İdlib’de hakları ve özgürlükleri için mücadele yürüten kadınlar, baskı, engelleme ve tehditle karşı karşıya bırakılıyor. Hiçbir engelin kendilerini mücadeleden geri adım attıramayacağını söyleyen kadınlar, ‘Bize katılın ve susmayın’ çağrısı yaptı
Türkiye ve ona bağlı Heyet Tahrir Al- Şam (HTŞ) isimli paramiliter güçlerin işgali altındaki İdlib’de kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddetin her türlüsü yaşanıyor. İdlib şehrini işgal edenler, yaşamın her alanında kadın haklarını ve özgürlüğünü kısıtlarken, dini kışkırtma yoluyla kadınlara yönelik nefret söylemini yayıyor. Kentte son dönemlerde kadınlara dönük olumsuz uygulamalarda artış yaşanırken, bu durum kadınlara yönelik suç oranlarının fazlalaşmasına da neden oldu.
Kadınlar, yaşanan tüm olumsuzluklara karşın mücadelelerinden vazgeçmiyor. Kadınların direnişi de bu süreçte engellenmeye çalışılırken, mücadele eden ve değişim isteyen kadınlar hedef haline getiriliyor.
‘Kadınların sınırları aştığına inanılıyor’
Aktivist Amina Al-Nur, bölgede kadın hakları alanında çalışma yürüten ve özellikle yerinden edilen kadınları desteklemek için çalışan bir isim. Amina Al-Nur, “Buradaki pek çok erkek, kadının rolünü küçümsüyor. Kadınların yaşamının sadece evle sınırlı olması gerektiğine inanıyorlar ama ben bu inancı reddediyorum,” dedi. Muhafazakâr ortamın ve kimi geleneklerin kadınların önüne engel olarak konulduğunu belirten Amina Al-Nur, kamusal yaşama katılan birçok kadının toplumsal cinsiyet rolleri ve kimi katı kurallar nedeniyle zorluklarla karşı karşıya olduğunu ifade etti. Amina Al-Nur, bu ‘kurallara’ meydan okumanın zorluklarına işaret ederek, “Toplum hala siyaset veya kamu hakları hakkında konuşan bir kadının sınırlarını aştığına inanıyor,” dedi. Engellemelerin sözle sınırlı olmadığına aynı zamanda kadına yönelik tehditleri de içerdiğine dikkat çeken Amina Al-Nur, kimi kadın aktivistlerin silahlı gruplar tarafından suikast ya da kaçırılma tehdidiyle karşı karşıya kaldıklarını belirtti.
‘Baskılar bize geri adım attıramayacak’
Aktivist Rana Junaid de “Kadın haklarını savunma faaliyetlerim nedeniyle birçok tehdit aldım ama bu bana geri adım attırmayacak. Yaptığımız şey değişime doğru ilk adım” diyen Rana Junaid, “Halka açık toplantılar düzenlememiz engellendiğinde, sanal atölyeler düzenlemek ve kadınları eğitmek için internete yöneldik. Artık mesajımızı iletmek ve daha geniş kitlelere ulaşmak için teknolojiyi bir araç olarak kullanıyoruz,” dedi.
Rana Junaid, İdlib’deki çatışmalara ve saldırılara dikkat çekti ve kadın aktivistlerin özgürce çalışmasının zorlaştığına işaret ederek, birçok kişinin halka ulaşmak için çevrimiçi çalışmaya yöneldiğini belirtti.
‘Her zaman alternatif çözümler bulmaya çalışıyoruz’
Siyasi ve hukuki haklar alanında kadınları eğitmek için çalışan aktivist Samira Dahlan “Mesleğe başladığımdan beri çok fazla baskıyla karşılaştım. Bazı yerel liderler, kadınların belli kurallara uymasını bekliyor,” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bütün zorluklara rağmen bu yolu seçtim, çünkü buna hakkımız olduğuna inanıyorum. Bize katılın ve susmayın.
“Buradaki pek çok erkek, kadınların liderlik etmeye uygun olmadığına inanıyor, ancak biz bunun tam tersini her gün kanıtlıyoruz. Kadınların karar alma pozisyonlarında bulunmasını reddeden yerel liderlerle her gün bir mücadele yaşanıyor ve kadınlara birçok engel konuluyor. Her zaman alternatif çözümler bulmaya çalışıyoruz.”
Haber: Hadeel Al-Omar / NÛJINHA