İHD İstanbul ve Ankara Şubeleri, bu hafta hasta tutuklular İbrahim Halil Güngör ve Cemil İvrendi’nin durumlarına dikkat çekerek, serbest bırakılmaları çağrılarında bulundu
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu’nun hasta tutukluların serbest bırakılması talebiyle Galatasaray Meydanı’nda yapmak istediği “F Oturumu”nun 375’inci haftası da polis tarafından engellendi. Bunun üzerine açıklama İHD’nin Taksim’de bulunan binası önünde yapıldı. Hasta tutukluların fotoğraflarının taşındığı açıklamada, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” ve “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” pankartları açıldı. Bu hafta hasta tutuklu olan ve hastaneye sevki yapılmayan yüzde 78 engelli İbrahim Halil Güngör’ün (74) durumuna dikkat çekildi.
Açıklamayı İHD Hapishane Komisyonu üyesi Hatice Onaran yaptı. Açlık grevi sonrası cezaevi idareleri tarafından tedavileri yapılmayan tutukluların durumuna dikkat çekerek sözlerine başlayan Onaran, tabipler tarafından belirlenmiş olan diyet programının mutlaka uygulanması gerektiğini söyledi.
Yüzde 78 engelli
Güngör’ün sağlık durumuna dikkat çekerek konuşmasına devam eden Onaran, Güngör’ün tutuklanmadan önce pankreas ameliyatı olduğunu, bu ameliyatın oldukça ağır geçtiğini ancak sağlığına kavuşamadan 2009 yılında Bingöl’de tutuklanarak, hapse konulduğunu aktardı. Hasta tutuklu Güngör’ün 3 defa anjiyo ve bir kez de açık kalp ameliyatı olduğunu belirten Onaran, Güngör’ün yüzde 78 engelli raporu olduğunu aktardı. Onaran, raporda yer alan hastalıkları şöyle sıraladı: “Kalp, kronik astım, mide ve bağırsakta iltihaplanmaya bağlı olarak abdominal pelvik ağrı, vücutta kronikleşmiş sinir iltihabı, kulağının birinde tam işitme kaybı, prostat, nöbet şeklinde öksürük ve henüz kesin tanısı konmayan akciğerde kist oluşumu mevcuttur.”
ATK: Hapishanede yaşayabilir
Güngör’ün ziyaret ve telefon görüşmesine çıkarken yürümekte zorlandığını, temel ihtiyaçlarını karşılayacak gücünün olmadığını vurgulayan Onaran, buna rağmen 6 kez başvurduğu Adli Tıp Kurumu’nun (ATK), “Hastalıkları sürekli ve kroniktir ancak kocama hali olmadığı için hapishanede yaşamını idame ettirebilir” şeklinde rapor verdiğini kaydetti.
Güngör Serbest bırakılsın
Güngör’ün serbest bırakılarak tedavilerinin yapılması için çağrı yapan Onaran, sözlerini şöyle tamamladı: “Hapishane koşulları, ilerleyen yaşı, hastalıkları nedeniyle ciddi denge problemi yaşayan, sinir iltihabı nedeniyle ağrıları dinmeyen ve yaşamını tek başına idame ettiremeyecek durumda olan İbrahim Halil Güngör’ün hapishane idaresinin keyfi tutumları ile hastaneye sevki bile yapılmıyor. Hasta mahpusların sesi olarak bizler, hasta tutuklunun serbest bırakılmasını ve tedavilerinin yapılmasını istiyoruz.”
Ankara’da Cemil İvrendi’nin durumuna dikkat çekildi
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 248’inci haftada hasta tutukluların sağlık durumlarına dikkat çekmek amacıyla bir araya geldi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube önünde bir araya gelen inisiyatif üyeleri bu hafta Tartus 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde tutulan hasta tutuklu Cemil İvrendi’nin durumuna dikkat çekti.
İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Nuray Çevirmen, şu bilgileri paylaştı: “57 yaşında olan Cemil İvrendi 1994 yılından bu yana cezaevindedir ve müebbet cezası almış bir mahpustur. Bu süre zarfında 16 farklı cezaevinde kalmıştır. 2002 yılında tesadüfen kalp yetmezliği hastalığı olduğu teşhis edilmiş ve Siirt E Tipinde iken hastalığı fark edilen mahpus aynı yıl Diyarbakır Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesine yatırılmıştır. Aort kalp kapakçığı çürümüş denilerek acil olarak açık kalp ameliyatı olmuştur. Yapay olan kalp kapakçığından kanın rahat geçebilmesi için sürekli olarak Coumadin adlı kan sulandırıcı ilaç kullanmak zorundadır. Bu hastalığı nedeniyle ayda bir kez doktora gitmesi, tetkiklerinin yapılarak ilacın dozajının belirlenmesi gerekiyor. Ayrıca kendisine 2006 yılında yüksek tansiyon ve yüksek astım hastalıkları tanısı konulmuş ve bu hastalıkları içinde sürekli ilaç kullanmak zorundadır.
2007 yılında sağ kalçasının üst iç kısmında anal fistül denilen bir rahatsızlık meydana gelmiş ve daha sonra bu yara patlamıştır. 2008 tarihine kadar devam eden bu kanamalar nedeniyle 2008 yılında Erzurum’da ameliyat olmuştur. Tekrar 2015 yılında Eskişehir’de Osman Gazi Üniversitesinde, yine Eylül 2017 yılında fenalaşması sonucu Eskişehir Devlet Hastanesinde ameliyat olmuş ve 11 gün hastanede kalmıştır. 18 Mayıs 2018 tarihinde sevk edilmiş olduğu Tarsus cezaevinde iken yaranın patlaması ile birlikte acil olarak Tarsus Devlet Hastanesine götürülmüştür. Burada gelen doktor yaradan dolayı patlamış olan deriyi uyuşturup anestezi yapmadan kesmiştir.”
‘Testlerini yaptıramıyor’
Çevirmen, hasta tutuklu İvrendi’nin 2003, 2010 ve 2014 yılarında 3 kez kurala çıktığı ancak olumlu sonuç alamadığı, bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne başvurduğu ancak başvurusuna olumsuz cevap verildiğini belirtti. İvrendi’nin kalp rahatsızlığı nedeniyle ayda bir kez I.N.R testi yaptırmak zorunda olduğunu belirten Çevirmen, “Tarsus’ta bu testleri yaptıramıyor. 2018 yılında hastanede kan alan hemşireye; kan sulandırıcı ilaç almasından dolayı kan alındıktan sonra bir müddet kolunu tutması ve bu nedenle kelepçesinin açık olmasının gerektiğini anlatmasına rağmen hemşire kelepçenin açılmasını reddetmiştir. Kan alınmadan hapishaneye geri dönmüş ve bu konuda suç duyurusunda da bulunmuştur. Doktor acil olarak bu testin yapılmasını istemesine rağmen, testi yaptırması mümkün olmamaktadır. Cezaevi koşullarında tedavisi yapılamayan ve ameliyatlarından olumlu sonuç alınamayan Cemil İvrendi’nin kendisini zorlayan bu hastalıkları nedeniyle hapishane dışında acil olarak tedavisinin yapılması için cezasının ertelenmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Çevirmen, hasta tutukluların bir an önce serbest bırakılması çağrısı yaparak, “Tüm bu sorunlar kalıcı bir şekilde çözülünceye kadar dile getirmeye, taleplerimizi kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz” dedi.
Kaynak: MA