Jina Emînî’nin katledilişinin 2’nci yılında alanlara çıkan kadınlar, ‘Cemile’den, Leyla’ya Jina Emînî’nden, Narin’e cezasızlık politikalarına karşı alanlardayız’ dedi
“Jin, jiyan, azadî” direnişinin 2’nci yıl dönümü dolayısıyla birçok kentte sokağa çıkan kadınlar, kadın cinayetlerine ve direnişe dikkat çekti.
Amed
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) ve Amed Şiddetle Mücadele Ağı, Jîna Emînî’nin İran rejim güçleri tarafından katledilmesinin ikinci yıldönümü dolayısıyla Diyarbakır Adliyesi’nden Şêx Seîd (Dağkapı)Meydanı’na yürüyüş düzenledi. Yürüyüşe, kentte bulunan birçok kurum, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisi, Barış Anneleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Serhat Eren’in yanı sıra çok sayıda kadın katıldı.
Yürüyüşe katılanlar ellerinde, Emînî ve 21 Ağustos’ta kaybolduktan sonra 8 Eylül’de katledilmiş halde bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın fotoğrafları ile “Koruma, aklama, yargıla”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Jîna Emînî’den Narin’e katilleri biliyoruz” ve “Biz yazdık, biz uygulayacağız 6284” yazılı dövizler taşıdı.
İlk aşamada yürüyüşe izin vermeyen polis, kadınları ablukaya aldı. Kadınlar ablukaya zılgıt, alkış ve “Kadınlara değil, katilere barikat”, “Bijî berxwedana jinan”, “Jin, jiyan, azadî”, “Erkek vuruyor, devlet koruyor”, “Rojhilat’ta direnen kadınlara bin selam”, “Narin’in hesabı sorulacak” sloganlarıyla tepki gösterdi. Kadınların direnişiyle geri adım atmak zorunda kalan polisler, kadınların yürüyüşüne izin verdi.
Alkış, zılgıt ve sloganlarla Şêx Sêîd Meydanı’na varan kadınlar, burada açıklama yaptı. Ortak açıklamayı DAKAP Sözcüsü Filiz Kaydu yaptı. Emînî’nin cenazesinde Kürt kadınları başta olmak üzere toplumun “Jin, jiyan, azadî” şiarıyla İran’ın gerici rejimine karşı direniş sesini yükselttiğine dikkat çeken Kaydu, Emînî’nin dünyanın dört bir yanına yayılan protestolarda bir sembol olduğunu ve “Jin, jiyan, azadî’ sloganının evrensel niteliğinin genişletildiğini vurguladı. Kadınların, zorla taktırılan başörtülerini çıkararak, Kürtçe ve Farsça devrim şarkılarını haykırdığını sözlerine ekleyen Kaydu, “Tıpkı tarihsel öncülleri gibi, 45 yıldır sürdürdükleri kadın karşıtı rejim politikalarının da kadınların özgür düşünce, irade ve yaşam mücadelelerini hedeflediğini biliyoruz. Özgür kadın kimliğinin örgütlenmesinden duydukları korku her geçen gün büyüyor” şeklinde konuştu.
Kadın direnişi
İstikrarını kadın bedeni üzerinden, yasaklardan ve şiddetten beslenerek sürdürmek isteyen rejimin, kadınların haklarını gasp etmeye devam ederken, idamlarla halkın vicdanını, eylemini ve iradesini kırmak istediğini söyleyen Kaydu, rejimin siyasetini ve politikasını bu temelde ördüğünü kaydetti. Kaydu, konuşmasına şöyle devam etti: “Biliyoruz ki; Molla rejimi Ortadoğu’ya uzanan karanlığın yalnızca bir parçasıdır. Afganistan’da Taliban’ın şiddetine maruz kalan kadınlar, İsrail Hamas savaşında katledilen kadınlar, Türkiye’de militarizmle, savaş politikaları ile katledilen Kürt kadınlar aynı zihniyetin, kadın karşıtı dünya rejiminin, şiddet cenderesinden geçirilmişlerdir. Ancak unutulmamalıdır ki; dinin erkek egemenliğinin aracı haline getirilmesiyle toplum üzerinde yaratılan baskı ve tahakküme karşı kadınlar, tarih boyunca itiraz etmiş, direnmişlerdir. Tarihi çarpıtmak, unutturmak isteyenler, Gonca Kuriş, Jina Emini, Ferhunde Melikzade ve daha nice kadının direnişi karşısında yenilenlerdir. Dünyayı dinci, aileci, kadın düşmanı DAİŞ ile karanlığında boğmak isteyenler, Rojava’daki kadın devrimi karşısında yenilenlerdir.”
