Kadınların özne olabileceği bir belediyeye ihtiyaç olduğunu belirten feminist Çağla Akdere, ‘Kadın meclisleri kurularak kadınların talepleri alınmalı ve bunlar uygulanmalı’ dedi
Rengin Azizoğlu/İstanbul-Jinnews
Yaklaşan 31 Mart yerel seçimleriyle birlikte başta büyük şehirler olmak üzere neredeyse tüm il ve ilçelerde erkekler aday gösterildi. Eşit temsiliyet ilkesiyle tüm belediyelerde kadın aday gösteren tek parti ise Halkların Demokratik Partisi (HDP) oldu. Kadınların nasıl bir belediye istediğini, kadından yana belediyeciliğin nasıl olması gerektiğini Kadın Savunma Ağı’ndan feminist Çağla Akdere değerlendirdi. “Erkeklerin kadınlar ve çocuklar adına karar vermesi bekleniyor. Ancak böyle bir şeyin mümkün olmayacağını biliyoruz. Belediyelerin sahici bir kadın politikası uygulaması gerekiyor. Uygulanmıyorsa birçok temel hak verilmiyorsa, kadın göz ardı ediliyorsa burada kadından yana bir belediyecilik olmadığını söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Kadın oy deposu mu?
“Kadın” kelimesinin seçimden seçime dile getirildiğini kaydeden Akdere, “Doğrudan hayatımıza ve haklarımıza saldıran yasaları çıkarmakla uğraşanlar, kürsülerde kürtaj hakkımıza göz dikenler, bir yandan çocuk istismarını meşrulaştırmaya çalışan bir yandan nafaka hakkını tartıştıran, müftülük yasasını getiren bir iktidar dahi ‘iki adaydan biri kadın olacak’ vaadinde bulunuyorsa biz durup bunun sahiciliğini düşünüyoruz. Tüm söylemler böyle süreçlerde kadın nüfusunun oyunu almak amaçlı üretiliyor. Seçimler bittiğinde ne kadar özne olup olamadığımızı daha net anlıyoruz” diye konuştu.
‘Biz özneyiz, varız’
Kadınların yaşama, özgürce dolaşma hakkı olduğunu hatırlatan Akdere, “Biz özneyiz, kadınız, varız, haklarımız var ve hayatlarımızı yaşamak istiyoruz. Öldürülmek istemiyoruz. Güvenli sokaklar istiyoruz. Bunlar için ne gerekiyorsa yapılmalı. Kadınların özne olabileceği bir belediye ihtiyacı var. Kadınlar bulundukları alanlarda neler istiyor? Bunu öğrenmek için doğrudan o belediyenin öznesi olması gerekiyor. Kadınların rahat yaşayabildiği alanlar yaratılması gerekiyor. Sokağa çıktığımızda yeterli ışıklandırmalar, kendimizi rahatça ifade edebileceğimiz alanlar, mecralar kurulmadığı koşulda kadın belediyeciliğinden bahsedemeyiz” diye konuştu.