AKP MHP’leşerek Kürtleri bastırmanın uygulayıcısına dönüştü. KDP, aslında MHP ile ittifak içinde. KDP, AKP ile akçeli işleri yürütüyor, MHP’nin Kürt karşıtı planına dahil oluyor. AKP, KDP’nin MHP ile ittifakını ‘gizleyen’ bir paravan.
Zini Werte, Gare, Çemankê’de yaşanan yüksek tansiyonun bir nebze düştüğü Federe Kürdistan’da 13 Aralık gecesi gerilim kıvılcımları yeniden alevlendi. MHP yönetiminin Kürtleri hedef alan açıklamalarıyla eşzamanlı KDP silahlarını ateşledi. ANF haberine göre Federe Kürdistan’da Duhok’a bağlı Amediye (Amêdî) kentinde bağlı Sêgirkê (Segire) köyü yakınlarında KDP güçleri HPG alanına saldırı düzenledi. Saldırıda 3 HPG’li yaralandı. Zeravani Özel Kuvvetleri 3. Tabur Komutan yardımcısı Teğmen Cahîd Abdulrahman hayatını kaybetti. KDP çizgisindeki yayın organı Rûdaw’a konuşan Amedi’den bir görevli, “PKK’ye ait bir otomobil Peşmerge Güçleri’nin kontrol noktasından durmadan geçmek istemesi üzerine gerginlik yaşandı. Gerginlik esnasında havaya ateş açıldı” dedi. Saldırıdan hemen sonra Berlin’de toplanan bir grup KDP’yi protesto etti. Protesto için Alexanderplatz’da toplanan aktivistler, “Kürdün Kürt kanını dökmesini ihanet olarak gördüklerini” belirti.
Saldırının KDP yetkililerinin Federe Kürdistan’da ücretlerini alamayan işçi ve memurların protestoların PKK kaynaklı olduğunu söylemeleri ve Şengal’i yeniden hedef göstermesinden sonrasına denk geldi. Federe Kürdistan Bölgesi Başbakanı Mesrur Barzani, 9 Aralık’ta protestolara ilişkin yaptığı açıklama sırasında suçladığı PKK güçlerinin “daha kalabalık bir şekilde Şengal’e döndüğünü” iddia etmişti Bölgesel ve küresel politik süreçlerin hayli hızlı yaşandığı bir süreçteyiz. Kısa bir haber akışı gelişmelerin nasıl hızlı seyrettiğini göstermeye yeter. Önce ABD seçimi yapılmadan Ankara ve ABD’nin arka planında olduğu KDP ve Irak Merkezi Hükümeti arasında Şengal’de özerkliği ortadan kaldırma anlaşması yapıldı. Aynı süreçte KDP’ye bağlı güçler HPG alanlarına operasyon girişiminde bulundu. Türkiye, Kuzey Doğu Suriye’nin Eyn İsa kentini yoğunca bombalamaya başladı. Ülke içinde ise MHP’nin yeni çıkışları oldu, HDP’yi kapatma çağrısı yapıldı ve oy veren milyonlar için “itlaf etme” sözleri kullanıldı. Bu sözlerin yankıları sürerken KDP’nin de Federe Kürdistan’da Amediye’ye bağlı Segire köyü yakınlarında HPG güçlerine saldırdığı haberleri düştü.