Narin’in davası kadınların davası
Durdurulamayan kadın direnişinin en önemli gündeminin, kadına yönelik şiddetle mücadele olduğunu dile getiren Kaydu, bu kapsamda “hakikatin üzerini sis perdesiyle örtmeye çalıştıkları” Narin Güran davasını, kadınların davası görerek takip ettiklerini kaydetti. Kaydu, “Bilinmelidir ki; Narin’in katledilişinin etkin soruşturulmaması, ailenin ve bulunduğu köyün devletle ve onun aparatı karanlık güçlerle ilişki ağı tüm kadınlar için mücadele sebebidir. Ülkenin her yerini mobeselerle donatan bu iktidar istihbaratı ile övünürken, Narin günlerce bulunamamıştır. Şüphelilere adeta haber gönderir gibi dosyadaki evraklar basına sızdırılmış, suçtan kurtulmaları için bütün hukuk kuralları çiğnenmiştir. Ancak toplumun, kadınların ısrarlı baskısı ile sümenaltı edilemeyen bu dava sonucunda, Narin’in cansız bedenine ulaşılmış olsa da ölümü aydınlatılmamıştır. Köyde bulunan mermiler, ailenin ilişkileri, köyün bahsedilen stratejik konumu kuşkuları arttırmaktadır. Bu ülkede kaybedilmenin ne demek olduğunu bilen Kürtler, hala kayıplarını ararken, çocukların kaybedilmek istenmesi aynı karanlığın hortlatılmak istenmesidir. Buna izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Katilleri koruyanların peşindeyiz
Kaydu, “Narinin katillerinin, katilleri koruyanların peşindeyiz. 2 yaşında tecavüze uğrayarak katledilen Sıla’nın katillerinin peşindeyiz. 23 Haziran’da öldürülen ve faili hala yakalanmayan Hilal Kar’ın, dün Amed’de katledilen Sudenaz’ın faillerinin peşindeyiz. Jina Amini’yi katledenlerin, Jına Amini’nin katledilmesini protesto edenleri idam edenlerin peşindeyiz. Katledilen tüm kadınların hesabını sormak için adaleti sağlamak için sokaklardayız” diyerek, kadınları katledenlere ve “kirli” ittifaklarına “dur” demek için sokaklarda olduklarını vurguladı. Kaydu, son olarak “Gerici rejimleriniz karşısında kadın mücadelesi büyümeye devam ediyor. Kadın devrimimiz İran’dan Amed’e kadar yayılıyor. ‘Jin, jiyan, azadî’ sesleri tek avazdan yükseliyor” diye belirtti. Kaydu, direnmekte kararlı olduklarının mesajını verdi.
Açıklama, alkış ve sloganlarla sona erdi.
Îdir
Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Îdir İl Örgütleri, İran’ın başkenti Tahran’da 2022 yılında katledilen Jîna Emînî’nin ölüm yıldönümü nedeniyle basın açıklaması gerçekleştirildi.
DEM Parti İl Örgütü önünde bir araya gelen belediye eşbaşkanları, belediye meclis üyeleri, DEM Parti Îdir Milletvekili Yılmaz Hun, sivil toplum kuruluşları ve birçok yurttaş, Cumhuriyet Caddesi Musa Anter Anıtı önünde kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Kitle yürüyüş sırasında sık sık, “Jin, jiyan, azadî” sloganı atarken, “Cemile’den, Leyla’ya Jina Emînî’nden, Narin’e cezasızlık politikalarına karşı alanlardayız” pankartı açıldı.
