İsviçre Federal İstihbarat Örgütü’nün IŞİD raporuna göre Türkiye’nin coğrafi olarak transit giriş ve çıkışta kilit rol oynadığına vurgu yapıldı
İsviçre Federal İstihbarat Servisi’nin (SRC) 2020 Durum ve İsviçre Güvenlik Raporu’nda ABD’nin güvenlik politikasının merkezinde ve egemen olduğu liberal dünya düzeni karşısında güç olarak gördüğü Rusya ve Çin’in yer aldığı belirtildi. Raporda, “ABD ana tehdit olarak, ekonomik gücü nedeniyle Çin’i görmektedir. Ancak dünya lideri olma gücünü kuruyor” denildi.
Çin’e dikkat
ANF’den Serkan Demirel’in haberine göre Çin’in bölgesel düzeyde liderlik iradesini giderek daha fazla empoze ettiğine dikkat çekildi. Raporda, Çin’e dönük şu analizlerde bulunuldu: “Çin aynı zamanda ABD’nin jeostratejik hakimiyetini sorguluyor. Silahlı kuvvetlerinin modernizasyonu ile birlikte Çin’in yükselişi, dünyada yeni güç dengelerine yol açıyor. ABD ile Çin arasındaki stratejik rekabet, uluslararası politika üzerinde büyük bir etki yaratmaya devam ediyor, edecek.” Rusya’daki iktidarın oldukça istikrarlı olduğunun belirtildiği raporda Rusya’nın Doğu Avrupa’ya yerleştiği belirtildi.
Covid’in Avrupa’ya etkileri
Covid-19 salgınının AB üzerindeki etkilerine değinilen raporda, salgının uzun vadede Avrupa’yı ekonomik, mali ve sosyal olarak ciddi şekilde etkileyeceği belirtildi. Salgının ekonomik sonuçlarının güvenlik ve savunmaya yapılan yatırımları etkileyeceğinin belirtildiği raporda, “Pandemi, AB’nin savunma politikasında kendine güvenme yönündeki stratejik hedeflerini ve cabalarını önümüzdeki yıllarda engelleyecektir. An acil zorluklar; Rusya’nın nüfus alanının genişlemesi ve Güney sınırlarında artan baskılar” denildi.
‘Erdoğan güç kaybediyor’
“Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, saldırgan dış politikaya rağmen desteğini kaybetti” denilen raporda, devamla şu tespitler dikkat çekti: “Erdoğan ele aldığı tüm yetkilere rağmen kötü ekonomik durumu düzeltmekte başarısız oldu. İktidardaki AKP, Mart ve Haziran 2019’da yerel seçimlerde ülkenin ana şehirlerinde yenilgiye uğramasından itibaren zayıfladı. Türkiye’nin Suriye ve Kuzey Irak’a dönük askeri operasyonları halk arasında desteğini kaybetmeye devam ediyor. Aynı şekilde, Bugün muhalif olan AKP’nin kurucu ortaklarının parti içindeki bölünmeleri daha da genişlettiği görülüyor. Bu zayıflamaya rağmen, ülkedeki muhalefet her zamanki gibi parçalı ve şimdilik ciddi bir alternatif oluşturmuyor.”
Demografi değiştiriliyor
Türkiye’nin yayılmacı bir politika izlediğini belirtildiği raporda, şunlara dikkat çekildi: “Türkiye, Suriye’nin kuzeyinde kontrol ettiği bölgeye Suriyeli Arap mültecileri yerleştirmeye çalışıyor. Böylelikle Kürtler tarafından özerk bölge olarak ilan edilen buraların demografisi değiştirilebilir. Yine Türkiye, Doğu Akdeniz’de ABD’nin tepkilerine ve AB’nin sembolik yaptırımlarına rağmen doğalgaz aramaya devam ediyor. Libya’da Serrac hükümeti ile müzakere ettiği Deniz Sınırlarının Yeniden Tanımlanmasına ilişkin Memorandum ile uluslararası deniz hukukunu da göz ardı ediyor. Erdoğan ayrıca, AB’yi, dış politikasının daha fazla eleştirilmesi durumunda üç milyondan fazla Suriyeli mültecinin Avrupa’ya geçmesine izin vermekle tehdit ediyor.”
‘Türkiye’nin rolü’
IŞİD’in taban örgütünün uluslararası ağlara sahip olduğuna vurgu yapılan raporda, Türkiye’nin bu noktada transit giriş ve çıkışta kilit rol oynadığına vurgu yapıldı. Raporda şu bilgilere yer verildi: “Türkiye, transit ve geri çekilme bölgesi olarak DAİŞ için kilit bir rol oynamaktadır. DAİŞ temsilcilerinin Türkiye sınırının hemen yakınında yakalandıkları veya öldürüldükleri birkaç kez doğrulandı. Türkiye İçişleri Bakanı, 2019 yılında ülkesindeki cihatçıların artan varlığını ve faaliyetlerini daha sık görüldüğünü doğruladı. Aynı yıl, DAİŞ, Türkiye’yi ‘vilayetlerinden’ birisi olarak ilan etti. Yine, DAİŞ bağlantılı gruplar Batı Afrika’daki önemli ölçüde güç kazandı. Örgüt etki alanını Nijer, Mali ve Burkina Faso’ya kadar genişletti.” İsviçre İstihbarat Örgütü raporunda “PKK, önümüzdeki dönemde Avrupa’da şiddetsiz gösteri eylemlerine devam edecek” denildi.
BERN