Hava kirliliği dünya genelinde her yıl 7 milyon insanın erken ölümüne neden oluyor. DSÖ’ye göre soluduğumuz havanın bir metreküpünde sınır partakül 20 MG iken, Türkiye’de kabul edilen bu sınır ise 44,1 MG partakül
Dünya hava kalitesi indeksi verilerine göre her 10 kişiden 9’u her nefes alışında sağlığa zararlı hava soluyor. Yayımlanan 2018 Hava Kalitesi Raporu’nda, dünya genelinde 3 bin kentten alınan veriler incelendi. Hindistan’daki 30 kentten 22’si hava kirliliğinin en fazla olduğu kentler listesinin en başında yer aldı. Rapora göre Afrika ve Orta Doğu’da ölçümlerin yapıldığı kentlerin tamamında, havadaki metrekareye düşen zararlı partikül oranı Dünya Sağlık Örgütü’nün kabul edilebilir saydığı (PM2.5) oranın üzerinde. Güney Asya’daki şehirlerin yüzde 99’u, Güneydoğu Asya’nın yüzde 95 ve Doğu Asya’nın yüzde 89’u zararlı hava soluyor.
İnsan ömrü kısalıyor
Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre metreküp başına 20 mikrogram partikül madde, hava kirliliğinde en üst sınır olarak kabul edilirken Türkiye’de bu rakam 44,1. Ölümlerin en büyük nedenlerinden biri kirli hava solumak. Raporu hazırlayanlar, çoğu bölgede anlık veri toplanamadığından DSÖ’nün PM2.5 sınırını aşan kentlerin sayısının çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Her yıl 7 milyon prematüre bebeklerde ölüme neden olan hava kirliliği, erken ölümleri tetikleyen dördüncü en büyük neden olarak görülüyor. Kirli hava küresel çapta insan ömrünü en fazla kısaltan etkenlerin başında geliyor.
Şehir Hastaneleri hasta edecek
DSÖ verilerine göre Türkiye’de 1 ya da 2 kent dışında tüm iller hava kirliliği açısından limitlerin çok üstünde. Bu nedenle dünyada her yıl 7 milyon insan erken ölürken, bu ölümlerin 600 bini ise çocuk. Türkiye’de ise yılda 34 bin kişi hava kirliliğinin yarattığı sorunlar nedeniyle erken ölüyor. DSÖ, havadaki partiküler maddenin (PM10) yılda 20 mikrogramın altında olmasının gerektiğini söylüyor. Türkiye’nin kabul ettiği sınır değer ise 44.1 miktogram. Bu durum Türkiye’de insan sağlığına verilen önemi ortaya koyarken sağlık alanında şirketlerin insafına terk edilen bir sistem dayatılarak Şehir Hastaneleri kuruluyor. Bu hastanelere yüzde 70 doluluk oranı ile garanti verilirken bu garantinin altında yatan nedenlerin başında devlet eliyle adeta halkın sağlığının bozulması hedefleniyor.
Hava kirliliği kanser nedeni
DSÖ tarafından düzenlenen Küresel Hava Kirliliği ve Sağlık Konferansı’na Türk Tabipleri Birliği adına katılan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala havada asılı partiküler maddelerin metreküpteki bir miktar artışının dahi çok ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını söylüyor. DSÖ’nün yaptığı araştırmalar sonucunda her bir metreküpte 10 mikrogram artışın kalp ve akciğer hastalıkları nedenli ölümlerde yüzde 5’in üzerinde bir artışa yol açtığını vurgulayan Pala, “Akciğer kanserinin yüzde 5’i partiküler maddelere bağlı ölümler. Bunlar artık son 5 yıldır DSÖ tarafından kanser yaptığı kesin olarak bilinen maddeler listesine eklendi. Sigara hiç tartışmasız akciğer kanserine yol açıyor. Ama hiç sigara içmeyen birisi havası kirli bir yerde yaşıyorsa o da akciğer kanserine yakalanabilir. Çünkü partiküler maddeler, akciğer kanserinin sigara gibi nedeni olarak tanımlanmış durumda” olduğunuu belirtiyor.
EKOLOJİ SERVİSİ