Türkiye ve Arjantin’deki kayıp yakınları İstanbul’da bir araya geldi. Plaza de Mayo Anneleri Arjantin’deki deneyimlerini anlattı
Cumartesi Anneleri, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) birlikte düzenlediği “Hakikat ve Adalet Plaza de Mayo’dan Galatasaray’a Gözaltında Kayıplar Mücadelesi” konferansı TMMOB İstanbul Büyükkent Şubesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa, Cumartesi Anneleri, kayıp yakınları, Arjantin’den gelen kayıp yakınları ve çok sayıda kişi katıldı. Konferansın yapıldığı salona gözaltında alınıp kaybedilen kişilerin fotoğrafları ve Cumartesi Anneleri’nin direnişlerini simgeleyen fotoğraflar asıldı. Ardından başlayan konferansta ilk olarak söz alan 39 yıl önce gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren, 39 yıldır canının yandığını söyleyerek, “39 yıldır oğlumun kemiklilerini arıyorum. Onu hiç unutamıyorum” dedi. Konferansın açılış konuşmasını ise İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu Üyesi Sebla Arcan ve TİHV Genel Sekreteri Metin Bakkalcı yaptı
‘Mücadelemizi kazanacağız’
Konferansta konuşan 2001 yılında kaybedilen Kürt siyasetçi Ebubekir Deniz’in kızı Ceylan Deniz, babasını en son 5 yaşındayken gördüğünü belirterek, “Bugün burada onlarca acı görüyorum. Biz bu mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Eninde sonunda kemikleri de olsa bu mücadelemizi kazanacağız” dedi.
Arjantin deneyimini anlattı
Arjantin’den gelen Margarite İsabel Noia ise 43 yıl önce kız kardeşini kaybettiğini söyledi. Arjantin’de 1970’lerdeki cunta döneminde bir çok kişinin kaybedildiğini belirten Noia, “1976’dan itibaren anneler meydana çıkmaya başladı. İlk olarak 14 anne yakınları için mücadele başlattı. 1983’te cunta gitti ve legal bir hükümet başa geldi. Mücadelemiz sonuç verdi ve ondan sonra kayıplarla ilgili 800 dava açıldı. Burada antropologların büyük bir çalışması oldu. Toplu mezarlar açıldı ve bazı kayıpların kemikleri tespit edildi. Benim annem 94 yaşında hayatını kaybetti. Ama kızının kemiklerini göremedi. Bizler mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
‘Onları affetmeyeceğiz’
Diyarbakır’da kaybedilen Şirin Bayram’ın annesi Remziye Bayram ise devletin 1996 yılında oğlunu evden aldığını ve o günden bu yana kendisinden bir haber olmadığını anlattı. Bayram, “Biz devletten şunu istiyoruz. Çocuklarımızın katillerini bulsunlar. Bunun dışında hiçbir şekilde onları affetmeyeceğiz. Söylenecek çok şey var ama söyleyemiyorum” dedi.
‘Devlet bana borçlu’
Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız ise “Ben hiçbir annenin yapamadığı kötülüğü çocuğuma yaptım. Ben ondan özür diliyorum. Ben bu ülkenin kanunlarına saygı gösterdim. Ama onlar bana saygısızlık yaptı. Ben çocuğumu alıp onlara götürdüm. Bir suçu varsa alın suçunu yatsın dedim. Ama ondan sonra oğlumu göremedim. Çocuğum beni dinlemeseydi böyle bir şey yaşanmayacaktı. Benim bu ülkeden alacağım var. Bu devletin bana bir oğul borcu var” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi