Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, Türkiye’de hukuk sisteminin geldiği noktayı değerlendirdi. Gülen Cemaati’nin yargıyı, 2010 yılında Anayasa değişikliği ile ilgili yapılan referandumun ardından ele geçirdiğini hatırlatan Yeşilboğaz, “Biz o dönem yaşanacakları önceden söyledik. Fakat bizler vatan hainliğiyle suçlandık. Yargıyı teslim ettikleri cemaat, 15 Temmuz’da darbe girişimine kalkıştı. Yargı çalışanlarının görevden alınmasıyla yargı tıkandı. Görevden alınanlar yerine alelacele atanan savcı ve hakimler tecrübeli olmadıkları için yargıda büyük sıkıntılar yaşanılıyor” dedi. Yargının hiçbir cemaatin, kurumun ve topluluğunun hamisine geçmemesi gerektiği uyarısı yapan Yeşilboğaz, şöyle devam etti: “Yağmurdan kaçarken doluya tutunduk. Yargı, Türkiye halklarının yargısıdır. Yargının objektif olması gerekiyor. Görünen o ki şu an yargı yine siyaset güdümünde. Verilen kararlarda siyasi bağlantıyı görebiliyoruz. Bundan dolayı adalete güven oranı halk içerisinde düşmüş durumdadır. Güven yüzde 25 ila 27 arasına düştü. Bu, Avrupa standartlarına göre çok düşük bir orandır. Gerçek anlamda hukuk büyük bir darbe almıştır.”
‘Adil yargılama yok’
Mevcut yargılamaların Türkiye’de barışı ve güveni getiremeyeceğini belirten Yeşilboğaz, hukukun herkese eşit davranması gerektiğini dile getirdi. Sürekli af söylemiyle insanların suça teşvik edildiğine işaret eden Yeşilboğaz, “Suç oranlarının artmasının bir nedeniyse adil bir yargılamanın olmamasıdır. Cinayetler, çocuk istismarları, kadın cinayetleri, hayvan katliamları ve doğa katliamları gibi suçlara yönelik kalıcı bir yatırım getirirseniz, o zaman kalıcı bir adalet sağlamanın yolu açılır” diye konuştu.
‘Cezalandırmak sorunu büyütür’
İnsanca yaşamak için greve çıkan 3. Havalimanı işçilerinin tutuklanmasına değinen Yeşilboğaz, şunları söyledi: “Sıkıntıları dinlemek yerine işçileri terörist ve kamu düşmanı ilan ederek tutuklamak sorunu çözmez. Sorunu cezalandırarak çözmek, aslında sorunu daha çok büyütür. Devlet, otoritesini barıştan yana kullanması gerekiyor. Tutuklama tedbir amacıyla yapılır. Bu işçileri hangi tedbir için tutukluyorsunuz?”
MERSİN