İngiltere ile Fransa ABD’nin, Kuzey ve Doğu Suriye’ye asker gönderilmesi yönündeki talebini kabul etti. İtalya’nın ve bazı Balkan ile Baltık ülkelerinin de karar aşamasında olduğu belirtildi.
ABD’nin Kuzey ve Doğu Suriye’de kurulması planlanan güvenli bölge için Koalisyon güçlerine üye ülkelere asker gönderilme çağrısına olumlu yanıtlar geldi. İngiltere ve Fransa’nın ABD’nin teklifini kabul ettiği öğrenildi. Konuya ilişkin bilgi sahibi olan bazı yetkililerin Foreign Policy’e verdiği bilgilere göre bölgede 2 bin askeri olan ABD, bu sayıyıyı azaltırken İngiltere ve Fransa oluşacak bu boşluğu doldurmak için ek asker gönderecek. Haberde bu, Trump’ın ulusal güvenlik ekibinin büyük bir zaferi olarak kaydedildi. Foreign Policy’e konuşan Trump yönetimi yetkilileri, bölgede ABD dışında asker bulunduran İngiltetre ve Fransa’nın mevcut güçlerini yüzde 10 ila 15 arasında arttıracağı ve diğer ülkelerin de az sayıda asker gönderebileceğini doğruladı.
İtalya karar aşamasında
ABD’li yetkililer, Kuzey ve Doğu Suriye’ye konuşlandırılacak asker sayısının ve tarihin kesinliğinin bilinmediğini söyledi. Bazı başka kaynaklar da İngiltere ve Fransa’nın yanı sıra İtalya’nın da asker gönderimi konusunda karar aşamasında olduğu ve bazı balkan-baltık ülkelerinin de asker göndermeye yakın olduğunu kaydetti. Trump’ın 2018 Aralık ayında Suriye’deki güçlerini tamamen çekme açıklamasının ardından Savunma Bakanı ve bazı üst yöneticiler istifa etmiş, ardından Trump kısmen kararında vazgeçip bölgede az sayıda asker bırakmaya karar vermişti. ABD ordusunun 2 bin kişilik mevcut gücünü azaltacağı belirtilirken tam sayısı bilinmeyen Fransız ve İngiliz askerlerinin 200-300 rakamları arasında olduğu iddia ediliyor. İngiltetre ve Fransa’nın teklifi kabul haberi Almanya’nın asker gönderilmesi yönündeki talebi reddetmesinden bir gün sonra geldi. Alman medyasının aktardıklarına göre Almanya aktif savaşta yer almasa da yakıt ikmal ve keşif uçaklarıyla İŞİD’e karşı koalisyona destek sağlamaya devam edecek.
Uzmanlar uyardı
Foreign Policy’e konuşan bazı uzmanlar, İŞİD’in eskisinden daha güçlü bir şekilde dönebileceği konusunda uyarıda bulundu. Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nden Melissa Dalton, ABD ve müteffiklerinin yardımı olmadan Koalisyon tarafından elde edilen kazanımların tıpkı 2014’te olduğu gibi zamanla İŞİD tarafından yok edileceğini ve tekrardan büyük şehirlerin (Musul, Rakka) İŞİD’in eline geçme ihtimalinin olduğuna dikkat çekti. Böylesi bir dönemde kazanımların hassas bir noktada bulunduğunu belirten Melissa, ABD’nin bu kazanımları korumak için adımlar atması gerektiğine dikkat çekti.
Konuya dair İngiliz Büyükelçiliği herhangi bir açıklama yapmazken, Fransız Büyükelçiliği adına bir sözcü ‘resmi olarak Fransa’nın suriye’da kara gücü bulunmamaktadır’ diyerek daha fazla açıklama yapmaktan kaçındı. ABD’nin Suriye Özel temsilcisi Defense One sitesine yaptığı son açıklamada “Koalisyondan beklentimiz oluşacak boşluğun doldurulmasıdır ve Koalisyon ülkelerinden oldukça olumlu cevaplara alıyoruz” demişti.
Ne olmuştu?
ABD Başkanı Trump, IŞİD’in elindeki son toprak parçası alınmaya yakınken Aralık ayında verdiği ani bir kararla Suriye’den tamamen çekilme kararını aldığını belirtmişti. Karar, ABD içerisindeki farklı kanatlardaki birimlerden, Avrupalı ülkeler ve Demokratik Suriye Güçleri (DSG) tarafından tepkiyle karşılandı. Savunma Bakanı Jim Mattis ve dönemin Suriye Özel Temsilcisi Bret McGurk, Kürtlerin yüzüstü bırakıldığını belirtip, karara tepki olarak istifa ettiler. Fransa başta olmak üzere Avrupalı ülkeler de karara sert tepki gösterdi. O sırada sınıra asker yığan Türkiye de sık sık Fırat’ın doğusuna operasyon yapacağını açıklıyordu.
Buna karşı tepkilerin artmasıyla Trump, önce Kürtlere saldırılması halinde Türkiye ekonomisini mahvedeceğine yönelik açıklama yapmış, sonrasındaysa tamamen çekilmek yerine 400 askerini bulundurma kararı aldı. Bu sayı daha sonra 1000’e çıktı. ABD, askerlerin bir kısmını Kuzey ve Doğu Suriye’de kurulacak güvenli bölgede tutacağını, diğer kısmını da ülkenin güneyinde yer alan El Tanf üssünde tutacağını açıkladı. Türkiye kurulacak güvenli bölgede YPG’nin olmayacağını, bölgenin kendi kontrolünde olacağını belirtse de ABD, Avrupalı ülkelerden güvenli bölge için bölgeye asker göndermeyi istiyordu.
DIŞ HABERLER