‘Alimler, Analar ve Pirler Buluşması’ başlıklı çalıştayda, ‘İnançları kullanan iktidara karşı birlikteliğe ihtiyaç var’ mesajı öne çıktı
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Halklar ve İnançlar Komisyonu tarafından düzenlenen “Alimler, Analar ve Pirler Buluşması” çalıştayı, “Deneyim paylaşımı ve ortak mücadele olanakları” başlıklı forumla devam etti. Katılımcılar söz alarak, düşüncelerini ve deneyimlerini paylaştı.
İlk olarak söz alan DEM Parti Milletvekili Celal Fırat, coğrafyada yaşanan sorunlara karşı alınması gereken sorumluluğun herkesin vicdan meselesi olduğunu kaydetti. “Sorunları neden paylaşamıyoruz” sorusuyla eleştirisini dile getiren Fırat, “Kızılbaş Alevilerin ibadethaneleri kabul görmüyor. Bu hepimizin sorunu. Kurdistan’daki sorunlara karşı bir araya gelmiyorsak bu hepimizin sorunu. Bu çerçevede geçekten gönüllerimizi bir birimize açmamız lazım. Birbirimizin Hızır’ı olmalıyız” dedi.
‘Anayasal eşitliği hedef alacağız’
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, “Biz bugüne kadar neden ayrıştık” sorusuna herkesin vereceği ayrı cevaplar olduğunu söyleyerek, “Bizi birbirimizden ayrıştıran yasalardır, devlet algısıdır. Bizi ayrıştırmayı kendine görev edinen sistemin bizi getirdiği nokta; arkadaşlıktan, dostluktan bir birimizi anlamaktan uzak insanlar olduk” dedi. “Devletin tanımlaması yasal bir meseledir” diyen Doğan, “Birbirimizi kabul eden yasal süreci inşa etmek zorundayız. Artık Alevilerin ve Kürtlerin kendilerini tek başına inşa edebilmeleri mümkün değil. Kadınların da emekçilerin de kendini demokrasiye evirmesi mümkün değil. Demokrasi, insan hakları mücadelesinden herkesin ortak olması lazım, önce savaşı sonlandıran, barışı egemen kılan ortak mücadeleyle Türkiye’yi demokratikleştirmemiz gerekiyor. Yani sistemin değişmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘Toplumsal çürüme’
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili Hüda Kaya da çok ciddi problemlerin olduğunu kaydetti. Toplumsal çürümeyle karşı karşıya olunduğunu sözlerine ekleyen Kaya, “İnsanlıktan çıkıp, insanlığı, değerleri çürüttüler. İnsanlığı bilenler eşit mahlûkattır. İnsanlaşamayanlar eşit olamaz. Müslümanım diyenler, her gün ağzınızdan düşürmediği besmelede ‘Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla’ diyoruz. Rahim, yaratıcının yarattığı bir varlığa kendi vasfını organ olarak da ikram eden bir kavramdır. Bunu kadına vermiştir. Hergün ‘Bismillahirrahmanirrahim’ diyen insanlar; her gün kadınlar öldürülürken nerede” diye sordu.
Ardından söz alan birçok kişi de düşüncelerini, eleştirilerini, önerilerini ve taleplerini dile getirdi. Konuşmalarda dinleri, inançları kullanan iktidara karşı birlikteliğe ihtiyaç olduğu vurgulandı. Öte yandan savaşa ve tecride karşı da ortak mücadele yürütülmesi gerektiği vurgulandı.
Ortaya çıkan başlıklar
Çalıştayda son olarak söz alan DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu Eşsözcüsü Mahfuz Güleryüz, toplantıda ortaya çıkan kimi başlıkları şu şekilde sıraladı:
“* Sadece bir inancın mensupların değil, birçok inancın mensupları olarak birlikte yaşamın zeminini oluşturmak zorundayız.
* Birbirimizi tanımlamaya değil, anlamaya ihtiyacımız var.
* Kendi kimliğimiz kendi ortak değerimiz olan etnik kimliğimiz ve Türkiye’de yaşanan sorunlar konusunda ortak dil oluşturmalıyız. Bunun için bir inisiyatif oluşturulması önerisi geldi.
* Tarihsel olarak halen bir araya gelemememizin yarattığı sorunlar tartışıldı.
* Sorunların aşılması konusunda ortak mücadele ve direniş yaratmanın önemine değinildi.”
Yapılan konuşmalar ardından çalıştay sona erdi.
SÊRT