İnsan Hakları Günü kapsamında yapılan açıklamalarda, demokratikleşmenin önündeki en temel engel olan Kürt sorununun çözümü çağrısı yapıldı
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabul edilişinin 75’inci yıl dönümü dolayısıyla birçok kentte açıklama yapıldı.
İzmir’de insan hakları örgütleri, 10 Ekim Şehitleri Anıtı önünde açıklama yaptı.
Açıklamada konuşan Türkiye İnsan Hakları Vakfı Genel Sekreteri Coşkun Üsterci, Birleşmiş Milletler’in varoluş gerekçesiyle çelişir biçimde hak ihlallerinin başlıca sebebi olan savaş ve iç savaşları sonlandırmada yeterince etkin olamadığını belirtti. Güçlü devletlerin çıkar ilişkilerine dayalı bir birliktelik oluştuğunu dile getiren Üsterci, “Bu kriz hali Türkiye’de de tüm yoğunluğu ve ağırlığı ile yaşanmaktadır. Ülke, 2016 yılından bu yana önce doğrudan, 19 Temmuz 2018 tarihinden itibaren de resmen kaldırıldığı söylense de bir OHAL rejimi ile yönetilmektedir. Böylelikle keyfilik ve belirsizlik kamusal ve siyasal alanın asli unsurları haline gelmiştir. Özellikle bir yönetim tekniği olarak başvurduğu belirsizlik yaratma gücü, siyasal iktidar erkini daha da merkezileştirip toplum üzerindeki baskı ve kontrolünü arttırma olanağı sağlamaktadır” dedi.
Mersin
İHD Mersin Şubesi, Özgür Çocuk Parkı’nda açıklama gerçekleştirdi.
Açıklamayı yapan İHD Mersin Şube yöneticisi Hakkı Demir, ülkede insan haklarının rafa kaldırılarak, birçok ihlalin devam ettiğini söyledi. Başta PKK Lideri Abdullah Öcalan olmak üzere tüm toplumun tecrit altına alındığını belirten Demir, tecrit politikalarının son bulması için mücadele edeceklerini ifade etti. Ülkenin demokratikleşmesi için Kürt sorunun çözülmesi gerektiğinin altını çizen Demir, şöyle dedi: “Kürt sorununun çözümsüz bırakılması, Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki en temel engellerden bir olarak varlığını korumaktadır.”
Adana
İHD Adana Şubesi ise, birçok sivil toplum örgütü temsilcisinin katılımıyla İnönü Parkı’nda açıklama yaptı. Kürtçe ve Türkçe, “İnsan haklarıyla insandır” yazılı pankartın taşındığı açıklamada basın metnini İHD Adana Şubesi Başkanı Yakup Ataş okudu. AKP iktidarının, tüm meseleleri “güvenlik” sorunu haline getiren, toplumu kutuplaştıran, şiddeti esas alan, Kürt sorununun çözümünde çatışma ve savaşı tek yöntem haline getiren politikalarına devam ettiğini dile getiren Ataş, bu politikalara karşı mücadele etmeye ve insan haklarının kurucu değerlerine kararlılıkla sahip çıkmaya devam edeceklerini söyledi.
Antalya
İHD Antalya Şubesi, Attalos Heykeli önünde açıklama yaptı. “İfade, örgütlenme özgürlüğü engellenemez” pankartının açıldığı açıklamada hak ihlallerine karşı ortak mücadele çağrısı yapıldı.
Hatay
İHD Hatay Şubesi de, Harbiye Sosyal Yardımlaşma Derneği’nde (HASYAD) açıklama yaptı. Açıklamayı okuyan İHD Hatay Şubesi Eşbaşkanı Mürsel Tonguç Salmanoğlu, insan haklarının kurucu değerlerine kararlılıkla sahip çıkmaya devam edecekleri mesajını verdi.
Ankara
İHD ve TİHV, Ankara Kızılay’da yer alan İnsan Hakları Anıtı önünde açıklama yaptı. Açıklamada anıta karanfiller bırakıldı. İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı Aslı Saraç, Kürt sorununa dair çatışma ve savaşın tek yöntem olarak kullanılması sonucunda 2023 yılında yaşam hakkı ihlallerinde artış olduğunu kaydetti. İnsan hakkı ihlallerinin en yoğun yaşandığı cezaevlerine değinen Saraç, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın bulunduğu İmralı Cezaevi’nde tecrit uygulamalarının kronik soruna dönüştüğünü vurguladı.
Hak ihlallerinin son bulduğu, barış ve demokrasinin tesis edildiği bir ülke için mücadele edeceklerinin altını çizen Saraç, “Dün olduğu gibi bundan sonra da tüm zorluklara karşı ihlalleri belgeleyip, raporlayarak görünür kılmaya, böylelikle önlemeye, cezasızlıkla mücadele etmeye ve insan haklarının kurucu değerlerine kararlılıkla sahip çıkmaya devam edeceğiz. İnsan, haklarıyla insandır” diye konuştu.
İstanbul
İstanbul Sultanahmet’te İHD ve TİHV öncülüğünde açıklama yapıldı. Türk Tabipleri Birliği (TTB) üyeleri ile hak örgütlerinden isimler de açıklamaya katıldı.
İHD Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Türkiye’nin 2016 yılından bu yana OHAL ile yönetildiğini belirtti. Yoleri, “Hak savunucuları olarak; Kürt sorununun her zaman demokratik, barışçıl ve adil çözümünü savunduk. Bunda ısrarlıyız. O nedenle, çatışmaların hemen şimdi durmasını istiyoruz. Çatışmasızlık ortamının tesisi ile birlikte çatışmasızlık halinin yaşanan olumsuzluklardan da hareketle tahkim edilmiş bir hale getirilerek güçlendirilmesi, izlenmesi ve toplumsal barışın sağlanabilmesi için tüm tarafların içtenlikli, etkin programlar geliştirmesi gerekmektedir” çağrısı yaptı.
Riha
ÖHD, İHD ve Riha (Urfa) Barosu, baro binası önünde açıklama yaptı. Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Cengiz Yürekli, HEDEP Riha Milletvekili Mithat Sancar, Riha Baro Başkanı Abdullah Öncel’in yanı sıra çok sayıda kişi açıklamaya katıldı.
ÖHD Riha Şube Eşbaşkanı İbrahim Halil Öyke, tüm ihlallerin karşısında olmayı sürdüreceklerini vurguladı. Öyke, “İnsan hakları ihlallerinin üzerinin örtülmeye çalışılmasına müsaade etmeyeceğimizi belirtmek isteriz. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde geçen hakların herkes için geçerli asgari temel haklar olduğunu hatırlatarak, adalet, barış, özgürlük ve eşitliği savunmaktan vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha belirtiyorum” dedi.
HABER MERKEZİ