İsrail ordusunun Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken iletişimin kesildiği Gazze Şeridi’nden parçalı bilgiler gelmeye devam ediyor. İsrail ordusu dün gece de Cibaliye Mülteci Kampı’nı vurdu. WFP, BM ve DSÖ ise Gazze’nin açlık ve salgın hastalık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi
İsrail’in abluka altında tutuğu ve kısmi olarak girdiği Gazze Şeridi’nde yakıt ve elektrik tükendi. Son birkaç gündür iletişimin kesintiye uğramasından dolayı sınırlı bilgi edilen Gazze Şeridi’nde İsrail ordusu farklı noktalara gece boyunca birçok saldırı düzenledi.
Filistin haber ajansı WAFA’nın haberine göre, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na düzenlenen saldırıda en az 11 Filistinli öldü, bazıları da yaralandı.
İsrail savaş uçakları ve topçu birlikleri, Gazze’nin Şeyh Rıdav, Tuffah ve Şucaiyye mahallelerine, Yafa Caddesi, Gazze kenti ve Nezzale bölgesine rastgele ateş açtı.
İsrail’in, Deyr el-Belah’taki Bureyc Mülteci Kampı ile Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinde yerinden edilmiş bir grup insanı hedef alması sonucu ölen ve yaralananlar oldu.
Ölü sayısı artıyor
Gazze’deki hükümete göre 7 Ekim’den bu yana İsrail saldırılarında Gazze Şeridi’nde 4 bin 710’u çocuk ve 3 bin 160’ı kadın olmak üzere 11 bin 500 kişi öldürüldü.
Batı Şeria ve Kudüs’te de 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 197 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusunun, Şifa Hastanesi işgali üzerine Filistin Sağlık Bakanı Mai El Kaila, BBC Arapça’ya yaptığı açıklamada, Gazze’de İsrail’in baskın düzenlediği El Şifa Hastanesi’nde Hamas karargahı bulunduğu yönündeki iddiaları destekleyecek bir kanıt sunulmadığını söyledi.
Filistin Sağlık Bakanı El Kaila, şunları dile getirdi:
“Hastaneler korunmalı ve görevlerini yapmalı. El Şifa Hastanesi beş gündür İsrail ablukası altında. Orada Hamas’ın bir karargahı varsa, bunu bize göstermek zorundalar.”
El Kaila, İsrail’in kendi söylemini desteklemek için hastaneyi ve orada sığınan “10 bin sivili tamamen yok saydığını” söyledi ve ekledi:
“İşte bu yüzden bu savaş durmalı, çünkü bu herkes için yıkıcı ve kazanan taraf yok.”
WFP: Gazze açlık tehlikesiyle karşı karşıya
Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı’nın (WFP) Gazze Şeridi’ne dair paylaştığı yazılı açıklamada, “Çatışmanın başlangıcından bu yana Gazze’ye gerekli gıda tedarikinin sadece yüzde 10’u girebiliyor” denildi.
Açıklamanın devamında “Gazze Şeridi artık büyük bir gıda açığı ve geniş çapta açlıkla karşı karşıya. Halkın neredeyse tamamı çaresizce gıda yardımına ihtiyaç duyuyor” ifadeleri kullanıldı.
Gazze’deki yakıt sıkıntısının, 130 fırının tamamında ekmek üretiminde ciddi bir duraksamaya yol açtığı belirtilen açıklamada, yakıt sorununun aynı zamanda gıda yardımı dahil olmak üzere insani yardım dağıtımı operasyonlarını da sekteye uğrattığı kaydedildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen WFP İcra Direktörü Cindy McCain de şunları kaydetti: “Gazze’de yiyecek ve su tedariki neredeyse yok ve ihtiyaç duyulanın sadece çok küçük bir kısmı sınırlardan geliyor. Kışın hızla yaklaşması, güvenli olmayan aşırı kalabalık barınaklar ve temiz su eksikliği nedeniyle siviller açlıktan ölme tehlikesiyle karşı karşıya.”
‘Hastalıkların yayılmasından endişeliyiz’
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de Gazze’deki duruma ilişkin açıklama yaparak, abluka altındaki bölgede hastalıkların yayılmasından oldukça endişeli olduklarını belirtti.
DSÖ Filistin Temsilcisi Richard Peeperkorn, Gazze’de 70 binin üzerinde akut solunum yolu enfeksiyonu vakası ve 44 bin ishal vakası tespit edildiği bilgisini verdi. Peeperkorn, “Kış mevsimi yaklaşırken hastalıkların yayılmasından son derece endişeliyiz” dedi
‘İsrail uluslararası hukuku ihlal ediyor’
Birleşmiş Milletler (BM) Raportörü Pedro Arrojo-Agudo da İsrail’in Gazze Şeridi’nde suyu bir savaş aracı olarak kullanmaya son vermesi gerektiğini söyledi.
BM’nin güvenli içme suyu ve sanitasyona erişimle ilgili insan hakları raportörü Arrojo-Agudo, İsrail’in ablukası ve yoğun saldırıları altındaki Gazze’deki su sıkıntısına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
İsrail’in çok geç olmadan su tedarik ağı ve tuzdan arındırma tesislerini faaliyete geçirmek için Gazze’ye temiz su ile yakıtın girmesine izin vermesi gerektiğinin altını çizen Arrojo-Agudo, “İsrail, uluslararası hukuku açıkça ihlal ederek Gazze Şeridi’ne güvenli içme suyu tedarikini engelliyor. Bu durum geçen her saat Gazzelileri susuzluktan ölme ve güvenli içme suyu eksikliğinden kaynaklanan hastalıklarla karşı karşıya bırakıyor” dedi.
Su ve sanitasyonla ilgili krizden ilk olarak kadın ve çocukların etkileneceğini belirten Arrojo-Agudo, BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA), Gazze’deki nüfusun yüzde 70’inin tuzlu ve kirli su içtiğini açıkladığını da hatırlattı.
Arrojo-Agudo, “Çocukların susuzluktan ve hastalıktan ölmesi, bombaların neden olduğu ölümlerden daha az görünüyor ve daha sessizdir. Ancak bu aynı derecede veya daha ölümcüldür” değerlendirmesinde bulunarak uluslararası topluma İsrail’in uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlama çağrısı yaptı.
İsrail, Gazze’ye günde iki yakıt tankeri gönderecek
İsrail kanalizasyon sistemleri de çökme noktasına gelen Gazze Şeridi’ne günde iki yakıt tankerinin girmesine izin verdi.
Reuters ajansına konuşan bir İsrailli yetkili, kararın “Washington’ın talebiyle” ve Birlemiş Milletler’in (BM) ihtiyaçları için alındığını söyledi. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, yakıtın Gazze’de salgın hastalıkları önlemek adına su, kanalizasyon ve sağlık sistemlerine “minimal” destek vereceğini söyledi.
DIŞ HABERLER