İstanbul’da “isyan” dövizleriyle alanlara çıkan kadınlar, iktidara “Kadın kazanımlarını tehdit etmekten, çocuk istismarı affını ve İstanbul Sözleşmesi’nin geri çekmekten vazgeçin” uyarısında bulundu
TCK 103 Cinsel İstismar Affına Karşı Kadın Platformu’nun çağrısıyla 30’u aşkın kentte kadınlar, çocuk istismarı affı yasa tasarısı ile İstanbul Sözleşmesi’nin geri çekilmesine karşı alanlara çıktı. İstanbul’da da platformun çağrısıyla Kadıköy’de bulunan Eminönü İskelesi önünde bir araya gelen Kadınlar Birlikte Güçlü oluşumu açıklama yaptı.
“İstanbul Sözleşmesini uygulayın. Çocuk cinsel istismarı affından vazgeçin”, “6284’ü İstanbul Sözleşmesi’ni uygulayın” pankartının açıldığı eylemde “Kadın, yaşam, direniş”, “isyan” dövizleri taşındı. Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü İdil Uğurlu ile çok sayıda kadının katıldığı eylemde kadına yönelik şiddet, istismar ve İstanbul Sözleşmesi’nin geri çekilmesi lehine sık sık sloganlar atıldı.
Platform adına açıklamayı Cemile Baklacı ile Gamze Abay ortak okudu.
‘Yaşananları kaygıyla izliyoruz’
Kadınların açıklaması şöyle: “Kadın örgütleri olarak çocuk cinsel istismarı suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 103. maddesi ile ilgili af girişimlerini kaygı ile izliyoruz. Bu tasarı 13 yaşındaki kız çocuklarına istismardan yargılanan ve hatta mahkumiyet kararı kesinleşip cezaevine konmuş kişilerin resmi nikah yapıldığı takdirde serbest kalmaları, bu evlilik 5 yıl sürdüğü takdirde cezanın tamamen ortadan kalkması, cinsel istismar gibi ciddi bir suçun cezasız bırakılması hedefleniyor.
‘Sözleşmeyi çekmek şiddete teşvik etmektir’
Kadınlar olarak istismara karşı çıkarken AKP Genel Başkan Vekili İstanbul Sözleşmesi’nin geri çekileceğine dair açıklama yaptı. Sözleşmeye karşı çıkmak şiddet uygulayan erkeklere teşvik, tüm kadınlara tehdittir. İstanbul Sözleşmesi ne de 6284 sayılı yasa etkili bir biçimde uygulanıyor. Numan Kurtulmuş’un son açıklaması da, sözleşmeyi ve yasayı uygulamamak için zaten direnmekte olan tüm kamu görevlilerine en üst düzeyden bağlayıcı bir “talimat” niteliği taşıyor. Bu gibi açıklamaların, şiddet uygulayan erkekleri teşvik etmek; şiddete maruz kalan birçok kadının devlet mekanizmalarına başvurma cesaretlerini kırmak; yargı ve kolluğun görevlerini yerine getirmesine engel olmak gibi olumsuz sonuçları olacak.
Yasaları uygulayın
Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddet ile ayrımcılığı körükleyen bu söylemlerinize son verin; İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasanın etkin bir biçimde uygulanmasını ve işlevli bir Alo Şiddet Hattı, ülke çapında yeterli sayıda kadın danışma merkezi, sığınaklar, cinsel şiddet kriz merkezleri ile şiddetle mücadelenin ulusal mekanizmasının yeterli sayı ve nitelikli destek kapasitesine ulaştırılmasını sağlayın.
Affı gündeminizden çıkarın
Çocuk istismarcılarına af girişimlerinin gündemde tutulması istismarcılara teşvik, tüm çocuklara tehdittir. Bu af girişimi ertelenmekle kalmamalı; bir daha asla gündeme gelmemek üzere ülkenin gündeminden tamamen çıkartılmalı!
Kazanımları tehdit etmekten vazgeçin
Yapılması gerekenler bu kadar açık ve net olduğu halde ne yazık ki tam tersi söylem ve politikalarla karşı karşıya kalıyoruz. Bu nedenle bir kez daha tekrar etmek istiyoruz: Çocuk cinsel istismarcılarına yönelik af girişimlerinden tamamen vazgeçin ve bunu kamuoyuna derhal ilan edin! İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı Şiddet Yasası’nı karalamaktan vazgeçin! Kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddeti durdurun! Kadınların kazanılmış haklarını tehdit etmekten vazgeçin!”
Yaşamak istiyoruz inisiyatifinden açıklama
Öte yandan Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi de her ayın 11’nde Kadıköy Süreyya Operası önünde yaptığı açıklamayı gerçekleştirdi. Bu ayki açıklamada 2016 İstanbul’da Abdullah Melih Barış tarafından katledilen Nurcan Aslan şahsında katledilen kadınlar için adalet istedi. İnisiyatif adına açıklamaya yapan Sinem Tuğcu kadınlara yönelik saldırılara karşı çıkarak, “Kadının evsel köleliğinin arttığı, boşanmanın hak olmadığı, yaşamla-ölüm arasında kaldığı bir yaşama itiraz ediyoruz” dedi. Tuğcu, Nurcan Arslan için adalet isteyerek, 16 Temmuz’da davası görülecek duruşmaya katılım çağrısı yaptı.
İSTANBUL