MHP belirleyici oldu
Bu haber akışı elbette birçok şeyi anlatıyor. Bilindiği gibi AKP-MHP ittifakı, çözüm sürecinin bitmesi karşılığında başlamıştı. Yeni iktidar blokunda belirleyici güç MHP oldu. AKP, MHP olmadan iktidar olamayacağını, çözüm sürecinin devamı halinde ise demokratikleşmenin kendisini iktidardan edeceğini gördü. Nitekim iktidardan 7 Haziran’da düştü. Bu süreçten sonra ülkenin içine düştüğü karabasan sürecine girildi. AKP, MHP’nin Kürt karşıtı politikasının sözcüsü haline geldi. Elbette AKP, daha önce de Kürt karşıtı politikalar izledi. Ancak yeni süreçte Kürt karşıtlığı politikasında MHP belirleyici pozisyonda. AKP MHP’leşerek Kürtleri bastırmanın uygulayıcısına dönüştü. Yani MHP üst akıl! Bu yeni iktidar blokunun tıpkı diğer iktidarlar gibi elbette önceliği Kürt karşıtlığı ama hiçbir iktidar bloku bu kadar ileri gidemedi. Irkçılığı açıkça savunan ve Kürtleri, demokrasi güçlerini temsil eden bir partiyi ve oy veren 6 milyon insanı açıkça “itlaf etmek”le tehdit etmedi. Bunlara Kuzey Doğu Suriye ve Federe Kürdistan’daki operasyonları ekleyin, Japonya’da bile olsa Kürtçe eğitime tahammülsüzlüğü ekleyin, kayyumları, her gün tutuklanan siyasetçileri, aydınları, gazetecileri, yurttaşları ekleyin. Kürt kamuoyunun gördüğü bu tabloda KDP nerde duruyor? KDP, aslında MHP ile ittifak içinde. KDP, AKP ile akçeli işleri yürütüyor, MHP’nin Kürt karşıtı planına dahil oluyor. AKP, KDP’nin MHP ile ittifakını “gizleyen” bir paravan. Kaldı ki AKP zaten çoktan MHP’leşti.
‘Brakujî haram’ lafı çiğnendi
Federe Kürdistan bölgesinde yaşanan gerilimler de bu ittifaktan bağımsız değil. Bir süredir Şengal’den HPG alanlarına dönük ortak operasyon planlarına, Kuzey Suriye’ye ‘Roj Peşmergeleri’nin sokulmasına kadar bir dizi sıcak gelişme de bu ittifakın ortak planları arasında. KDP Lideri Mesud Barzani’nin “Brakujîyi haram kıldık” sözlerini çiğnemesinin ardında da bu ittifakın planlarına dahil olmasının yattığı görülüyor. Bütün ulusal birlik çağrılarının uzay boşluğuna uçmasının ardında da yine bu ittifak var.
MHP basını gibi
KDP’ye bağlı güçlerin, Federe Kürdistan’da Amediye’ye bağlı Segire köyü yakınlarında HPG güçlerine saldırması, her Kürdün gördüğü gibi bir eşiğin aşılması ve yeni bir kırılmalar döneminin başlangıcına işaret ediyor. Federe Kürdistan’da halkın yolsuzluk ve yozlaşmış yönetime isyan etmesi ve sonrasında KDP’nin PKK’yi suçlaması, KDP basınının havuz basınından farkının kalmaması, MHP’nin yayın organı kertesine düşmesi, MHP ile dil birliği elbette dikkatlerden kaçmıyor. Türkiye’nin son iki yılda Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik yaptığı hava saldırılarında 20 sivil yaşamını yitirdi. Bakalım kirli ittifaklar mı, Kürt halkının ve demokrasi güçlerinin özgürlük iradesi mi kazanacak?
Protestolara demokratik yaklaşım istendi
ANF’nin haberine göre KNK, 12 Aralık günü olağanüstü bir toplantıda Federe Kürdistan’daki protestoları ele aldıklarını duyurdu. Toplantıya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, Aralık ayı başından bu yana yaşanan protestolara işaret edilerek, “Yıllardır biriken sorunların çözülmeyişi, Güney’deki durumu endişe verici bir noktaya taşıdı. Ne yazık ki bu olaylarda şiddet ve istenmeyen yöntemler kullanıldı. Bazı vatandaşlar yaralandı, bazıları hayatını kaybetti. Eylemcilerin geçim ve hizmet, özgürlük, çağdaş ve onurlu bir yaşam hakkı elde etmek için meşru taleplerini destekliyoruz. Bu hakların demokratik ve barışçıl bir şekilde sağlanmasını umut ediyoruz. Ayrıca güvenlik güçlerinden de eylemcilere karşı silah kullanmaktan vazgeçmelerini istiyoruz” denildi. Halkın memnuniyetsizliğine dikkat çeken KNK gözaltına alınan ya da tutuklananların tümünün serbest bırakılmasını talep etti.
