İHD Diyarbakır Şubesi, Kulp’taki patlamanın ardından belediye eşbaşkanlarının hangi delillere dayanılarak tutuklandığı ve soruşturmanın neden gizli yürütüldüğünün açıklanmasını istedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Kulp ilçesi Ağaçkorur Mahallesi’nde 7 kişinin yaşamını yitirdiği, 10 kişinin yaralandığı patlamanın ardından yaşanan gelişmelere ilişkin açıklama yaptı. İlçedeki saldırının kınandığı, yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı dilendiği açıklamada, patlamanın ardından ilçede başlatılan soruşturmaya dikkat çekildi.
Soruşturma ile ilgili gizlilik kararı verilmesine karşın, kimi basın yayın organlarının “HDP yaptı” manşeti ile HDP’li yöneticiler ve Kulp Belediye yetkililerinin hedef gösterildiği anımsatılan açıklamada, kısa süre sonra Kulp Belediyesi Eşbaşkanları Fatma Ay ve Mehmet Fatih Taş, Kulp Belediyesi Fen İşleri Müdürü Şener Aktaş, HDP Kulp İlçe Başkanı Abidin Karaman ve Mehmet Metin Ay’ın gözaltına alınarak somut herhangi bir delil gösterilmeden tutuklandığı kaydedildi.
‘Tek bir suçlama yöneltilmedi’
17 Eylül günü Kulp Belediyesi’ne kayyum atandığı ifade edilen açıklamada, “İlçede olağanüstü önlemler devam ederken, halkta gergin ve tedirgin bir bekleyişin hakim olduğu gözlemlenmektedir. Tutuklanan Eşbaşkanlar, patlamaya ilişkin gözaltına alınıp tutuklanmalarına rağmen, sorgularında kendilerine patlamaya dair doğrudan bir suçlama yöneltilmediğini belirtmişlerdir. Kulp’ta yaşanan bu gelişmeler, akıllara çok sayıda soruyu beraberinde getirmiştir. İlçe sakinleri, olay günü dâhil olmak üzere hemen her gün askerlerce mayın taraması yapılmasına rağmen böyle bir patlamanın nasıl meydana geldiğini merak etmektedir” denildi.
‘Savcılık açıklama yapacak mı?’
“Kulp Belediyesi eşbaşkanları hangi delillere göre gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır? Soruşturmanın gizli yürütülmesinin nedeni nedir? Eşbaşkanlar sözkonusu patlamaya dair şüpheli sıfatı ile gözaltına alınmalarına rağmen kendilerine patlama hususu ile ilgili neden suçlama yöneltilmemiştir? Olaya dair tüm kamuoyunu ikan edici adil bir soruşturmaya ilişkin Savcılık makamınca bir açıklama yapılacak mı? Kişileri hukuki dayanak olmadığı halde hedef gösteren basın yayın organları hakkında yasal bir işlem yapıldı mı?” şeklindeki soruların yer aldığı açıklamada, şunlar kaydedildi: “Seçimler halk iradesine dayalı olup demokratik yaşamın güvencesidir. Halk iradesine saygı, demokratik yaşamın esasıdır. Bu sebeple yasal dayanağı olmayan, seçme ve seçilme hakkını gasp eden kayyım uygulamaları kabul edilemez. Bir an önce bu hukuk dışı uygulamalara son verilmeli, Belediye Eşbaşkanları ve yöneticileri görevlerine iade edilmelidir. Yargı makamlarınca yürütülen soruşturma işlemlerinin her türlü şüpheden uzak, adil, etkin ve etkili yürütülmesi gerektiğini ifade etmek istiyoruz. Halkın iradesine saygı duymak, barışı sağlamak ve demokrasiyi korumak başta devletin olmak üzere herkesin görevidir.”