Kayıp yakınları, kaybettirilen İsa Gök’ün akıbetini ve katledilen Selahattin Akbulut’un faillerinin bulunması için mücadele çağrısı yaptı
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eylemlerinin 748’inci haftasında Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Koşuyolu Parkı’nda bulunan Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Eylemde faili meçhul cinayetlerde katledilen ve kaybettirilenlerin fotoğraflarının yer aldığı pankart açıldı. Kayıp yakınları bu hafta 1994’te Bismil’de ifadesi alınacak denilerek, gözaltına alınan ve cenazesi bulunan Selahattin Akbulut’un failleri soruldu.
Açıklamada konuşan İHD Amed Şube Başkanı Abdullah Zeytun, seçim öncesinde artan saldırıların seçim sonrasında da devam ettiğine dikkat çekti. Cizre’de ev baskınında yaşanan polis şiddetini, Panos Belediye Eşbaşkanlarının gözaltına alınmasını ve zırhlı araç çarpması sonucu yaşamını yitiren 5 yaşındaki Erdem Aşkan’ı hatırlatan Altun, Kürt sorununda güvenlikçi politikalar nedeniyle hak ihlallerinin devam ettiğini ve muhalefetin buna sessiz kaldığını belirtti. Zeytun,”Kürt sorununda güvenlikçi politikalarla bir yere varılamaz” dedi.
Êlih
İHD ve kayıp yakınları, Êlih’te eylemlerinin 584’üncü haftası dolayısıyla Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” yazılı pankart ile kayıpların fotoğraflarının açıldığı eyleme, kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları ile Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Êlih Şubesi üyeleri, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Êlih İl Örgütü katıldı.
Bu haftaki eylemde, 1994 yılı Haziran ayında Êlih’te kaybedilen İsa Gök’ün akıbeti soruldu. İHD Şube Eşbaşakanı Rumeysa Deniz Kaya, kayıpların failleri bulununcaya kadar mücadele edeceklerini söyledi.
İsa Gök’ün hikayesini İHD Êlih Şube Eşbaşkanı Rumeysa Deniz Kaya okudu. Gök’ün kaybolmasına ilişkin eşi Ferican Gök’ün sözleriyle kaleme alınan hikaye şöyle: “Eşim İsa Gök yaşasaydı bugün 68 yaşında olacaktı. Esnaflık yapıyordu, evinden işine işinden evine gider gelir, ailesine bağlı, çocuklarının geleceğini düşünen, topluma faydalı birer birey olarak yetiştirmeyi ilke edinen mükemmel bir babaydı. Kaybolmadan 2 ay önce gözaltına alınmıştı, 11 günlük sorgulamanın sonunda suç teşkil edecek herhangi bir delile rastlanılmadığı tespitine varılmıştı, bu yüzden serbest bırakılmıştı. Ancak Haziran 1994 yılında bir sabah evden işe diye, çıkıp bir daha geri dönmedi. Her tarafta onu aramaya başladık.
Mezar taşı bile yok
Batman’daki bütün hastaneleri dolaştık, emniyet müdürlüğünden, bütün karakollardan sorduk, akrabalarımızı aradık ama maalesef hiçbir yerde izine rastlayamadık. O dönemde Batman’da her gün sokak ortalarında faili meçhul cinayetler işleniyor, karanlık güçler tarafından insan kaçırma olayları yaşanıyordu. Aradan birkaç gün geçtikten sonra eşimin kaçırıldığının kanaatine vardık. Ben ve çocuklarım yıllarca bir gün eve döneceğini beklerken bütün aramalarımız sonuç vermediği gibi, bugüne değin teselli bulabileceğimiz bir mezar taşına dahi sahip olamadık.”
Eylem yapılan oturma eylemi ardından sona erdi.
Kaynak: MA