HDP’nin Mardin Mazidağı’nda seçim çalışması için kullandığı seçim aracına, polis gerekçe göstermeden ‘İhbar var’ diyerek el koydu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin milletvekilleri Mithat Sancar, Pero Dündar, Tuma Çelik ve Ebru Günay ile Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayları Ahmet Türk ve Figen Altındağ’ın da aralarında bulunduğu kalabalık bir partili grup dün kırsal mahallelerde ziyaretlerde bulunmak için Mazıdağı’na geçti. Kent girişinde bulunan polis noktasında partililerin kimlik kontrolleri yapılmak istendi. Heyetin itirazı üzerine bu kez araçlar aranmak istendi.
Polis, gerekçe bulamayınca ihbar olduğu iddiası
Buna da tepki gösterilince polisler, konvoyun arasına “bombalı araç karışmış olabileceği” iddiasında bulundu. Polislerin iddiasına “biz araçlarımıza kefiliz” diye cevap veren HDP’liler, araçların aranmasına ve kimlik kontrolü yapılmasına izin vermeyince, HDP’nin Mazıdağı’ndaki seçim anons aracına el konuldu. Gerekçe olarak da, “yasak yayın bulundurduğu” ve “örgüt propagandası içeren şarkılar çaldığı” gösterildi. Polisler, yapılan itirazlar sonucunda ise, araçla ilgili “ihbar olduğunu” iddia etti.
HDP’li vekil tutanak istedi
Bu sırada polislerle tartışan HDP Milletvekili Tuma Çelik, uygulamanın keyfi olduğunu belirtti. Valilik ile görüşen HDP’li Sancar’a da, “yargı kararı” diye dönüş yapıldı. Sancar, ortada “suç unsurunun” ne olduğu yönünde somut bir bildirim olmadığı cevabını verdi. Ancak yine sonuç alınamadı. Daha sonra HDP’li Ebru Günay ile polis amiri arasında yaşanan tartışma ise, araca el konulmasına dair bir gerekçe olmadığını ortaya çıkardı. Buna rağmen araca el koyan polis, aracı incelemek üzere İlçe Emniyet otoparkına çekti. Günay, polislerden savcılık kararı ile araca el konulmasına dair gerekçelerini de içeren tutanak istedi.
Vekil ile polis arasında tartışma
Günay ile polis amiri arasında şu tartışma yaşandı:
Günay: Usul yazılı işler. Yazılı belge görmeden göndermiyoruz aracımızı. Seçim propagandamızı yapmamızı engelliyorsunuz şu an.
Polis amiri: Avukatsınız. ‘Yazılı araç şeyi görmeden’ diyorsunuz, ‘vermem’ diyorsunuz aracı. Ben bu araca yazılı önceden ne alabilirim. Yani araçla ilgili hiçbir suç yokken. Şu an suça karıştığı iddiası var yani.
Günay: Şu an niye götürüyorsunuz o zaman. Kendiniz söylüyorsunuz ben araca nasıl tutanak tutacağım diye. Demek ki bir durum yok götürüp yapacaksınız.
Polis amiri: Hayır. Siz diyorsunuz ki yazılı kağıt verin diyorsunuz. Ben diyorum ki, olay şu an gerçekleşmiş bir olay, geçmişten gelen bir olay değil.
Günay: Savcı ile konuşun. Milletvekili yazılı belge istiyor deyin.”