Açıklamada konuşan DBP Îdir İl Eşbaşkanı Kezban Karasu Tanca, Jîna Emînî’yi anarak; “Jîna Emînî’nin zalimce katledilişi sadece bir bireyin değil, bir halkın, bir kadın hareketinin ve tüm dünyada zulme uğrayan milyonlarca kadının adalet çığlığına dönüşmüştür. İran’daki baskıcı rejimin kadınlara yönelik sistematik zulmünün bir parçası olduğu kadar aynı zamanda Kürt halkının kimliğine, kültürüne ve özgürlük mücadelesine karşı yürütülen devlet politikalarının da bir yansımasıdır” dedi.
İktidarların kadın politikalarının şiddeti arttırdığını belirten Tanca “Neredeyse her gün bir kadın cinayeti ya da cinsel istismar haberi ile uyandığımız bu ülkede, kadınların ve çocukların can güvenliği kalmamıştır. AKP-MHP erkek ittifakının kadın ve çocuk düşmanı politikaları sonucu şiddet, taciz, tecavüz ve istismar vakaları artarak devam etmektedir. Bu ülkede kadınlar, kadın katilleri ve şiddet faili erkekler cezalandırılsın diye her gün alanlar da erkek adalet değil, gerçek adalet için haykırıyor” ifadelerini kullandı.
Açıklama alış ve sloganlarla son buldu.
Riha
Tevgera Jinen Azad (TJA), Kentin merkez ilçesinde yer alan Ali Şelli Parkında açıklama yaptı. Açıklamada katledilen Narin Güran için de “Narin için susmayacağız adalet için hesap soracağız” ve Türkçe ve Kürtçe “Ji Jina heta Narînan emê hesap bipirsin, Jin jiyan azadî” yazılı pankartlar açıldı.
Açıklama öncesi parkta bulunan üst geçide pankartları asmak isteyen kitleye polis engel olmak istedi. Buna karşı açıklama alanına alkış ve sloganlarla gelen kitle engellemeye tepki gösterdi. Açıklamada konuşan TJA aktivisti Adile Fidan, “Bugün bu pankartlarımızı asmamıza izin vermeyen zihniyeti kınayarak, özgürlük mücadelemizi ve kadına yönelik her türlü şiddete katliama karşı sessiz kalmayacağımızı bir daha yineliyoruz” dedi.
Açıklama “Jin jiyan azadî” sloganları ve alkışlarla sona erdi.
Şirnex
Şirnex’ın Cizîr (Cizre) ilçesinde Özgür Kadın Hareketi (TJA) öncülüğünde yürüyüş gerçekleştirildi. Yürüyüşe, DBP, DEM Parti Şirnex il ve ilçe örgütleri, Barış Anneleri Meclisi, DEM Parti Şirnex Milletvekili Zeki İrmez, TJA aktivistleri, Silopiya ve Cizîr Belediyesi Eşbaşkanları ile çok sayıda kadın katıldı.
Cudî Mahallesi’nde bulunan Qesephane Caddesinde bir araya gelen kadınlar, “Her dem Jin Jiyan Azadî” pankartı açtı. Jîna Aminî ile Amed’in Rêzan (Bağlar) ilçesine bağlı Tavşantepe köyünde katledilen Narin Güran’ın fotoğraflarını taşıyan kadınlar, “Jin jiyan azadî ile faşizme hayır” dövizlerini taşıdı. Qesephane Caddesinden başlayan kadınların yürüyüşü, Nisêbîn (Nusaybin) Caddesi üzerinden Döryol Meydanı’na geçti. Yürüyüş sırasında kadınlar sık sık, “Berxwedan Jiyan e, bê dengî mirin e”, “Jina Amînî isyanımızdır” ve “Narine uzanan eller kırılsın” sloganları attı.
