1 Eylül’de “Emeği, yaşamı, barışı, eşitliği, özgürlüğü, haklarımızı, doğayı, kentlerimizi savunuyoruz” yazılı pankartıyla en önde Tandoğan’da girecek olan Ankara Kadın Platformu üyeleri, tüm kadınları pankartın arkasında bir araya gelmeye çağırdı.
Ankaralı kadınlar, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde Ankara Kadın Platformu öncülüğünde alanlarda olacak. Kortejin en önünde yürüyecek olan platform, “Emeği, yaşamı, barışı, eşitliği, özgürlüğü, haklarımızı, doğayı, kentlerimizi savunuyoruz” yazılı pankartıyla Tandoğan Meydanı miting alanına girerek kürsüde ilk konuşmayı yapacak.
Tüm kadınları, ortak pankartın arkasında bir araya gelerek alana girmeye çağıran kadın platformu üyeleri, 1 Eylül’ü kadınlar açısından önemini Mezopotamya Ajansı’na (MA) anlattı.
‘Yaşamımızı barışı savunuyoruz’
Kadınların yaşamın her alanında olmasını savunduklarını belirten Buse Üçer, bu yüzden alanlarda olduklarını belirtti. Son dönemde kadınların özellikle politikada ve toplumsal muhalefetin öncü gücü olduğuna vurgu yapan Üçer, sözlerini daha öne çıkarmak için kadınların miting alanlarında en önde yürüyeceklerini söyledi.
“AKP iktidarının hayatımızın dört bir yanından saldırdığı bir dönemden geçiyoruz” diyen Üçer, AKP’nin kendi iktidarının harcını erkeklikle kardığını dile getirdi. Kadınların politikanın dışında bırakılmak istendiğini aktaran Üçer, “Bunu da en yakın zamanda AKP iktidarının, halkın iradesine aslında kadınların iradesine doğrudan darbe olan eşbaşkanlık sistemine saldırmasında bir kez daha gördük. Buna karşı çıkarak, eşbaskanlık sisteminde kadınların politikada yer alması için alanlarda olacağız. Bütün kadınları 1 Eylül’de barış, emek, demokrasi, eşitlik için alanlara bekliyoruz. Yaşamı istiyoruz, yaşamak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Eşbaşkanlık için alanlarda olacağız’
AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana her 1 Eylül’ün kadınlar için daha da önemli olduğunu belirten Nur Aytemur da, “Biz direnenler her seferinde hep büyük kazanımlarla 1 Eylül’ü karşılıyoruz” dedi. Aytemur, “AKP’nin ülkeyi savaş politikası ile yönetmesi tabii ilk başta biz kadınlar için bir sorun. Kayyumlarla iradelerimizin elimizden alınması, kadın cinayetlerinin bu kadar ayyuka çıkmış olması, cezasızlık politikası, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmaması ve tabi ki de eğitim politikaları hepsi bir bütün olarak zaten yönetemediklerini gösterdiği gibi 1 Eylül’de neden alanda olmamız gerektiğini de bize gösteriyor. Biz yarın katledilen tüm kadınlar adına, kayyuma karşı, eşbaşkanlığı savunduğumuz için, çocuklarımız için 1 Eylül alanlarında olacağız” şeklinde konuştu.
‘Barış anneleri beyaz tülbentleriyle alanda olacak’
Barış Anneleri’nin barış temsilcileri olarak pankartı taşıyacaklarını ifade eden Aytemur, “En çok barışı özleyen ve bu ülkede barış olsun diyen, çocukları katledilen Barış Anneleri beyaz tülbentleriyle, Kürt kadınları yöresel kıyafetleriyle alanda olacak” dedi.
‘Bir kişi daha eksilmemek için alanlara’
Yıllardır hem kadın kurtuluş mücadelesi veren hem de feminist kadınlarla hep birlikte mücadeleyi sürdürdüklerini kaydeden Latife Demirci Kahya ise, birlikte alanlarda olmanın önemine vurgu yaptı. Kahya, şöyle konuştu: “AKP-MHP ittifakının olduğu bir dönemde artık, ‘faşizmin geliyor’ değil ‘faşizm var’ ve buna karşı birlikte olmak çok önemli. Faşizme karşı barışı da hep beraber getirebiliriz. Kürt özgürlük hareketinin kadınları zaten sokaktalar. Her gün sokaktalar. Kayyumlar yeni değil daha önce de yaşandı ve kadılar yine sokaktaydı. Önceki kayyumlara karşı sesimizi daha az duyurduğumuz için tekrarlandı. Ama bu durumla geçen durum aynı değil. Bugün birlikteliğe daha çok ihtiyaç var. Bir kişi bile eksilmemek için, tüm kadınların bir arada olup birlikte mücadeleyi sürdürmesi geriyor.”
Tüm kadınları dünya barış gününde alanlara çağıran Kahya, “1 Eylül’de Tandoğan’da sesimizi birlikte haykırarak, barışı birlikte getirmeye çalışalım” dedi.
MA / Zemo Ağgöz