizlidere, Karayonca, Karaoğlan, Doludibek ve Dersim Geyiksuyu Sin Mezrası olmak üzere toplam 43 bin 350 hektar alanı içeriyor. Bu devasa ruhsat alanının bir kısmı ise Munzur Milli Parkı içinde yer alıyor.
100 bin hektarı geçti
Erzincan ve Dersim’de ihale edilen 43 bin 500 hektara ek olarak 60 bin hektara aşkın maden sahasının daha içinde bulunduğumuz eylül ayında yapılıyor. Erzincan ve Dersim maden sahaları İliç merkezli olarak genişleme sürecinin bir parçası olduğu söylenebilir. Yeni ihaleleri hangi şirketlerin aldığı gelecek günlerde açığa çıkması bekleniyor. Enerji Bakanlığı’na bağlı Maden ve Petrol Arama İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) 2019 Temmuz ayından bu yana 2 bin 784 adet orman, mera ve tarım arazisi üzerinde maden araması için ihale açarken 4. grup madencilikte altın ve gümüş madenciliği siyanür liç yöntemiyle yapıldığını hatırlatmak gerekiyor. 766 noktada maden sahaları için yapılacağı duyurulan ihaleler, 68 il coğrafyasında 892 bin hektar orman, mera ve tarım arazisi alanlarını kapsıyor.
Türkiye siyanüre boğulacak
Erzincan İliç’te altın madeni işletmesi ilçede kuşların ortadan kaybolmasına, balık ölümlerine ve hayvanların 6 bacaklı ya da kalbi dışarıda doğum yapmasına neden olmaya devam ediyor. Türkiye’de siyanür kullanımına tanınan özgürlük, altın ve gümüş madenciliğinin ilgisini fazlasıyla çekiyor. Siyanür kullanımının bu derece özgür olduğu bir başka ülke bulmak altın madencisi dünya tekelleri için çok zor bir şey. Buna ek olarak liç yöntemiyle Türkiye’de madeni son ürün haline yani altını külçe haline getirilmesi koşulunda devlet hakkının yüzde 50’sinin alınmıyor olması bu şirketler için büyük bir teşvik. Bu teşvikler yaşamın zehirlenmesinin desteklendiği anlamına da geldiğini ve Türkiye coğrafyasının siyanüre boğulacağını belirtmek gerekiyor.
EKOLOJİ SERVİSİ