‘Ben Rum’um; ne aslımı inkar edeceğim ne de vatanımdan gideceğim’ diyen 96 yıl önce ölen Eleni Çavuş, Pontus Rumlarına uygulanan soykırıma karşı Bafra dağlarında yürütülen partizan mücadelesinde son direnişçisiydi
Cumhuriyet’in kuruluş sürecinden itibaren izlenen tekçi politika nedeniyle farklı etnik yapı ve inançtan olan halklara yönelik birçok saldırı ve soykırım uygulandı. İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin (İTC) iktidarı eline almasıyla birlikte halklar, kendi topraklarından sürülerek büyük bir kırımdan geçirildi. Cemiyet üyeleri, ilk tehlike olarak Osmanlı ticaretini elinde tutan Hristiyan nüfusunu gördü ve hedef aldı. İlk önce Ermenileri hedef alan soykırım politikalarının sonucu ise bir milyondan fazla Ermeni katledildi.
Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Semra Turan, Hristiyan halklara yönelik baskı politikaları sürecinde ortaya çıkan Eleni’nin direniş öyküsünü yazdı.
Zorunlu askerlik dayatması
Ardından Rumlar için “Amele Taburları” adı altında zorla askerlik dayatması hayata geçirildi. Kararla birlikte Rumların büyük kısmı psikolojik şiddet, askerlik celpleri ve yüksek vergiler nedeniyle köylerini terk etmek zorunda kaldı. 1914-1923 yılları arasında Pontos Rumları ve Süryanileri hedef alan soykırım politikaları sonucunda 353 bin Pontus Rum ve 250 bin Süryani katledildi. Katliamdan geriye kalan Rumlar ise1923 yılında imzalanan Lozan Barış Antlaşması’na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca Yunanistan’a zorunlu göç ettirildi.
Sakallı Nurettin Paşa
Savaşta yaşamını yitirenlerin büyük çoğunluğunu kadınlar ve çocuklar oluştururken, katliamın baş aktörlerinden Nurettin Paşa kendisine yöneltilen suçlamalara şu cevabı vererek niyetlerini özetlemişti: Kadınlara gelince: Pontusculukla meşbu, erkeklerine fikren, bedenen, malen muavenet ettikleri hakikattir. Yataklık, muhbirlik, cinayete teşkar kadınlar da mahkemelere sevk edildiler. Fikrimizce, memleketimizdeki Rumlar bir yılandır. Bu yılanların zehirleri kadınlardır. Bu yüzden erkeklerle aynı şeyi yaptık. Çocuklarından da ayırmadık.
Partizan Kadınlar
Yaşanan katliamlara karşı binlerce Pontuslu Rum, Bafra’dan Trabzon’a kadar bu kırıma karşı ayaklandı. Partizan hareketi, her şeyden önce Rumlara yapılan yoğun saldırılar karşısında büyük bir direniş göstererek, soykırımın daha büyük rakamlarla sonuçlanmasını engelledi. Türkiye’deki tarihçilere göre, sayıları 25 bini bulan bu partizanların yarısı ise kadınlardan oluşuyordu. Asker ve yöre halkının tecavüz ve şiddet gibi birçok zulme uğrayan Pontuslu kadınlar da soykırıma karşı direndi.
Eleni Çavuş
Dağlarda soykırıma direnen savaşçıların yarısını kadınlar oluştururken, bunlara öncülük eden komutanların yarısından çoğu da kadınlar idi. Yaşanan tüm bu zulüm karşısında katledilen son partizan da bir kadındı. Pontus dağlarının son partizanı olan Eleni Çavuş, bu coğrafyada yaşanan direnişler içinden kadın direnişini ön plana çıkardı. Direnişiyle ismini tarihe yazdıran Eleni Çavuş, pek bilinmese de mücadelesiyle günümüzde başta Karadenizli kadınlar olmak üzere kadın mücadelesine ilham olan isimlerden oldu.
Eleni’nin tavrı
1916 yılının Aralık ayında Eleni Çavuş’un Samsun Havza’da bulunan Elmalıca köyü askerler tarafından kuşatılarak “zorunlu göç” emri gereği boşatılması istendi. Ayrıca 15 yaş üzerindeki tüm erkeklerin ölüm yürüyüşüne katılma zorunluluğu getirildi. Bunlardan biri de Eleni Çavuş’un 18 yaşındaki oğlu Miltiyadis idi. Fakat ölüm yürüyüşüne gitmek istemeyen Miltiyadis, arkadaşlarıyla direnme kararı aldı. Ellerindeki tüm silahları partizanlara veren ve aralarında Miltiyadis’in de bulunduğu grup tamamı öldürüldü.
Nebya partizanları
Oğlunu öldüren Osmanlı çavuşunu öldürdükten sonra üzerindeki askeri formayı giyen Eleni, Nebyan (Bafra) dağlarındaki partizanlara katıldı. Üzerindeki çavuş üniformasından dolayı da kendisine “Eleni Çavuş” adı verildi. Bu tarihten sonra Osmanlı askerlerine karşı Rum köylerini korumaya geçen partizanların etkisi 1 Mayıs 1923 tarihinde çıkarılan mübadele kararıyla kırıldı. Partizanların büyük kısmı silahlarını bırakarak ya Yunanistan’a ya da başka ülkelere göç ederken, bir kısmı ise “Türküm” diyerek Pontus’ta kaldı.
Dağlarda direndi
Pontus dağlarında tek kalan Eleni Çavuş, “Ben Rum’um; ne aslımı inkar edeceğim ne de vatanımdan gideceğim” diyerek, bir yıl boyunca dağlarda tek başına direndi. Aralık 1924’te Nebyan dağlarında askerlerce bir mağarada kuşatma altına alındı. Günlerce direnerek teslim olmayan Eleni, son nefesine kadar mücadele etti. Pontuslu son partizan olan Eleni Çavuş, günlerce süren çatışma sonucunda yaşamını yitirdi.
Eleni Çavuş’un ölümünün üzerinden 96 yıl geçmesine rağmen izleri hala Karadeniz bölgesinde sürüyor. Birçok Pontus Rumu, isminin yaşatılması ve mücadelesinin bilinmesi için çocuklarına Eleni ismini verdi. Eleni’nin ölüm tarihi Aralık 1924 olarak tarihe geçti.
İSTANBUL