İşçi Emekçi Birliği’nin 20 Ekim’de Kartal Meydanı’nda düzenleyeceği mitinge katılım çağrısı yapan Okan Karaçam, direnen tüm kesimleri bir araya getirmeyi amaçladıklarını belirterek, ‘Çözüm, örgütlenme ve birleşik mücadele’ dedi
İşçi Emekçi Birliği, “Düşük ücretlere, hayat pahalılığına, vergi soygununa ve savaş politikalarına karşı topyekûn direnişi büyütelim” şiarıyla 20 Ekim’de İstanbul Kartal Meydanı’nda miting düzenleyecek. Saat 12.00’de başlayacak mitingin hazırlıkları aralıksız bir şekilde devam ediyor.
Çalışmalar kapsamında birçok yerde bildiri dağıtılarak, tüm işçi ve emekçiler mitinge davet ediliyor. Mitingde, işçi ve emekçilerin talepleri dile getirilecek. Miting Sözcüsü Okan Karaçam, işçilerin çok zor şartlar altında yaşadığına işaret ederek, işçilerin seslerini duyurmayı amaçladıklarını belirtti.
‘Direnen tüm kesimleri bir araya getirmeye çalışıyoruz’
Karaçam, “AKP iktidarı, içeride toplumsal kesimlere yönelik baskı ve saldırıları yoğunlaştırdı. Dışarıda da savaş ve saldırgan politikaları izliyor. İsrail’e karşı olduğunu söylüyor ama aslında Hamas üzerinden nutuklar atıyor. Kürt halkına yönelik saldırılar da pervasızca devam ediyor. Aynı şekilde işçi sınıfına da saldırılar artarak devam ediyor. Şu an görüşülmekte olan yeni iş yasası, işçi ve emekçilere güvencesizlik ve belirsizlik dayatıyor. Kazanılmış haklar tırpanlanıyor. Kadınlara yönelik saldırılar artıyor. Kadın cinayetleri, taciz ve tecavüz olayları sürekli çoğalıyor. AKP iktidarı, bir korku atmosferi yaratmak istiyor. Gençlere de geleceksizlik dayatılıyor. İşçi sınıfını toplumsal bir güç olarak sahneye çıkaramazsak, iktidar ve sermaye saldırılarını sürdürecek. Bu yüzden miting düzenliyoruz. Direnenleri, tüm toplumsal kesimleri bir araya getirmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
‘Savaş bütçesi işçilerin sırtında’
Kürtlerin kazanımlarına dönük saldırıların ekonomik krizi daha da derinleştirdiğine dikkati çeken Karaçam, saldırıların faturasının işçi ve emekçilere kesildiğini söyledi. Karaçam, “İçeride toplumsal kesimleri baskı altına alırken, dışarıda savaş politikaları izliyor. İsrail’e karşı olduğunu söylüyor ama Azerbaycan üzerinden İsrail’e petrol taşıyor. Kürt halkına yönelik saldırılar da hız kesmeden devam ediyor. Ekonomik kriz derinleşirken, savaş bütçesi işçi ve emekçilerin sırtına yükleniyor. Kredi kartı limitlerine ek kesintiler getirilerek, savaşa bütçe yaratılıyor” dedi.
‘İşçi sınıfı kirasını ödeyemiyor’
Karaçam, “Bugün işçiler asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Ülkede çalışanların yüzde 70’i bu ücretle hayatlarını sürdürmeye çalışıyor. Kira fiyatları, özellikle emekçi mahallelerinde 15 bin TL’ye kadar çıkmış durumda. Yani bir işçi, sadece kirasını ödeyebiliyor. Diğer temel ihtiyaçlarını karşılaması imkansız. Ayrıca fabrikalarda işçiler, baskı ve mobbing ile karşı karşıya kalıyor. Sendikalı olmaya kalktıklarında ise işten çıkarılma tehdidiyle karşılaşıyorlar. Bu koşullar altında bir işçinin bu mitinge katılması çok önemli” diye konuştu.
‘Kürsüyü direnen işçilere bırakacağız’
Miting günü kuracakları kürsüde sadece sendika başkanlarının değil, direnen işçilerin de olacağını vurgulayan Karaçam, “Biz kürsüyü direnişçi işçilere bırakıyoruz. Miting öncesinde direnişte olan işçileri ziyaret edip, onları kürsüde konuşmaya davet ettik. Yani 20 Ekim’de kürsü, mücadele eden işçilerin olacak. Mitingin sonunda ise sanatçı arkadaşlarımız sahne alacak” dedi.
‘Taleplerimizi birlikte dile getirmeliyiz’
Birleşik mücadelenin önemine vurgu yapan Karaçam, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Elbette sadece bu mitingle sınırlı kalmayacağız. Yıl boyunca çalışmalarımız sürecek. Önümüzde bütçe görüşmeleri ve asgari ücret görüşmeleri var. Tüm işçi ve emekçilere sesleniyoruz; taleplerimizi birlikte dile getirmeliyiz. Yan yana, omuz omuza durmalı ve mücadele etmeliyiz. Düşük ücretlerden güvencesiz çalışmaya, esnek çalışma koşullarından mobbinge kadar pek çok sorunla karşı karşıyayız. Kadın işçiler eşit ücret alamıyor, daha fazla sömürülüyor. Bu sorunların çözümü örgütlenmekten ve birleşik mücadeleden geçiyor.”
Haber: Ferdi Bayram \ MA