DAİŞ’li ailelerin kötü muamelelerine maruz kalan Hol Kampı’ndaki Iraklı kadın mülteciler, Irak hükümetine çağrı yaparak ülkelerine dönmek istediklerini belirtti
Kadın Savunma Birlikleri (YPJ), Suriye Demokratik Güçleri (QSD) ve İç Güvenlik Güçleri tarafından 6 Kasım’da Cizre Kantonu’nun Hol Kampı’nda başlatılan “Kalıcı Güvenlik Operasyonu” devam ediyor.
1991 yılında kurulan kamp, o yıldan bugüne en büyük demokrafik değişime şahit oluyor. Kamp, Körfez Savaşı’ndan kaçan Iraklı mültecileri karşılamak amacıyla Birleşmiş Milletler (BM) Yüksek Komiserliği tarafından kuruldu. Kampta 2003 yılında sadece 3 aile bulunuyordu, ancak Amerika’nın Irak’a saldırmasıyla kamp kapılarını bir kez daha mültecilere açtı.
2013 yılında kapatılan kamp, DAİŞ’in Ortadoğu’da özellikle Suriye ve Irak’ta yeniden ortaya çıkması, Suriye ve Irak’tan çok sayıda sivilin göç etmesiyle birlikte binlerce sivili barındırmak üzere 2016 yılında yeniden açıldı.
Başlangıçta 60 binden fazla Iraklı ve Suriyeli mülteci ile DAİŞ’li aileler kampa yerleştirildi.
39 bin 899 kişiden 17 bin 410’u Iraklı mülteci
Hol Kampı Yönetimi’nin verilerine göre; kampta 39 bin 899 kişi kalıyor. DAİş’in “Muhacir” bölümünde 42 ülkeden kişi var. Yüzde 90’ı kadın ve çocuklardan oluşuyor. Kampın diğer bölümünde ise 17 bin 410 Iraklı mülteci kalıyor.
Kampın bir tarafında DAİŞ’liler, diğer tarafta ise Iraklı mülteciler var. Mülteciler aynı zamanda DAİŞ vahşeti ve korkusu altında yaşıyor. IŞİD zulmü altında yaşayan Iraklı mülteci kadınlar ülkelerine dönmeyi sabırsızlıkla bekliyor.
Irak Hükümeti, Özerk Yönetim ve Hol Kampı Yönetimi 2021’den bu yana koordineli olarak, Iraklı mültecilerin ülkelerine dönüşünü sağlıyor. Mülteciler öncelikle Kuzey Irak’taki Musul şehrinin kırsalında yer alan Cedah Kampı’na naklediliyor. Buradan da Irak’a gönderiliyorlar.
‘Bu savaşın mağdurları kadın ve çocuklar’
Kampta kalan Iraklı mülteciler yaşadıklarını anlatarak Irak hükümetine çağrı yaptı.
Mûna Xelîl Îbrahîm, Irak’ın Felûca kentinden. Mûna Xelîl Îbrahîm yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “DAİŞ çetelerinin şehirlerimize saldırması nedeniyle Suriye sınırına gittik. Ancak Suriye’de bombalanıyordu. Çocuklarımız için daha güvenli bir yer aradık. Daha sonar Hol Kampı’na geçtik. Ancak biz Irak’a dönmek istiyoruz artık. Burada neler yaşadığımızı Allah biliyor.”
Mûna Xelîl Îbrahîm, tüm devletlere çağrı yaparak, artık seslerinin duyulmasını istedi. Mûna Xelîl Îbrahîm, konuşmasının sonunda şunları söyledi: “Laf olsun diye söylemiyorum. Burada artık çok yorulduk. Sadece ben değil, buradaki Iraklı kadınların çoğu, ruh halimiz çok kötü.”
‘Artık çözüm istiyoruz’
Henan Şihade Hemad de Irak’a bağlı Hedîsa kentinden. Ailesinin de kampta kaldığını ancak yakın bir zamanda Irak’a döndüğünü paylaşan Henan Şihade Hemad, “Ailem döndü ama ben ve çocuklarım kaldık. Günlerimiz, gecelerimiz korku içinde geçiyor. Giydiğimiz kıyafetler bile kısıtlı” dedi. Henan Şihade Hemad, “Burada özgürlüğümüz elimizden alınıyor. Lastik gibi olduk, bizi istedikleri zaman, istedikleri gibi kullanıyorlar. Artık çözüm istiyoruz” diye belirtti.
Cemîla Feyad Hemed, Irak’ın Enbar vilayetinden. Cemîla Feyad Hemed, Enbar’dan başlayan göç hikayesine dair şunları söyledi: “Yaklaşık 7 yıldır kamptayız. Bölgemizde savaş vardı, bombardıman vardı, biz de diğer insanlarla birlikte oradan ayrıldık. Daha sonra savaş bölgeden bölgeye, Suriye sınırlarına kadar yayıldı. Daha sonar Hol Kampı’na geldik.”
Cemîla Feyad Hemed, korku içinde yaşadıklarını belirterek, “Burada DAİŞ’li ailelerin varlığı nedeniyle güvenlik yok. Yaşam çok zor. En büyük korkumuz çocuklarımızdır. Ülkeme geri dönmek istiyorum. Ülkeme dönüp çiftçilik yapacağım” şeklinde konuştu.
Haber: Sorgul Şêxo / NÛJINHA