Gardiyanların işkence ve tecavüzü sonrası hayatını kaybeden tutuklu Garibe Gezer’in kız kardeşi aynı zamanda da koğuş arkadaşı, Garibe’nin gördüğü işkenceyi anlattı ve dava takipsizlikle sonuçlansa da peşini bırakmayacaklarını belirtti
Tecrit, işkence ve baskı politikalarıyla gündemden düşmeyen cezaevlerinde özellikle son iki yılda onlarca tutuklu ya hastalıktan ya da “şüpheli” şekilde hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlerden biri de uğradığı sistematik işkence ve tecavüz sonrası 9 Aralık 2021’de hayatını kaybeden Garibe Gezer.
2016’da Kütahya’da okuyan kardeşinin yanına gittiği sırada Mêrdîn’in Kerboran (Dargeçit) ilçesindeki sokağa çıkma yasakları gerekçe yapılarak gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Gezer, önce Mardin ardından sırasıyla Şakran, Tarsus, Kayseri ve Kandıra cezaevlerine sürgün edildi. Bu sırada devam eden mahkemece 21 yıl hapis cezası verilen Gezer, sürgün edildiği cezaevlerinde işkence ve kötü muameleye maruz kaldı, cinsel işkence gördü.
Delillere rağmen ‘takipsizlik’
Hayatını kaybetmeden önce ailesine ve avukatlarına gönderdiği mesajda “Yaşadıklarım duyulsun” diyerek son ana kadar direnen Gezer’in dosyası başından itibaren “gizli” yürütüldü. Avukatların ve yakınlarının dosyaya erişmesine izin verilmezken, Kasım ayının son günlerinde Gezer’in anlatımları, mektupları, aile ve avukatlarına rağmen savcılık “delil yetersizliği” iddiasıyla soruşturmada takipsizlik kararı verdi. JinNews Gezer’in gardiyanlar tarafından işkenceye maruz kaldığı görüntüleri yayınladı.
Su dolu zeminde bırakmışlardı
Katledilmesinin birinci yıl dönümünde Garibe Gezer’in kardeşi Asya Gezer ve annesi Halime Gezer, Garibe’yi anlattı. Garibe’nin kardeşi ve aynı zamanda cezaevi arkadaşı olan Asya Gezer, ablasının baskılara, işkenceye ve hak ihlallerine karşı eylemler gerçekleştirdiğini ifade ederek, “Garibe hep direndi” dedi.
Ablasının yaşadıklarını telefon görüşmesinde kendisine aktardığını dile getiren Gezer, ablasının zemini su dolu bir odada ıslak battaniye ile tutulduğunu ifade etti.
Ablası Garibe’nin kendisine işkence yapan isimleri vermesinden sonra Kandıra’ya sürgün edildiğini kaydeden Asya Gezer, Kandıra’da da tekli hücrede tutulduğunu, buna karşı defalarca dilekçe verdiğini ancak sonuç alamadığını ifade etti.
Uğradığı işkenceyi hep anlattı
Ablasının dilekçesine yazılı cevap istediği için darp edildiğini, yerlerde sürüklendiğini, süngerli odaya konulduğunu kaydeden Gezer, bunun üzerine başvurular yaptıklarını ancak sonuç alamadıklarını ifade etti. Ablasının maruz kaldığı işkenceleri anlatan Gezer, “‘Ben bir kişiydim ama 10 kişi beni darp etti. Erkek gardiyanlar postallarla boynuma bastı’ demişti. Zaten ellerini bükmüşlerdi, yerde kıvırmışlardı. Garibe zaten bu taciz meselesini bir türlü kabullenemedi. O dönemde psikolojisi baya kötü olmuştu. Yere baktığında kan içinde olduğunu gördüğünü söylemişti (…)” diye anlattı.
‘Ben baş eğmem’ diyordu
Gezer, Garibe’nin gördüğü işkencenin ardından kullandığı sözleri, “Ben bu kadar sıkıntı yaşadım. Bilinsin. Benim şahsımda belki çok fazla arkadaş yaşadıkları bu hak ihlallerinden, bu darplardan, bu tacizlerden kurtulur. Özellikle biz kadınlar üzerinde bu kirli politika yürütülüyor. Kadınlar daha fazla darba, şiddete maruz kalıyoruz. Ben baş eğmem kesinlikle, cenazem çıksa bile ben baş eğmem onlara” diye aktardı.
AİHM’e kadar gideceğiz
Hak ihlallerinin kardeşinden sonra devam ettiğini belirten Gezer, hukuk süreci için de mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi. Garibe’nin dosyasına takipsizlik kararı verileceğini tahmin ettiklerini ifade eden Gezer, ” Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Oradan da bir şey çıkmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar gideceğiz” dedi.
Üstünü kapattılar
Oğlu Bilal Gezer’in sokak ortasında öldürüldüğünü, kızı Garibe’nin de cezaevine öldürüldüğünü dile getiren anne Gezer ise, oğlu Haşim’in de 6 yıldır cezaevinde olduğunu belirterek, “Kızımı cezaevinde öldürdüler, sonra kendini öldürmüş dediler. Benim kızım çocuk değildi. Garibe can fedaydı. Kendini öldürmedi. Yıldönümüydü. Dosyasını da kapattılar. Açığa çıkarmadılar. Üstünü kapattılar. Dosyasının üzerinde durulmasını istiyoruz. Adalet istiyorum. Kızımın hukuku ortada kalmasın. Allah biliyor, biz çocuklarımızın yolunda geri dönmeyiz” dedi.
Kızımın hakkını arayacağım
Kızı Garibe’den sonra da cezaevlerinde ölümlerin yaşandığını kaydeden anne Gezer, kızının yerde sürüklenme görüntülerini hatırlatarak, “Öldürüldüğünü dünya biliyor. Devlet biliyor. Birini cezaevinde öldürüyorlar. Susmayanı, direneni dışarda öldürüyorlar” dedi. Anne Gezer, “Ben çocuklarımın hukukunu arıyorum. Bu bedenim ayakta olduğu sürece, bir damla kanım olduğu sürece, kızımın hakkını arayacağım” dedi.
MÊRDİN