İnfaz düzenlemesinde değişikliğe gidilmezse muhalif yayınların cezaevlerine girişi de engellenebilecek. Adana Barosu’ndan Tugay Bek, ‘Gazeteciler tutuklanırken, muhalif basın da yasaklanıyor’ tepkisinde bulundu
AKP ve MHP’nin ortak hazırladığı infaz düzenlemesine ilişkin kanun teklifi, “Basın İlan Kurumu (BİK) aracılığıyla resmi ilan ve reklam yayınlama hakkı bulunmayan gazetelerin, ceza infaz kurumuna kabul edilemeyeceğine” ilişkin maddesiyle muhalif gazete ve yayınların cezaevlerine girmesini yasaklamış olacak. Bu duruma tepki gösteren Adana Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu Başkanı Avukat Tugay Bek, BİK’in idari bir kurul olduğunu ancak siyasi kararlar verdiğini ifade etti.
‘BİK yargı makamı değil’
Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Hamdullah Kesen’e konuşan Avukat Bek, BİK’in son dönemlerde muhalif gazetelere resmi ilan verilmesini engelleyen kararlar aldığını hatırlatarak, “Bu şekilde muhalif basın mali olarak kuşatılmak ve susturulmak isteniyor. Şimdi aynı kurumun hukuka aykırı kararları cezaevine hangi gazetenin girip girmeyeceğini belirlemesi isteniyor. BİK, yargı makamı veya mahkeme değil. Mahkeme kararı olmadan yapılması öngörülen bu kısıtlama açıkça hukuka aykırı. Muhalif gazeteciler tutuklanırken, muhalif basın da yasaklanıyor. Muhalefetin olmadığı bir düzen arzu ediliyor” dedi.
‘Yasallaştırmak hukukileştirmez’
İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkezi Hapishaneler Komisyonu Sözcüsü Avukat İlhan Öngör de, infaz yasa tasarısının birçok konuda tartışmasız bir ayrımcılık yasası olduğunu vurguladı. Muhalif gazetelerin cezaevlerine alınmamasına tepki gösteren Öngör, “Gerek AİHM gerekse Anayasa Mahkemesi kararlarında ve mevcut infaz yasasında tanınan temel haklar göz önünde bulundurulduğunda yeni düzenleme ile bir kısım gazete dergi ve kitapların cezaevine alınmasının yasaklanması açıkça hukuka aykırıdır. Aslında yapılmak istenen şey, uzun zamandan beri birçok cezaevinde özellikle Yeni Yaşam ve Evrensel gibi gazetelerin fiili yasağının yasal dayanağı oluşturmak için böyle bir düzenlemeye gidilmektedir” diye konuştu.
Mevcut fiili yasağa yasal dayanak oluşturmanın her zaman hukuki bir boyut kazandırmayacağını ifade eden Öngör, “Bilinen tabir ile her kanun devleti, hukuk devleti değildir. Türkiye, tarafı olduğu sözleşmeler dikkatle alındığında Avrupa cezaevi kuralları tavsiye kararlarında ve BM Mahpusların Islahı İçin Asgari Standart Kuralları’nın 39’uncu Maddesinde gazete, dergi ve benzeri mecmuaların mahpusların bilgi edinme ve haber alma hakları olduğu belirtilmiştir” ifadesini kullandı.
Yasaklama ve hukuka aykırılığın toplumsal bir karşılığı yoksa, yapılan düzenlemenin hukuka aykırı olduğunu kaydeden Öngör, “Diğer maddelerde olduğu gibi bu maddenin varlığı da açıkça hukuka aykırıdır: Bilgi edinme hakkı ve haber alma hakkını ortadan kaldırmaktır” dedi.
ADANA