Dörtyol Meydanı’nda açıklamayı yapan TJA aktivisti Adalet Fidan, “Erkek egemen zihniyet, erkeklik kodlarını kırmak yerine kadın siyasetçi, sanatçı avukat yani kadın mücadelesi yürüten bütün kadınlara saldırarak kadın mücadelesini boğmak istiyor. Fakat köklü kadın direnişi ve mücadelesi hiçbir zaman unutulmadı ve unutulmayacak” dedi. Jîna Aminî ve Narin Güran’ı katleden zihniyetin aynı zihniyet olduğunu belirten Fidan, “Jin Jiyan azadî felsefesi ile Jina Amini’den Narin Güran’a katledilen bütün kadınların hesabını soracağız” diye konuştu.
Basın açıklaması atılan sloganlarla son buldu.
Öte yandan kadınlar Silopiya ve Cizîr ilçelerinde üst geçitlere Jîna Aminî’nin fotoğrafları yapıştırıldı.
Wan
TJA öncülüğünde Wan Sanat Sokağı’nda Jîna Emînî’nin katledilişinin ikinci yıldönümünde erkek egemen zihniyetin dayattığı ölüm politikalarına karşı yürütülen “Kadın Özgürlük Mücadelesini büyütmek için” başlığıyla basın açıklaması gerçekleştirdi
Açıklamada “Kadın ve çocuk cinayetleri politiktir failleri bellidir”, “Cezasızlığa karşı isyandayız alandayız”, “Nerede erkek devlet aile şiddeti varsa karşısında ‘jin jîyan Azadî’ var” dövizleri kaldırılırken, “Jîna Emini’nin isyanını büyütüyoruz jin jîyan Azadi” ve “Jîna Emini’den Narin’e erkek akla karşı susmadık susmayacağız” pankartları açıldı. Sık sık “Jin Jîyan Azadî”, “Jin natirsin hesap dipirsin”, “Jin Jîyan Azadî Sara Rojbin Ronahi” sloganları atıldı.
Basın metnini Rêya Armûşê (İpekyolu) ilçe eşbaşkanı Nur Hayat Polat okudu.
Kürt kadını Jina Mahsa Amini’nin zalimce katledilişinin ikinci yıldönümü olduğunu hatırlatan Polat, “Jîna Emînî’ye yapılan bu saldırı sadece bir bireyin değil, bir halkın, tüm kadın hareketine bir saldırı olarak ele alındı ve tüm dünyada zulme uğrayan milyonların adalet çığlığına dönüşmüştür. Jina Emini’nin ölümü, İran’daki baskıcı rejimin kadınlara yönelik sistematik zulmünün bir parçası olduğu kadar, aynı zamanda Kürt halkının kimliğine, kültürüne ve özgürlük mücadelesine karşı yürütülen devlet politikalarının bir yansımasıdır. Jina Mahsa Emini, İran rejimi tarafından zorla dayatılan baskıcı yasalarla karşı karşıya kalan milyonlarca kadından sadece biriydi. Bizler, ulusal haklarımız ve kimligimizi korumak adına verdiğimiz mücadelelerde birçok kez zulüm, ayrımcılık ve baskıyla karşı karşıya kaldık. Jina Emini, bu baskının sadece bir simgesi olarak değil, Kürt kadınlarının ve Kürt halkının direniş sembolü olarak anılmalıdır” dedi.
Jina Mahsa Amini’nin katledilişinin ardından başlayan protestoların sadece İran’da değil tüm dünyada yankı uyandırdığına dikkat çeken Polat, “Kadınların özgürlüğü için “Jın, jiyan, Azadi” fikriyatıyla başlayan bu mücadele, aynı zamanda Kürt halkının özgürlük ve adalet arayışını da temsil etmektedir. Bu slogan, sadece kadınların yaşama hakkını ve özgürlüğünü talep etmekle sınırlı değildir; Kürt halkının yüzyıllardır süren varoluş mücadelesinin bir parçasıdır. İran’da, Kürt kadınları bu mücadelenin en ön saflarında yer almakta, baskılara karşı direnişin sembolü olmaktadırlar” diye belirtti.
