Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ilçesi Yurteri Mahallesi’nde 77,63 hektarlık alanda 6 adet sondaj kuyusu açılacak
AKP iktidarının Jeotermal Enerji Santralleri’ni (JES) yenilenebilir enerji olarak ele alıyor olması ve desteklemesi birçok çevresel sorunu ortaya çıkardı. Birçok bölgede nehir ve dereler zehirlendi, milyonlarca balık katledildi. Üzüm, zeytin ve incir başta olmak üzere binlerce ağaç JES atıkları ve yaydığı sülfür gazı nedeniyle kurudu. Geçtiğimiz gün yapılan duyuru ile Mêrdîn’de (Mardin) jeotermal kaynak aramak amacıyla 6 adet arama kuyusu açılacak. Açılan kuyularda kaynağa rastlanması durumunda işletme için ihale yoluyla şirketlere devredilecek.
77,63 hektar doğal alan
Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ilçesi Yurteri Mahallesi’nde 77,63 hektarlık alanda 6 adet sondaj kuyusu açılacak. Sondaj kuyularında 1100 metre derinliğe kadar inilecek. Sondaj çalışması sonrasında jeotermal akışkana ulaşılması durumda MTA Genel Müdürlüğü adına tescilli ruhsat, ilgili Kanun ve Yönetmelikler kapsamında ihale yoluyla alan şirketlere devredilecek.
JES’ler zehirliyor
Türkiye coğrafyasının dört bir yanında JES’lere izin verilerek yaşam zehirleyen santrallerde çok az sayıda çalışan olması, kömürlü ya da doğalgazlı termik santraller gibi hammadde girdi baskısı olmadan sıfır hammadde gideriyle çalışıyor olması sermaye kesimlerinin ilgisini arttırıyor. JES’ler bulundukları bölgeyi zehirleyerek yaşanmaz yer haline dönüştürüyor olması ise JES’lere karşı gelişen tepkilerin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor.
Suları tüketiyor
JES’lerin yoğunlaştığı Aydın’da kanser vakaları geçmişe göre 3 kat arttı. Yaşamı zehirleyen kirlilik, yeraltına yapılan sondajlarda; içeriğinde bor, cıva, arsenik, kurşun, amonyak, antimuan, lityum, karbondioksit, hidrojen sülfür gibi zehirli ağır metallerle dolu akışkanların yeryüzüne çıkarılırken, kullanılan sıcak akışkan soğuduktan sonra ya bulunduğu çevreye salınarak bölgeyi zehirliyor ya da yeraltına geri basılmasıyla sular da zehirleniyor. Bir termik santral gibi çalışan JES’ler, GWh başına ortalama 2700 m3 su kullanırken, bölgede yaşanan kuraklık ve susuzluğu arttıracak.
EKOLOJİ SERVİSİ