İHD, Suriyelilere yönelik, ırkçı söylemlere ve zorla geri gönderilmelerine ilişkin yaptığı açıklamada, Kayseri’de 3 Temmuz’dan bugüne kadar 3 bin yakın sığınmacının kenti terk etmek zorunda kaldığını ifade etti
İnsan Hakları Derneği (İHD), Suriyelilere yönelik, ırkçı söylemlere ve zorla geri gönderilmelerine ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada, 30 Haziran’da Kayseri’de Suriyelilere yönelik saldırı hatırlatıldı ve 3 Temmuz’dan bugüne kadar Kayseri’de 3 bin yakın Suriyelinin kenti terk etmek zorunda kaldığı ifade edildi.
Açıklamada öne çıkanlar şunlar oldu:
“Yine Kayseri’de aldığımız bilgilere göre; saldırıya uğrayan insanların Kayseri’yi terk etmesinin yanında Göç İdaresi ve emniyet yetkililerince daha önce suça karıştığı ve çeşitli suçlardan yargılandığı iddia edilen 30-40 Suriyelinin de Bünyan Geri Gönderme merkezine gönderildiği belirtiliyor.
‘Türkiye’yi terk etmeye zorluyorlar’
Uluslararası hukuk ilkeleri savaş gibi nedenlerle insanların en yakın ülkeye sığınmasına, sığındığı ülkede de başta yaşam hakkı olmak üzere, insan hak ve özgürlüklerinin korunmasını güvence altına almaktadır. Ancak ne yazıktır ki Suriye’de rejim değişikliği hayaliyle Suriye halkını istismar edenler şimdi de onlara yönelik nefret söylemleriyle Türkiye’yi terk etmeye zorluyorlar.
‘Avrupa’ya gidenler geri gönderiliyor’
Coğrafi konumu nedeniyle çok sayıda sığınmacı Türkiye’ye sığınmakta, AB ülkelerine gidenler geri gönderilmekte ve daha uzun yıllar Türkiye’ye göçlerin devam edeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda Türkiye’nin yapması gereken BM Mültecilerin Statüsüne ilişkin anlaşmalara koyduğu çekinceleri kaldırarak sığınmacılara mülteci statüsü verip hak ve özgürlüklerini güvenceye almalı, AB ile yapılan Geri Kabul Anlaşması iptal edilerek Türkiye’den AB ülkelerine gitmek isteyenlere kolaylık sağlanmalıdır.
Türkiye’ye her ne sebeple olursa olsun sığınmış, göç etmek zorunda kalmış insanların başta yaşam hakkı olmak üzere, her türlü hak ve özgürlükleri güvence altına alınmalıdır.
‘Saldırıda bulunanlar cezalandırılmalı’
Kayseri’de ve daha önce de Altındağ gibi yerlerde olduğu gibi göçmen-sığınmacılara yönelik her türlü nefret söylemi ve ırkçı saldırılara karışanlarla ilgili etkin soruşturmalar yapmalı, insanların can ve mal güvenliğine yönelik saldırıda bulunanlar cezalandırılmalıdır.
Savaş nedeniyle ülkelerinden kaçmak zorunda kalan Suriyeli sığınmacıların ve başka ülkelerden Türkiye’ye göç etmiş insanların ırkçı saldırılarla tekrar ülkelerine göç etmek zorunda kalmaları engellenmelidir. Sığınmacılar ancak ve ancak kendi istekleriyle ve gönüllü olarak kendi ülkelerine gitmeleri dışında başka herhangi bir yol ve yönteme izin verilmemelidir.”
Kaynak: Bianet