Diyarbakır ve Mardin hattında sokakları, yasakları ve kederi yazan/çizen Hicran Aslan, yeni şiir kitabı Dışarısı Mağara Kaç ile kederin ve kaderin atlasını gözler önüne seriyor
Ahmet Güneş – İSTANBUL
Coğrafya kaderdir diyor İbn-i Haldun. Hatırlıyorum, bir arkadaşım bu sözü yıllarca ‘kederdir’ diye okumuştu. Yıllar sonra tekrar ona sorduğumda, ‘ben de haklıyım, Haldun da’ demişti. Kaderi kedere boğan yaşanmışlıklar her zaman şahittir. Hicran Aslan, ‘Dışarısı Mağara Kaç’ adlı şiir kitabıyla coğrafyanın kederine şahitlik ediyor; Ölüm oruçları, sokağa çıkma yasakları, kadın olma halleri ve bir tabloyu boyar gibi yazığı kaderler. Aslan Diyarbakır doğumlu. Doğduğu şehirde de resim öğretmenliği okumuş. Öğretmen bir şair. Şiirleri Sincan İstasyonu, Bireylikler, Hiç İşte ve daha birçok dergide yayımlanmış.
Dışarısı Mağara Kaç şiir kitabından önce Sandık Tozu adlı bir deneme kitabı, Sesimi Yuttum Önce ve Esmerê adlı iki de şiir kitabı var Aslan’ın. Şimdilerde Mardin’de öğretmen. İki komşu ilde yaşamış olmanın, oradaki yaşanmışlıkların tutanakçısı Aslan. Şiirlerinde resmin de etkileri var.
Resme ilgisi şiirlerinde ilk göze çarpanlardan. Hatta Picasso’nun ünlü Guernica’sına şiir de yazmış. Gerek vahşeti gerekse itirazı seçtiği kelimelerle resmediyor. Diyarbakır’ın avlulu sokakları, Kurban bayramları, Hevsel Bahçeleri… Aslan bir fotoğrafın şiirini de yazmış, bir mezbahanın fotoğrafını da çekmiş kelimeleriyle. Guernica şiirinde anadilde değil resmi dilde eğitim gören çocukların duygudurumunu şöyle çizmiş: yerli guernica / sürreal okuyor okulunu / bilmediği bir dilde /öğretmenin anlatmak için didindiklerine / gülüyor çocuk / okuma yazma öğrenmeden bitirecek sekiz yılı. Kaos Çocuk Parkı(KÇP) yayınlarından çıkan Dışarısı Mağara Kaç’ın arka kapağında ise şu sözler yer alıyor: “Şiir çözüm değil, insanın birçok çıkmazını tanımlama, görünür hale getirmeye çalışmanın ifadesi. Bu ifade kendimizle yüzleşmemiz, gerçeğimizi kabullenebilir duruma gelmemiz açısından bulunmaz bir nimet. Şair içinse her karanlığın başı! Şair Hicran Aslan, insanın kendinden kaçarak, bölünerek ol’ma çabasını ve bunun sonucunda ortaya çıkan kötülüğü her şiirde kendine, “her şeyin sorumlusu” olan kendine yürüyerek duyumsatıyor bize büyük bir ustalıkla. Çağın beton parmaklarıyla hayatına soktuğu yanılsamalarla çarpışarak derinleştirdiği duyarlık bizi korkunçluğumuzla yüz yüze getiriyor.
“Dışarısı Mağara Kaç”, Aslan’ın “ben” dediği her karanlığın içine girerek, kurcalayarak aydınlattığı, hep dışarıya, başkasına mal ettiğimiz kötülüğün büyük bir resmi.
Bu resimde yanmış çocuk eti ile birkaç imgenin içine hapsedilmiş yaşayan çocukluk, sokakta çürüyen anne cesedi ile anneler katlederek yaşayan annelik, katliamlarla yataklar arasındaki en ilkel bağlar, ‘”ben iyi bir insanım” dememizi sağlayan şeylerin bizi parçalara bölen kibirle olan ilişkisi, kendimizi affetmek ve sonra hiç ama hiçbir şeyde sorumluluğumuz yokmuş gibi sevmek için yarattığımız tek gözlü tanrılarla ve bu tanrıların yarattığı nefret ve daha görmekten kaçtığımız birçok şey var. Bizim için aydınlattığı bu resim, şair için karanlığın başladığı yer!” Seçtiği sözcüklerle hal ve hareketleri şiirleştiren Hicran Aslan’ın yeni şiir kitabı Dışarısı Mağara Kaç, KÇP etiketiyle raflarda yerini aldı. Keder atlasının resimlerini görebilir ve/veya okuyabilirsiniz.