AKP döneminde ‘ihtiyaç fazlası’ olarak kiralanan yüzlerce araç dün Yenikapı miting alanında sergilendi. Büyük ilgi çeken olayla ilgili açıklama yapan İBB Başkanı İmamoğlu, ‘Bu ahbap-çavuş ilişkisi bitecek’ dedi
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yenikapı’da belediye otoparkına gün boyu çekilen ve AKP döneminde ‘ihtiyaç fazlası’ kiralanan yüzlerce aracın, ‘israfın belgesi’ olarak sergileneceği iddiaları hakkında ilk kez konuştu. İmamoğlu, söz konusu araçların iade edileceğini, ‘bulunamayan’ araçların bir kısmının ise 23 Haziran’a yakın bir tarihte devredilmiş olduklarının ortaya çıktığını açıklayarak, “Bu ahbap – çavuş ilişkisi bitecek” dedi.
İmamoğlu’nun önceki döneminde başkanlık yaptığı Beylikdüzü Belediyesi’nin düzenleyicisi olduğu ‘Çardakaltı Sohbetleri’nde Yekta Kopan’ın konuğu olan İmamoğlu, Yenikapı’daki belediye otoparkına çekilen araçların akıbeti ile ilgili soruyu, şöyle yanıtladı: “İade edeceğiz. Bir kısmını bulamadık. Baktık, bizden önce devretmişler 23 Haziran’a yakın. Olsun. Gitti ya, önemli olan o. Bir sıradanlaşma var. ‘Ya işte, ne olacak canım, 1000 tane araç dizmiş falan filan. Ya işte şov yapıyor falan filan…’ Hani diyor ya bir tanesi, ‘Nakit para almadık!’ Bu da yeni moda! Kaynağı kim için kullanıyorsun? Bu ahbap – çavuş ilişkisi bitecek.”
İmamoğlu’nun talimatı üzerine AKP döneminde ihtiyaç fazlası kiralanan yüzlerce aracın ‘israfın kanıtı’ olarak Yenikapı Meydanı’nda toplanmaya başlandığı öne sürülmüştü. İmamoğlu’nun konu hakkında pazar günü açıklama yapacağı bildirilmişti. Söz konusu araçların Yenikapı Meydanı’nda toplanmasına ilişkin fotoğraflar ilk olarak dün gece saatlerinde sosyal medyada paylaşılmaya başlanmıştı.
‘6 Mayıs’tan 23 Haziran’a kadar binlerce eleman alınmış’
İmamoğlu, Kopan’ın işsizlik hakkındaki sorusunu ise İBB’deki işten çıkarmaları örnek vererek şöyle yanıtladı: “Benim dönemimde işten çıkarılan kişiler var. Ve bunlar işsiz insanlardı. Elbette işe girmişlerdi. Şimdi çıkarıldılar. Bu çıkarılanlar, çıkarılmadan sonra bizi, sözüm ona karalamaya çalışıyorlar. ‘İşsizlik var, sen bizi işsiz bıraktın!’ Bakın, biz, bir söz daha verdik: Adil olacağız. Ben, 31 Mart’tan sonra 18 gün görevde kaldım. Bir tek kişiyi işe almadım. Benim yanımda ekibim vardı, 40-50 kişi. Bir tartışma vardı, bir tereddüt vardı. Ahlaklı davranmak adına, sürecin netleşmesi adına, YSK’nın kararını beklemek adına, o dönemde bir kişinin bile işe girmesi ile ilgili işlem yapmadım. 6 Mayıs’ta karar açıklanıyor. Haziran 23’e kadar olan bölümde binlerce elaman alınır mı işe? Seçim döneminde, sağda solda gezerken iş ilanı duydunuz mu? Ben duymadım. Bir çağrı duydunuz mu? Ben duymadım. Ne için işe aldı? Hangi koşulla işe aldı? Doğru değil ki. Yanlış. Ben adil olma sözü verdim. İnsanlara, hele hele o gençlere dedim ki ben, ‘Artık liyakat konuşacak.’ Ahlaklı bir süreçle, herkese fırsat eşitliği vereceğiz. Kimse, ‘Benim bu ülkede şansım yok ki kardeşim, ağzımla kuş tutsam beni adam yerine koymaz’ demeyecek. Her genç diyecek ki, ‘Ben, çalışırsam olur kardeşim.’ Benim ona bunu dedirtmem için adil olmam lazım. Fırsat eşitliği yaratmamız lazım. Bu şehrin imkanlarını bu şehrin insanlarına eşit bir biçimde dağıtmamız lazım. Onun gereğini yaptık. Elbette bunun yanında suç işleyenler de var, o ayrı.”
İmamoğlu, “İkinci seçimi kazandıktan ve tabloyu gördükten sonra, umutsuzluk değil de kaygı duyduğunuz zamanlar oldu mu” sorusunu, şöyle yanıtladı: “Bir kere, mucize yaratamayacağımı, haşa, yoktan da var edemeyeceğimi biliyorum. Bu dönemin bir seferberlik dönemi olduğunu herkese anlatıyorum. Ekonomi, istihdam, kadın, çocuk, gençler, çevrede seferberlik… Hep beraber ayağa kaldıracağız. Çok hızlı bir zamanda olmayacağını biliyorum ama kimse acele etmeyecek. Yaptığımızı da yapamadığımız da anlatacağız. Şeffaflık, bu dönemin en büyük ilacı.
‘Adaleti istemeyen var mı burada’
Toplumun beklentilerini ben biliyorum: Sosyal adalet. Adaleti istemeyen var mı burada? Dolayısıyla sosyal adaleti sağlayacağız. Bu bakımdan sıfır kaygı. Çok inançlıyım. Bana diyorlar ki, ‘6 Mayıs gecesi söylediklerini kim yazdı?’ Yüreğimde ne varsa, çıktım onu söyledim. Umudumu da o akşam söyledim. Sadece demokrasi adına üzülmüştüm; onu ifade ettim. Ama umudumu da söyledim, gençliğimi de söyledim, heyecanımı da söyledim, enerjimi de söyledim. Hâlâ öyleyim.”
İmamoğlu, önceki günkü Sivas ziyaretine de değinerek şöyle dedi: “Dün, Sivas’taydım. Sivas Kongresi’nin 100’ncü yıl dönümüne gittim. Bunu da yazamadılar. Belki yazarlar, ‘Tatile gitti’ diye! Onur ve gurur duydum. Evet, bir kesim, bir siyasi karşıtlıkla bana hâlâ sert bakıyordu. Sert bakanların yüzde 70’i, gözlerimiz birbirinden ayrılırken hafif bana kur yapıyordu, onu söyleyeyim. Yüzde 80’iyle Aramızda bir bağ oluştu. Beni dinliyorlar, biliyorum. Buluşacağız. Kucaklaşacağız. Tarihini bilmiyorum. O yüzde 20’lik çok sert bakışları olan arkadaşlara şunu söylüyorum: ‘Yüreğinizdeki buzları eriteceğim kardeşim.’ İnatla. Bana oy verseniz de vermesiniz de.”
HABER MERKEZİ