Hizbullah’ın silahlı yapılanmasında yer alan ve 183 yurttaşın ölümünden sorumlu olan 58 tetikçinin serbest bırakıldıkları ortaya çıktı
Hizbullah’ın silahlı yapılanmasında yer alan faili meçhul cinayetlerden sorumlu tutulan 58 tetikçinin serbest bırakıldığı ortaya çıktı.
Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre, farklı tarihlerde ve farklı mahkemelerde yargılanan 58 Hizbullahçı “Anayasal düzeni silah zoruyla yıkma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmışlardı.
Kararları temyize taşıyan sanıklar hakkında Yargıtay Ceza Dairesi, toplanan delillerin hukuka uygun olduğunu, sanıkların gerek gözaltında, gerekse savcı huzurundaki ifadelerinde suçlarını itiraf ettikleri, görgü tanıkları ve dinlenen mağdur ifadeleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde yerel mahkeme kararlarında isabetsizlik görülmediğinden sanıkların temyiz başvurularının esastan reddiyle hükmün ayrı ayrı onanmasına oy birliğiyle karar verdi.
Yeniden yargılama talebinde bulundular
Haklarındaki ömür boyu hapis cezası kesinleştiği için cezaların infazı aşamasına geçilen hükümlü Hizbullahçılar, kapatılan DGM’nin devamı niteliğindeki Ağır Ceza Mahkemelerine başvuruda bulunarak yeniden yargılanma talebinde bulundu.
Tahliye edildiler
Bu talepleri jet hızıyla kabul eden Ağır Ceza Mahkemeleri yeni esas numaralarıyla duruşma bile açmadan dosya üzerinden teker teker yargılamanın yenilenmesi talebini kabul ederek hükümlü Hizbullahçılar hakkında ayrı ayrı infazın durdurulması kararı verip serbest bırakılmalarına karar verdi.
AKP’yi destekledikleri tarihlere denk geldi
Hizbullah hükümlülerinin tahliyelerinin bundan önceki tahliyelerde olduğu gibi HÜDA PAR’ın 24 Haziran 2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleme kararı ile 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde aday çıkarmayıp Kurdistan’da AKP’li adayları destekleyeceğini deklere ettiği tarihe denk gelmesi de dikkatlerden kaçmadı.
Hizbullah saldırılarında yaralandıkları için davada mağdur ve müşteki olarak yer alanlar ile yakınlarını kaybeden ailelere ise yasa gereği taraf oldukları için tebligat yapılması gerekirken, ailelere tebligat gönderilmeyerek tahliye kararlarına karşı üst mahkemeye itiraz etmelerinin de önüne geçildiği belirlendi.
İSTANBUL