Açıklamanın ardından kitle Sanat Sokağından İpekyolu ilçe binasına kadar yürüuüş gerçekleştirdi. Açıklamada, sık sık Jin Jîyan Azadî”, “Jin natirsin hesap dipirsin”, “Jin Jîyan Azadî Sara Rojbin Ronahi” sloganları atıldı.
Êlih
Êlih’te, aralarında Barış Anneleri Meclisi, Êlih Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Sönük, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Êlih İl Örgütü, Êlih Emek ve Demokrasi Platformu’nun da bulunduğu kalabalık bir grup Yılmaz Güney Parkı’nda bir araya geldi. Burada “Ji Jina Amîna heta bi Narînê, Tekoşîna jinê bê sînor e” ve ”Bîmre îxane biji azadî ” pankartı taşınan açıklamada, “En hebûn,em hene,em dê hebın”, “Destên xwe ji bedenên me vekişînin”, “Vardık varız var olacağız” , “Jin Jîyan azadî” dövizleri ve Jina Eminî, Gülistan Tara, Narin Güran ve Nagihan Akarsel’in fotoğrafları taşındı.
Parkta yapılan açıklamada konuşan Sanatçı Sevda Adırbeli, “Jin jiyan azadî” isyanının dünyanın her yerine yayıldığını belirterek, “Amini’nin 2’inci yılında şu iyi bilinsin ki, kadınlar başta olmak üzere ezilenlerin mücadelesi ve direnişi engellenemeyecek! Yine 21 Ağustos’ta Bağlar Tavşantepe köyünde yaşanan Narin Güran cinayetinde yıllardır Kürt illerinde uygulanan dini ve sosyolojik asimilasyon ve bozulmanın bir sonucu olduğunu biliyoruz. 90’lı süreçlerde nasıl ki hizbulkontra ve iktidar bloklarının camileri ve bodrum altındaki medreseleri radikal idelojilerini yayma ve militan devşirme merkezleri olarak kullanmasının acı tecrübeleri hala hafızalarda tazedir” dedi.
Ardından slogan, alkış ve zılgıtlar eşliğinde yürüyüşe geçildi. Çevredeki yurttaşların da destek verdiği yürüyüşte sık sık, “Jin Jiyan azadî”, “Bijî berxwedan jinanan”, “Bimre îxanet bijî Kurdistan”, “Jin jiyan azadî, Sara Rojbîn Ronahi” ve “Bijî berxwedana Îmralî” sloganları atıldı. Alkış, slogan ve zılgıtları hiç dinmediği yürüyüş DEM Parti İl Binası önünde son buldu.
Ankara
Ankara Kadın Platformu, “Jîna Emînî isyanımızdır, kadın dayanışması sınır tanımaz. Jin, jiyan, azadî” yazılı pankartla Yüksel Caddesi’nde basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Jin, jiyan, azadî” sloganının sık sık Kürtçe ve Türkçe atıldığı açıklamayı platform adına Nebahat Çalpan yaptı. Çalpan, İran rejiminin Emînî’nin katledilmesinin ardından kadın gazeteciler ve insan hakları savunucularını idamla yargılayarak kadınlara saldırmaya devam ettiğini belirterek rejime karşı yürütülen mücadelede İranlı kadınların yanlarında olduklarını ifade etti.
“İran’da, Türkiye’de, her yerde özgürlük istiyoruz” diyen Çalpan, Türkiye’de de kadın düşmanı politikaların uygulandığını ifade ederek, “Her gün bu ülkede kadınların ve çocukların katledilmesi, şiddetin günlük yaşamın bir parçası olması 8 yaşındaki Narin’in katledilmesiyle , bu şiddet ve katliam ortamını yaratanlar ,besleyenler ve bu zihniyeti taşıyanlar biliyoruz ki erk devlet aklıdır. Günlerdir ‘çok kapsamlı araştırma yapıyoruz’ diye açıklama yapanlar, ne hikmetse köyünden yalnızca 3 kilometre uzaklıkta olan bir çocuğu 19 gün boyunca bir türlü bulamadılar. Ama dün bugün Narin için adalet isteyenleri darp etmekten, yürüyenlerin elindeki Narin fotoğrafını yırtmaktan da geri durmadılar” diye konuştu.
