İHD ve kayıp yakınları, Diyarbakır, İzmir ve Batman’da gözaltında kaydettirilen yakınlarının akıbetini sordu
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, her hafta “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” şiarıyla gerçekleştirdikleri oturma eyleminin 562’incisini gerçekleştirildi. Dernek binası önünde gerçekleştirilen eylemde, ‘Kayıpla bulunsun failler yargılansın” yazılı pankart ve kayıpların fotoğrafları taşındı.
Diyarbakır
İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Yüksel Acer, yaşam hakkının temel bir hak olduğunu ancak binlerce insanının yaşam hakkının elinden alındığını belirtti. Toplumda utanç duygusuna yol açan olayların sürdüğünü söyleyen Acer, “82 yıl önce Dersim’de, 1990’larda ve günümüzde de hala devam ediyor. Ve utanç duygusuna yol açan yaşam hakkının ihlali, cenazelerin ailelere verilmemesiyle devam ediyor” dedi.
‘İnsani değerlere göre kabul edilemez’
Faillerin cezasız kalarak adaletin sağlanmadığını ifade eden Acer, “Bütün bu yaşananlar hukuka göre, dini inanışa göre, toplumsal kurallara göre, insani değerlere göre kabul edilemez. Hepsi bir utanç nedenidir. Biz insan hakları savunucuları olarak bunların hiçbirini kabul etmiyoruz. Seyit Rıza darağacına giderken ‘Ayıptır, günahtır, cinayettir’ demişti. Dersim Katliamı’nın üzerinden 82 yıl geçti. Katliamda yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz. Ve Seyit Rıza’nın sözünü bugün insan hakları savunucuları olarak tekrardan hatırlatma ihtiyacı duyuyoruz. Çünkü utanç, günah ve cinayetler ne yazık ki halen devam ediyor” diye konuştu.
‘Devlet yerini biliyor ama açıklamıyor’
Eylemin bu haftasında 1994 yılında Diyarbakır’da gözaltında kaybettirilen Ali Tekdağ’ın akıbeti soruldu. Tekdağ’ın hikayesinin okunması ardından kardeşi İffet Mutaş, günlerce gözaltında kalan kardeşinin neden katledildiğini bir kez daha sordu. Yaptıkları işkenceden dolayı psikolojisi bozulan ve Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne yatırılan bir JİTEM elamanının, Tekdağ’a ilişkin itiraflarını hatırlatan Mutaş, “Doktor ona içinde ne varsa söyle, yoksa daha kötü olursun demiş. JİTEM’ci de kardeşime yapılan işkenceyi ve nasıl öldürdüklerini bir gazeteye anlatmış. Sonra oda ortadan kayboldu. Kardeşimi Silvan ve Diyarbakır arasında bir yerde gömdüklerini söylemiş. Devlet yerini biliyor ama açıklamıyor” diyerek tepki gösterdi.
İzmir
İHD İzmir Şubesi ve kayıp yakınları da eylemlerinin bu haftasında Ali Tekdağ’ın akıbetini sordu. Başbakanlık binası önünde bir araya gelen kayıp yakınlarına, HDP ve ESP yöneticileri, EGE Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EGE-TUHAYDER) ve 15’ler Derneği yöneticileri destek verdi.
Batman
İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınları da eylemlerinin 468’inci haftasında Muş’un Varto ilçesi Karapınar Köyü’nde 20 Kasım 2002’de gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Sıddık Kaya’nın akıbetini sordu. Kaya’nın hikayesinin okunması ardından oturma eylemi gerçekleştirildi.
Kaynak: MA