3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu’nun hazırladığı ‘3. Havalimanı İşçileri Mistik Tülü Kaldırdı’ raporu kitaplaştırıldı. Kitap; havalimanında yaşanan iş cinayetlerine, kötü çalışma koşullarına ve yaşanan ekolojik yıkıma dikkat çekiyor
Yadigar Aygün/İstanbul
3. Havalimanı işçilerinin ölmemek, mahkum edildikleri kölece çalışma koşullarına daha fazla rıza göstermeyeceklerini haykırmak için 14 Eylül 2018’de patlayan isyanında işçilerin ve sendika temsilcilerinin tutuklanmasının ardından, sendikalar, demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler ve bireylerin bir araya gelerek oluşturdukları 3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu, 3. Havalimanı direnişini ve bu “çılgın projeyi” birçok yönüyle ele alan “3. Havalimanı İşçileri Mistik Tülü Kaldırdı” başlıklı raporu, kitap haline getirilerek Ayrıntı Yayınları tarafından basıldı. Kitap, inşaatlarda çalışırken, iş cinayetlerinde hayatını kaybeden işçiler için kaleme alındı.
İnsanlık dışı barınma
AKP dönemi sömürü rejiminin, taşeron düzeninin, kâr ve rant hırsı ile büyüyen inşaat rejiminin en bariz örneği olan 3. Havalimanı, Türkiye’nin en çok işçi çalışan şantiyesine sahip. İstanbul 3. Havalimanı’nda çalışan inşaat işçileri, Nepal’den, Özbekitan’dan, Suriye’den, Silvan’dan, Tokat’tan, Kars’tan Van’dan, Siirt’ten, Batman’dan, Ordu’dan, Maraş’tan, Dersim’den, Giresun’dan, Kocaeli’den, Erzurum’dan çalışmak için gelmişlerdi. İnşaat işçileri , kapitalizmin getirdiği koşullar ve devletin gücü ile üzerlerine hızla gelirken hep çalıştılar. İşçiler, uzun çalışma saatlerine, açlık ve uykusuzluğa, saatlerce servis beklemeye, çamurun içinde yatmaya, kurtlu yemeklere aldırmadan, aylarca alamadıkları ücretlere rağmen havalimanı yapımında çalışmaya devam ettiler. İşçilerin çok azı örgütlüydü, yüzlerce taşeronun, İGA şirketlerinin tüm tehditlerine rağmen çok azı sendikalıydı. 14 Eylül 2018 tarihinde İstanbul 3. Havalimanı şantiyesinde yer yerinden oynadı. O gün inşaat işçileri, kangren haline gelen servis sorununa, uzun süre yağmurun altında beklemeye, iş cinayetlerinde arkadaşlarını ve kendi hayatlarını kaybetmeye, kölelik koşullarında çalıştırılmaya, insanlık dışı barınma, beslenme, ulaşım koşullarına, ücretlerin zamanında hatta hiç ödenmemesine, sigorta primlerinin eksik yatırılmasına, yetkililer tarafından aşağılanma ve horlanmaya karşı biriken öfkelerini, iş bırakma haklarını kullanarak iş bıraktı. 3. Havalimanı’nda gerçekleşen bu iş bırakma eylemi, işçilerin yıllardır inşaatlarda yaşananlara karşı verdiği mücadelelerin tek sese dönüşmesiydi. Bu öfke, her yıl daha güvencesiz yaşamaya ve çalışmaya mahkum edilen işçi sınıfının ortak isyanıydı.
Her yönüyle kaleme alındı
Önce haklarını isteyenler, örgütlü olanlar cezalandırıldı. Sendika temsilcileri ile sendikalı olanlar bir çabuklukla uzaklaştırıldı şantiyeden, ardından tutuklandılar. Diğerleri şirket yetkililerince günlerce sorgulandılar, tehdit edildiler. 3. Havalimanı şantiyesinde işçiler silahların gölgesinde çalıştı o günden sonra. “3. Havalimanı İşçileri Mistik Tülü Kaldırdı” başlıklı raporu, 3. Havalimanı yapımı sürecinde yaşananları tarihe not düşmek için yazıldı. İnşaat işçilerinin başlattığı mücadele, sermayenin saldırılarına karşı emek gücünün, ekosistemlerin, yaşamın kurtarılmasının, iş cinayetlerinin sonlanmasının toplumsal mücadele, örgütlülük ve dayanışmayla sağlanabileceğine işaret ediyor. Belleksiz toplumumuz için tutulan bir bellek kaydı olan bu kitap her yönüyle 3. Havalimanı’nı masaya yatırıyor. Bu raporda yer alan bulgular, hukuka ve bilime aykırı şekilde verilen idari kararların yanıltıcı nitelikte olduklarına ilişkin sayısız kanıtların bir araya getirilmesinden oluşuyor. Rapor, içerdiği bilgiler ve tanıklıklarla bir suç duyurusu niteliğinde. Suç duyurusunun muhatapları ise daha fazla kâr hırsıyla hareket eden işletmecilerin emeğin sömürülmesine, güvencesizleştirilmesine neden olan patronlar ve kamusal denetim görevlerini yerine getirmeyen kamu görevlileridir. Bu gerçekle yüzleşmemek için bugün hala gerçek sorumlular yerine işçiler yargılanıyor. Yüzlerce işçiye mezar olan 3. Havalimanı’nda iş cinayetlerini kamuoyuna taşıyan DİSK’e bağlı Dev Yapı-İş Genel Sekreteri Nihat Demir ise hala cezaevinde.
3. Havalimanı İşçileri Platformu, kitabın gelirinin havalimanı direnişinde yöneticileri tutuklanan İnşaat İşçileri Sendikası ve Dev Yapı-İş’e bağışlayacak.