Bu yıl 12’ncisi dağıtılan Uluslararası Hrant Dink Ödülleri’ne tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala ile Mısırlı kadın hakları aktivisti Mozn Hassan layık görüldü
Hrant Dink Vakfı tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen Uluslararası Hrant Dink Ödülleri sahiplerini buldu. Biri Türkiye’den, diğeri yurt dışından olmak üzere iki kişi, grup ya da kuruma verilen ödüller, her yıl Hrant Dink’in doğum günü olan 15 Eylül’de dağıtılıyor.
Dink’in 66’ncı doğum gününde düzenlenen bu yıl ki ödül töreni, koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle online düzenlendi. 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı’nda yapılan törende sunuculuğu Şebnem Bozoklu, Alican Yücesoy ve Ece Dizdar üstlendi.
Sanatçılar Kudsi Erguner, Can Bonomo, Dialog Project, Kalben ve O.F.F.’nin sahne almasıyla başlayan törende dünyanın farklı yerlerinde yaşanan insan hakları mücadelelerini konu alan kısa video gösterimi yapıldı.
Barış için mücadele
Açılış konuşmasını yapan Yücesoy ve Bozoklu, ödülün ırkçılıktan ve şiddetten arınma mücadelesinde önemli bir yere sahip olduğunu, bu yüzden ödülü verirken barış için mücadele edenlere yalnız olmadıklarını söylemek istediklerini belirtti.
Ödül Komite Başkanı Komite Başkanı Ahmet İnsel ise, yaptığı konuşmasında Dink’in katledildiği dönemden daha kötü bir dönem yaşandığını ifade etti.
İnsel, Hrant Dink adına verdikleri ödülü ayrımcılıktan, ırkçılıktan, şiddetten arınmış, daha özgür ve adil bir dünya için çalışan, bu idealler uğruna bireysel risk alan, ezber bozan, barışın dilini kullanan ve bunları yaparken de insanlara mücadeleye devam etme yolunda ilham ve umut veren biri Türkiye’den, biri yurtdışından kişi ve kurumlara verildiğini söyledi.
Feminist hareketin öncülerinden Hassan
Ödüle yurt dışından layık görülen isim Mısır’da kadına yönelik cinsel şiddetin ve kadın hakları ihlallerinin görünür kılınması için mücadele eden Ortadoğu ve Kuzey Afrika genelinde feminist hareketin öncülerinden Mozn Hassan oldu.
Hassan, Ebru Timtik’i unutmadı
Ödüle layık görülen Hassan, yaptığı konuşmada Dink’in barışçıl mücadelesinin kendileri için ilham kaynağı olduğunu ve güç verdiğini ifade ederek, Dink’in yaşamında olduğu gibi barış mücadelelerinin bedeller ile gerçekleştiğini belirtti. Ataerkil, cinsiyetçilik ve cinsel şiddete karşı mücadele etmenin önemine dikkat çeken Hassan, ölüm orucu eyleminde yaşamını yitiren avukat Ebru Timtik’in mücadelesinden etkilendiğini dile getirdi.
Hassan, dünyanın birçok yerinde diktatörlere karşı mücadele edildiğini ve bu mücadelede feminist mücadelenin önemine ve zorluklarına dikkat çekti.
Daha adaletli ve özgür bir dünya için mücadele etmeye devam edeceklerini dile getiren Hassan, “Böylesine saygın bir ödülü almak, yaşadığım tüm bu zorlukları değerli kılıyor ve bana, olası tüm sonuçlarını rağmen umudu yitirmeden mücadeleye devam etmenin önemini hatırlatıyor” diye konuştu.
Kavala’nın mesajı
Ödülün Türkiye’deki sahibi ise 1 Kasım 2017 tarihinden beri tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala oldu.
İsminin açıklanmasından sonra Kavala’nın yaşamı ve mücadelesini konu alan bir video gösterimi yapıldı. Ardından da Kavala’nın cezaevinden gönderdiği mesajı paylaşıldı.
Kavala’nın mesajında “Bu ödülle kendimi Hrant’a daha yakın hissetmiş olacağım. Farklı toplum kesimleri, farklı ülkelerde yaşayanlar arasında oluşmuş önyargıların, aklı kullanarak, konuşarak ve dinleyerek aşılabileceğine inanıyorum” dedi.
Mektubunda ayrıca HDP eski Eş Genel Başkanı Selehattin Demirtaş, yerine kayyum atanarak tutuklanan Diyarbakır Belediye Eş Başkanı Selçuk Mızraklı, tutuklu gazeteci Ahmet Altan ve birçok siyasetçi ve gazetecinin uğradıkları haksızlıkları da sıralayan Kavala, ödül için teşekkür etti.
HABER MERKEZİ