Kürtaj dünyanın birçok ülkesinde tamamen, bazı ülkelerinde ise kısmen yasak. 31 ülkede yasal bir hak olarak uygulanan kürtaj, dünya verilerine göre iktidarların en ‘sevdiği’ yasaklardan biri. Buna karşın da kadınların mücadele alanlarının en başında yer alıyor
İrlanda’da, ensest ve tecavüz nedeniyle oluşan gebelikler de dahil, 1983’ten beri yasak olan kürtaj, 25 Mayıs tarihinde yapılan referandum sonucunda, yüzde 69 oy oranıyla kaldırıldı. Yeni düzenlemeye göre; 12 haftaya kadar olan hamileliklerde kürtaj yasağı kalkacak, 12 haftadan 24 haftaya kadar olan gebeliklerde ise ise, annenin ya da fetüsün hayati tehlikesi olması şartı aranacak. Referandum öncesi düzenlemede, kürtaja sadece doğrudan gebelikle bağlantılı hayati bir tehlike söz konusuysa izin verilen İrlanda’da, kürtaj yasağını ihlâl edenlere 14 yıla kadar hapis cezası verilebiliyordu. Katolik kilisesinin güçlü olduğu ülke, Avrupa ülkelerine kıyasla fazlasıyla katı bulunan kürtaj yasası nedeniyle kadın haklarını ihlâl etmekle suçlanıyordu.
Kürtaj 68 ülkede yasak
Kürtaj, dünyada çok farklı kısıtlamalarla izin verilen ya da yasaklanan bir işlem. Kürtajın gebeliğin kaçıncı haftasına kadar yapılabileceği konusunda da ülkeler arasında farklılıklar bulunuyor.
Son verilere göre; kürtaj dünyanın 73 ülkesinde serbest, 68 ülkesinde ise yasak. Kürtajı yasal bir hak olarak tanıyan ilk ülke Sovyetler Birliği; 1920 yılında kürtajı yasal olarak serbest bırakan ülkede kürtaj yaptıran kadınların sayısı 1934 yılında 700 bine ulaşmış. Sovyetler Birliği’nin hemen arkasından, İzlanda 28 Ocak 1935’te, annenin bedensel ya da ruhsal sağlığı açısından ciddi tehlikeler taşıması ve hamileliğin 28. haftasının geçilmemesi şartıyla kürtaj yasağını kısmen kaldırmış. Avrupa’da, yine tıbbi nedenlerle kürtajı yasal hale getiren pek çok ülke, İzlanda’daki uygulamayı baz alarak kürtaj yasağını kısmen kaldırmış.
Kürtaj ‘vatana ihanet’ suçu
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) kürtajın yasal hale getirilmesi 1973 yılını bulmuş, fakat zamanla bazı sınırlamalar getirilmiş. Günümüzde ABD’de, 50 eyaletten 40’ında, anne sağlığı tehlikede olmadığı sürece kürtaj yasak. Kürtajı 1920’de yasaklayan, kürtaj yaptıran kadınları idam eden ve 1942 yılında “devlete karşı işlenen suç” kapsamına alarak vatana ihanete dönüştüren Fransa, Fransız kadınlarının uzun yıllar süren mücadelesi sonucunda, kürtajı 1975 yılında yasal hale getirmiş.
Arjantin’de de referandum
İrlanda’nın ardından, büyük bir çoğunluğu Katolik olan Arjantin, bu yılın başlarında kürtaj yasağıyla ilgili referanduma gidebileceklerini açıkladı. Yanı sıra, Şili’de Augusto Pinochet’nin 1989’da yasakladığı kürtaj hakkı Anayasa Mahkemesi tarafından gevşetilmeye karar verildi. Bu karar öncesinde Şili, kürtajın tüm koşullarda yasak olduğu 7 Katolik ülkeden biriydi. Şili’deki mahkeme kararının ardından Katolik ülkeler arasında kürtajı her koşulda yasaklayan ülkeler Honduras, El Salvador, Nikaragua, Malta, Vatikan ve Dominik Cumhuriyeti kaldı.
Türkiye’de kürtaj hakkı
Birinci Dünya Savaşı sonrası, Türkiye’de yeni devletin kuruluşunda nüfus meselesi zenginlik, güçlülük, büyüklük kaynağı olarak görüldüğünden kürtaj ve nüfus planlaması da oldukça önemli bir nokta oldu. Çok çocuk için özendirici teşvikler getirilirken, kürtaj yaptırmakta ağır cezalara tabi tutuldu. Doğum kontrolü, kürtaj gibi konularda propaganda yapmak bile yasaklandı. Çocuk düşürmenin önüne geçmek için düşük yapan kadınlara nesli korumadığı gerekçesiyle ağır cezalar öngörüldü. Kürtaj yaptırmak “Türklüğe karşı ihanet” olarak değerlendirildi. 27 Mayıs 1983’e gelindiğinde ise, kürtaj belirli kurallar dahilinde uygulanmaya başlandı. Kürtaj yasal olduktan sonra da defalarca kez onlarca kez gündeme gelmeye devam etti. Yakın dönemde tartışmayı gündeme yeniden taşıyan politikacı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Erdoğan’ın, Başbakan olduğu 2012 yılının Mayıs ayında “Kürtaj cinayettir, her kürtaj bir Uludere’dir” sözleri ile başlattığı tartışmanın ardından, kürtaj yasasında bir değişiklik yapılmamasına rağmen kürtaj fiili olarak neredeyse yasak.
Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi’nin, Türkiye’deki devlet hastanelerinde kürtaj hizmetleriyle ilgili yaptığı araştırmaya göre; 431 devlet hastanesinin yüzde 78’inde isteğe bağlı kürtaj hizmeti verilmiyor, yüzde 11.8’inde ise kürtaj hizmeti hiç verilmiyor.
Araştırmaya göre 53 şehirde isteğe bağlı kürtaj hizmeti veren devlet hastanesi yok. Bu şehirlerden bazıları şöyle; Adıyaman, Artvin, Balıkesir, Elazığ, Eskişehir, Gümüşhane, Yozgat, Bayburt, Kırıkkale, Batman, Yalova, Osmaniye.
Dünyada kürtaj
Avrupa Birliği üyesi 31 ülkede, kısıtlama olmaksızın kürtaj yasal bir hak ve kürtaj için ortalama sınır 12 hafta.
Lüksemburg, Finlandiya, Polonya’da kürtaj, hamileliğin ilk 14 haftasında şartsız, 14 ile 22 hafta arasında ise tecavüz ve tıbbi gereklilik koşullarıyla yasal.
AB üyesi ülkeler içerisinde sadece Malta’da kürtaj tamamen yasak. Kıbrıs Rum Kesimi’nde ise sadece tecavüz durumunda kürtaja izin veriliyor.
Suudi Arabistan, İsrail, Arjantin ve Tayland gibi 58 ülke, kürtaja yalnızca anne veya fetüsün sağlığının tehlikede olduğu durumlarda izin veriyor.
Aralarında Brezilya, Şili, Meksika, Kolombiya, Dominik, İran, Suriye, Endonezya ve Afganistan’ın da bulunduğu 68 ülkede ise kürtaj yasağı hiçbir istisna olmaksızın uygulanıyor.
Nevin Cerav/İstanbul