Kanal İstanbul Projesi’yle ilgili konuşan Jeoloji Mühendisi Ali Esen Arpat, Türkiye’nin doğayı koruma kadına birçok uluslararası sözleşmeye imza attığını hatırlatarak, iktidara ‘İmza attığınız sözleşmelere göre suçlusunuz’ dedi
Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) İzmir Şubesi, Kanal İstanbul Projesi’yle ilgili konferans düzenledi. Alsancak’ta bulunan İzmir Mimarlık Merkezi’nde gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını JMO Başkanı Alim Murathan yaptı. Kanal İstanbul Projesi’nin ÇED raporunun yapılan itirazlara rağmen hazırlandığını belirten Murathan, akademik araştırmalarla projenin İstanbul’a zarar vereceğinin ortaya konduğunu vurguladı. Murathan, buna rağmen projede ısrar edilmesine “Rant ekonomisi oluşturuldu ve çok derin yapısal kriz söz konusu. Bu kriz bugün saray rejiminin krizidir” diyerek tepki gösterdi. Türkiye’de yaşayan 45 milyon insanın yoksulluk sınırında yaşadığına dikkat çeken Murathan, “Artık toplu intiharlar gündemimizde ve bütün bunlara karşı çıkanı saray rejimi hain olarak adlandırıyor. Bu yıkım projesi anlamına gelen projeye bilimsel olarak konuşarak karşı çıkacağız” dedi.
Kuzeye doğru sınırsız büyümek
Murathan’ın ardından Jeoloji Mühendisi Ali Esen Arpat, Kanal İstanbul Projesi’ne dair sunum yaptı. Arpat, bulunduğu güzergâhın eko-sistemini bozacak olan projesinin yol açacağı diğer olumsuzlukları tek tek sıraladı. İstanbul’un çevre düzeni planları üzerinde duran Arpat, İstanbul’un yaşam destek alanlarının kuzeyde yer aldığını ancak son yapılan üçüncü köprü ve yeni havalimanın bu bölgeye yapıldığını belirtti. Şimdi Kanal İstanbul’un da kuzeye yapılmak istendiğini söyleyen Arpat, “Kuzeye yapılan ve yapılması planlanan projeler ile İstanbul’un sınırsızca büyümesi anlamına gelmektedir. Kanal İstanbul bugüne kadar korunmak istenen yerlerin artık yapılaşmaya açılacağı anlamına da gelmektedir” dedi.
Bilimsel veriler dikkate alınmıyor
Kanalın olası bir İstanbul depremi halinde yarattığı risklere de dikkat çeken Arpat, Türkiye’nin doğayı korumak adına birçok uluslararası sözleşmeye imza attığını hatırlattı. Arpat, “Sözleşmelere göre ekosistemin bu kanaldan zarar görmeyeceğini bilimsel olarak kanıtlamanız lazım. Ama bunlar dikkate alınmıyor. Bilimsel şüphe olduğu zamanlar projenin yapılmaması gerekir. Buna benzer maddelerin altına Türkiye imza atmış durumda. İmza attığınız sözleşmelere göre suçlusunuz” ifadelerini kullandı. Arpat, çevresel felaketlere yol açacak Kanal İstanbul’a ısrarla ‘hayır’ demek gerektiğini vurguladı.
İZMİR / MA