Çalpan son olarak, her yerde kadınlar, çocuklar ve ezilenler için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
İzmir
İzmir
DEM Parti İzmir Kadın Meclisi, DEM Parti İzmir il binasında basın toplantısı yaptı. Çiçekler ve mumlarla süslenen Jîna Emînî’nin resminin yanı sıra salonda “Jîna Emînî’nin isyanını büyütüyoruz”, “Jin jiyan azadî” yazılı pankart asıldı.
Saygı duruşuyla başlayan anmada açıklamayı yapan DEM Parti Kadın Meclisi sözcüsü Aysel Önen, katliamın sadece İran rejiminin kadınlara, Kürt halkının kimliğine ve özgürlük mücadelesine uyguladığı politikanın bir yansıması olduğunu ifade etti. Kadınların ulusal haklarını ve kimliğini korumak adına verdiği mücadelelerde bir çok kez ayrımcılığa maruz kaldığını belirten Önen, “Kürt kadınları tarihin her döneminde kadın hakları için değil aynı zamanda ulusal özgürlük ve kimlik mücadelesi için de büyük bedeller ödemişti. Jina bu mücadele zincirinin bir halkasıdır. Jina’nın katledilmesinden sonra Rojhilat’ta gelişen hareket sadece İran’da değil tüm dünyada yankı uyandırdı. ‘Jin jiyan azdî’ sloganıyla başlayan bu mücadele aynı zamanda kadınların özgürlük ve adalet arayışını da temsil etmektedir. Bugün İran başta olmak üzere dünyanın her yerinde yükselen kadın isyanı ‘Jin jiyan azadi’ felsefesi etrafında birleşerek erkek egemenliğe karşı direnişi örgütlemiştir” şeklinde konuştu.
Anma “Jin jiyan azadî”, “Kadın yaşam özgürlük” sloganlarıyla sona erdi.
Manisa
Manisa Kadın Platformu da Manolya Meydanı’nda yaptığı basın açıklamasında “Mahsa Amini mücadelemizde isyanımızda yaşıyor” yazılı pankart açıldı. Açıklamada “Jin jiyan azadî”, “Kadın yaşam özgürlük” sloganları atıldı. Platform adına konuşan Eğitim Sen Manisa Şube Sekreteri Bengi Kanat, “Ülkemizde de tarikatlar talep ediyor; İstanbul sözleşmesi feshediliyor. Bir grup erkek kendini mağdur baba ilan ediyor; nafaka hakkımız gasp edilmeye çalışılıyor. Aktroller hedef gösteriyor; konserler yasaklanıyor, sanatçılar, gazeteciler tutuklanıyor. Kadınların sadece aile olduğunda, o şiddet dolu ailelerin içine hapsolduğunda var sayıldığı, LGBTİ+ların varlığının yok sayıldığı bir dayatmanın, bir faşizmin altında her şeye rağmen yaşıyoruz, direniyoruz. İran uzağımızda değil. Özgürlükleri için direnirken öldürülen kadınlar her zaman mücadelemizde yaşayacaktır. Kadınlar olarak direnmekten asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.
İstanbul
TJA ve DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi, Beyoğlu’nda bulunan Şişhane Meydanı’nda ortak basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya, Barış Anneleri İnisiyatifi, Sosyalist Kadın Meclisi’nin (SKM) yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. Açıklama öncesi polis, kadınların taşıdığı “Jîna Êmînî’nin isyanını büyütüyoruz jin jiyan azadî” pankartına el koydu. TJA ambleminin yasaklı olduğu gerekçesiyle pankart açmasına izin vermeyen polise kadınlar “Jin jiyan azadî” sloganlarıyla tepki gösterdi.
