HDP’yi kolayca yiyebileceğini ve bu sayede demokrasi cephesinin en direngen halkasını kırarak, kaldırımdan başını kaldırmadan yürüyen bir halk yaratma hedefiyle yola çıkan faşist AKP-MHP iktidarının, demirden bir leblebiyi ısırıp durduğunu ve günün sonunda ağzında bir, iki dişten fazlasının kalmadığını görmeye başladık.
Toplumun umudunu HDP üzerinden yok etmeye çalışan iktidarın hesabı çarşıya uymadı.
İktidar, ağır saldırılarını HDP üzerinden demokrasi, adalet, özgürlük isteyen tüm topluma karşı gerçekleştirirken, HDP’nin bu saldırılara karşı cevabı ise; sadece Kürt Halkı’nın talepleri doğrultusunda değil, tüm toplumun talepleri ekseninde şekillenmiştir.
Bu aşamaya elbet kolay gelinmedi, “artık çok zor, zorlamamak gerek” diyenlere karşı “ne olursa olsun sonu muhteşem olacak ve büyük kazanacağız” iddiasının ve kararlılığının iradesinde gelindi.
HDP; yenilgi diline ve psikolojisine karşı, direnişin dilinde ve umudun psikolojisinde ısrar ederek, bu irade savaşının psikolojik üstünlüğüyle 5. Olağan Kongresi’ne gidiyor.
Amed’te gerçekleşen Gençlik Kongresi, İstanbul İl Kongresi, 8 Mart, Newroz, 1 Mayıs, 12 Haziran Gemlik Yürüyüşü yakın sürecin irade savaşında, HDP’nin faşizme karşı, psikolojik üstünlüğü açık ara ele geçirdiği somut pratiklerdir.
Bu irade savaşı Türkiye’nin demokratikleşme mücadelesidir artık.
Her kim demokratik bir toplum içerisinde yaşamak istiyorsa, demokrasi umudunu HDP’yi yok ederek ortadan kaldırmak isteyen iktidara karşı, HDP’nin bu amansız irade savaşına omuz vermelidir.
İşte bu somut gerçeklikte ve psikolojik üstünlük içerisinde, 3 Temmuz Pazar günü Ankara’da gerçekleştirilecek HDP 5. Olağan Kongresi’nde, sadece salonu değil salonun etrafını, caddeleri hınca hınç doldurarak, faşizmin kalan son birkaç dişini de kırmamız gerekiyor.
3 Temmuz Pazar günü Türkiye’nin, Kürdistan’ın dört bir yanından yola çıkarak Ankara’ya varacak on binler, sadece bir kongreyi gerçekleştirmeyecek, demokratik toplum umudunu daha belirgin hale getirecek ve tüm dünyaya faşizme karşı direnişte ısrarın neye tekabül ettiğinin fotoğrafını verecektir.
Bu bağlamıyla 5. Olağan Kongre hem HDP açısından hem demokrasi mücadelesi açısından tarihi bir öneme sahiptir.
Bu bilinç ve politik okuma ekseninde katılımcı olunması gereken Kongre’ye, sadece kendimizi değil etrafımızda demokratik yaşam arzusunu duyan herkesi Ankara’ya götürme heyecanıyla yaklaşmamız gerekiyor.
Kongre’nin, daha doğrusu demokrasi umudunun büyük bir coşkuyla yeşereceği 3 Temmuz’un heyecanını, bugünden itibaren yaşa ve yaşat!
Koray Türkay
HDP Kadıköy İlçe Eş Başkanı