‘Saçının teli için bile içim titriyor’ diyen Jîna Emînî’nin annesi Müjgan Eftekhari, kızını anlattı: Biz içi yanan anneler sessiz olabiliriz ama ızdırabımızın cenneti sarsacak güçte olduğuna eminim
Jîna Emînî’nin, 13 Eylül 2022’de ailesiyle birlikte tatile gittiği Tahran’da İran rejim güçlerince gözaltına alınıp katledildi. Jîna Emini’nin katledilmesi sonrası Doğu Kürdistan ve İran’da başlayan isyan, adını ‘Jin, Jiyan, Azadî’ alarak aylarca devam etti.
Rejim güçleri isyana yönelik saldırılarında 500’ü aşkın insanı katletti. Bugün etkilerini sürdüren isyanın yıldönümü sebebiyle Rojhilat Kürdistan’ın birçok kentinde genel grev gerçekleştiriliyor.
Katledilen ve bir isyanın sembolü haline gelen Jîna Emînî’nin anne Müjgan Eftehhari, kızı Jîna Emînî’nin BBC Farsça servine anlattı.
‘Onu hep Jîna olarak çağırdık’
“Benim canım, 8 Ekim 2000’de doğdu. Küçük kızım ışıl ışıldı, güzeldi ve sevgi doluydu. Bir çiçek gibi açtı ve hayatımı bahçeye dönüştürdü” diyen anne Eftekhari, “Ona yeni bir hayat anlamına gelen Jîna adını verdim. Okuldaki ve üniversitedeki kısıtlamalar nedeniyle kimliğe ismini Mahsa olarak yazdırdık. Mahsa adını da sevmiştim çünkü Ay’ın güzelliği anlamına geliyordu. Ama biz onu hep Jîna olarak çağırdık” diye konuştu.
‘Onun için büyük hayallerim ve umutlarım vardı’
Eftekhari, sözlerini şöyle sürdürdü: “Onun için büyük hayallerim ve umutlarım vardı. Küçük yaştan itibaren yüzme, müzik ve resim dersleri aldı. Eskiden her sabah elinden tutar onu okula götürürdüm. Beni o kadar severdi ki bana ‘Anne sen de okula gel, öğretmenim ol’ derdi. Lisede tıp ve eczacılığa ilgi duymaya başladı. Bir eczanede teknisyen olarak da çalıştı. Üniversitede mikrobiyoloji okumaya hazırlanıyordu. Bundan önce başkenti görmesi için Tahran’a bir aile tatiline çıktık. Bunun onun son tatili olacağını bilemezdik.”
‘Saçının teli için bile içim titriyor’
Annesi, Jîna’ Emînî’nin ölümünün kendisinde yarattığı yıkımı sosyal medyada şu mesajla paylaşmıştı: “Rüzgarda bir hindiba gibi dans ederdi. Şimdi o rüzgar iki ismini de dünyaya yayıyor: Mahsa, Jîna. Ama yine saçının teli için bile içim titriyor. Biz içi yanan anneler sessiz olabiliriz. Ama ızdırabımızın cenneti sarsacak güçte olduğuna eminim.”
DIŞ HABERLER