Kızıltepe’de, beraberlerinde jandarmalarla kırsal mahallelere giden DEDAŞ ekipleri, trafolarına el koyma tehdidinde bulundukları yurttaşlara zorla abonelik sözleşmesi imzalattırdı. Elektrik fiyatlandırmalarının tarımsal tarife üzerinden yapılmamasını isteyen çiftçiler, DEDAŞ ekiplerini terör estirmekle suçladı.
Mardin’in Kızıltepe ilçesinde, Dicle Elektrik Dağıtım AŞ. (DEDAŞ) ile çiftçiler arasında bir süredir “kayıt dışı elektrik kullanmaktan” kaynaklı yaşanan gerginlik devam ederken, DEDAŞ ekipleri dün beraberlerinde yüzlerce janadarma ile baskın yapar gibi kente bağlı kırsal mahallelere gidip, yurttaşların kendi imkanları ile kurdukları trafoları söktü. Ekiplerin zorla abonelik sözleşmesi imzalatmaya çalıştığı çiftçiler, Urfa bölgesini örnek göstererek DEDAŞ’ın elektrik fiyatlandırmasını tarımsal tarife üzerinden yapmaması nedeniyle buna karşı çıktı.
İmzaya mecbur kaldılar
Baskın yapılan kırsal mahallelerden birisi de kente bağlı Arıklı (Mistefamilk) Mahallesi. Yüksek faturalardan kaynaklı yaşadıkları sorunların giderilmesini bekleyen mahalleliler, ilk olarak trafolarının sökülmesine karşı çıktı. Bunun üzerine DEDAŞ ekipleri abonelik sözleşmelerini imzalamaları halinde yurttaşların kendi imkanlarıyla aldıkları trafolara askerlerin el koyacağı yönünde tehditte bulundu. Bir süre yaşanan tartışmanın ardından çiftçilerin sözleşmeye imza atmaya mecbur bırakıldı.
‘Bu bir suçtur’
Söz konusu köyde yaşayan avukat Hakim Marol, DEDAŞ’ın elinde herhangi bir savcılık veya mahkeme kararı olmamasına rağmen çiftçinin trafosuna el koymaya çalıştığını belirtti. Marol, “Çiftçilere zorla abonelik sözleşmesi imzalamayı dayatıyorlar. Biz bunlara Anayasa ve yasaları hatırlattık. Ama maalesef Anayasa’dan çok aldıkları talimatı yerine getirmeye çalıştılar. DEDAŞ’ın hukuka aykırı tüm işlemlerinde kolluk yardımcı olmaya çalışıyor. Herhangi bir yasal hakları olmamasına rağmen çiftçinin trafosunu zorla söküp el koyuyorlar. DEDAŞ’ın bugün buradaki işlemler suçtur. Milletin trafosunu herhangi bir mahkeme kararı olmadan, herhangi bir yasal dayanak olmadan gasp ediyorlar. Kendilerine yasayı hatırlattığımızda da, ‘biz yasa tanımayız, biz Anayasa tanımayız, biz yukarıdan aldığımız talimatı yerine getiririz. Bizi hukuk ilgilendirmez’ diyorlar” ifadelerini kullandı.
‘Tarımın yok edilmesine neden olacaktır’
Mahalle sakinlerinden Halit Marol ise, ekiplerin elektriği kesmeleri önünde engel olmadığıklarını, sadece trafolarının sökülmesine karşı çıktıklarını ifade etti.
Karakol komutanının kendilerine, ‘Siz haddinizi aşıyorsunuz’ tarzında söylemlerde bulunduğunu kaydeden Marol, “DEDAŞ ekiplerinin bölgede yaşattığı bir terördür. Terörden başka bir şey değildir. Burada kolluk kuvvetlerini arkalarına alıp, yasadışı bir şekilde burada insanlara zorla bir şeyler imzalatıp, kendilerine borçlandırmak istiyorlar. Bir tarlaya yılda 100 ila 300 bin TL gibi bir elektrik borcu çıkaracaklar. Bu da çiftçinin karşılayamayacağı bir miktar. Bu da tarımın bölgede yok olmasına sebep olacak” diye konuştu.
Düşük kazanç, yüksek fatura
Duruma tepki gösteren Hadi Marol adlı yurttaş da, Ceylanpınar, Harran ve Akçakale’de elektrik tarifesinin tarımsal faaliyetlere tabi tutulmasından kaynaklı mevsimlik olarak 5 bin TL gibi bir ücret ödemesi yapıldığına işaret etti. Marol, şunları söyledi: “Bizde her mevsim 50 bin, 60 bin, 80 bin, 130 bin elektrik faturası ödeniyor. Bizim kazancımız ne? 15-20 bin para kazanabiliyoruz. Kazancımızın 3-4 katını DEDAŞ bizden istiyor. Urfa’nın mıntıkası tarımsal ise, burası başka bir devlet değil. Bize de aynı muameleyi göstersinler.”