Açıklamayı yapan DEM Parti Kadın Meclisi Eş Sözcüsü Aygül Sincar, “Jîna’yı katleden faşist rejim bugün İran’da kadın gazetecileri, insan hakları savunucularını idamla yargılayarak kadınlara saldırmaya devam ediyor. Kürt gazeteci Pêxşan Ezîzî ve birçok kadın bu saldırıların hedefi olmuştur. Jîna’nın katledildiği gün İran başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından yükselen kadın isyanı ‘Jin Jiyan Azadî’ felsefesinin etrafında birleşerek, erkek egemenliğine karşı direnişi örgütlemiştir” ifadelerini kullandı.
Bu topraklarda da kadınların, çocukların, LGBTİ+’ların yaşam güvencesinin olmadığını vurgulayan Sincar, “19 gün kayıp olan Narin 8 Eylül’de bulundu. Narin’e ne olduğu sorusu hala ortada. AKP’nin sürekli dayattığı ve iktidarının çekirdeğini oluşturan kutsal aile, Narin’in kaybolmasında çelişkili ifadeleri ve sürecin bir an önce kapanmasına dönük yaklaşımı ile baş şüpheli olmaya devam ediyor. Buradan bir kez daha sesleniyoruz; Kadınların, çocukların üzerinden kanlı ellerinizi çekin. Evet, bu yüzden diyoruz İran uzağımızda değil yanı başımızda” dedi.
Adana
Adana Kadın Platformu, Jîna Emînî’nin İran rejim güçleri tarafından katledilmesinin ikinci yıldönümü dolayısıyla İnönü Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Jîna Emînî’nin fotoğraflarını ve “Kadın Dayanışması sınır tanımıyor Jina Mahsa Amini’yi Unutmak, Unutmayacağız” pankartını taşıyan kadınlar sık sık “Jin Jiyan Azadi” sloganı attı. Açıklamada platform adına basın açıklaması metnini okuyan Sıla Güler, “İranlı kadınlarla kurduğumuz kız kardeşlik köprüsü, erkek-devlet şiddetine karşı büyümeye devam edecek!Kadınların ve çocukların yaşam haklarını savunmak, adalet için, özgürlük için enternasyonal kadın mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Biz kadınlar, sınırları aşan bir dayanışma ile erkek-devlet şiddetine karşı durmaya ve birbirimiz için sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Mahsa Amini ve yaşam hakları ellerinden alınan tüm kadınların anısını yaşatacak, unutturmayacağız! Yaşasın kadın dayanışması! Yaşasın örgütlü mücadelemiz. Jin Jiyan Azadi” dedi.
Mersin
Mersin Kadın Platformu, Kushimoto Sokağında yapılan yürüyüş ve eyleme platform bileşenleri, DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, DEM Parti Amed Milletvekili ve Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, Akdeniz Belediyesi Eşbaşkanı Nuriye Arslan ve çok sayıda kadın katıldı. Yürüyüşe izin vermeyen polisin kurduğu barikatı kadınlar “Kadınlara değil katillere barikat” diyerek aştı.
Özgecan Aslan Meydanında son bulan yürüyüşün ardından burada basın açıklaması yapıldı. Platform adına açıklamayı yapan Çiğdem Göksoy, “İranlı kadınların özgürlük mücadelesine omuz verirken, ülkemizde de kadın cinayetlerine, aile politikalarına, çocuk istismarına ve çocukların kaybolmasına karşı sesimizi yükseltiyoruz” dedi.
Polisin kadınlara kurduğu barikata tepki gösteren DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, “AKP’nin kolluk rejimi üzerimize barikatlar kurdu. Eşitlik, adalet, özgürlük istiyoruz diyen bu pankart yırtıldı. Bu yırtık pankart 22 yıllık kadın düşmanı AKP’nin resmidir” diye konuştu. DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu ise “Jina Mahsa Amini’nin mezarında başlayan bir direniş var. Başta İran olmak üzere dünyanın dört bir yanında kadınlar isyanlarını jin, jiyan, azadî sloganı ile dile getiriyor” diye belirtti.
HABER MERKEZİ