Suriye’de ciddi bir güç kavgası olduğuna işaret eden HDP’li Özsoy, Türkiye’nin Kürt karşıtı politikalarının faturasının ağır olacağını belirterek “Pirince gideyim derken elindeki bulgurdan da olabilir” dedi.
Kuzey ve Doğu Suriye’deki ABD askerleri, geçtiğimiz günlerde ABD Başkanı Donald Trump’ın aldığı karar doğrultusunda Suriye’den geri çekileceğini bildirdi. Trump’ın bu kararıyla Ortadoğu’daki dengelerin yeniden şekilleneceği değerlendirmeleri yapılırken, SDG öncülüğündeki Kürtler ise diplomasi çalışmalarına hız verdi. Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yapacağı olası askeri operasyonda ise “bataklığa” sürükleneceği değerlendirmesinde bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, “Türkiye’nin bu Kürt karşıtı politikalarının faturası ağır olacaktır” dedi.
‘ABD’nin değil Trump’ın kararı’
Trump’ın uzun zamandır Suriye’deki askerlerinin çekeceğini dile getirdiğini belirten Özsoy, bu kararın da ABD’nin değil, Trump’ın kararı olduğuna işaret etti. Türkiye’nin güney sınırından yaklaşık 400 kilometre aşağısında olan Deyr-el Zor’daki IŞİD ile mücadele etmenin imkanı olmadığını aktaran Özsoy, Türkiye’nin temel derdinin IŞİD değil Kürtlerin kazanımlarını yok etmek olduğunu ifade etti. Trump’ın almış olduğu askerleri geri çekme kararına koalisyon ortakları Fransa, İngiltere, Almanya ve körfez ülkelerinin karşı çıktığını hatırlatan Özsoy, uluslararası basının da ilginç bir şekilde Kürtlere karşı ciddi bir sempatisinin olduğunu vurguladı.
‘Ciddi bir güç kavgası var’
Kuzey ve Doğu Suriye’de çok ciddi bir güç kavgasının olduğunu belirten Özsoy, “Rojava’da önümüzde dönemde ciddi vesayet savaşlarına zemin olabilir. Bu duruma düşülmemesi için ise çok yoğun diplomatik çalışmaların yapılması gerekir” dedi. Trump kararının uygulanması durumunda ise Rusya ve İran’a alan açılacağına işaret eden Özsoy, “Bu kararla Rusya ve İran’a, sadece Suriye’yi değil bölgeyi dizayn etme gücü verilir. Suriye, Ortadoğu’daki hiçbir ülkeye benzemiyor. Şu açıdan, Ortadoğu’nun siyasetini şekillendiren temel dinamiklerin hepsi Suriye’de yan yana geliyor” dedi.
‘ABD istese bile Ortadoğu’dan çıkamaz’
Ortadoğu’nun en büyük yapısal sorunlarının; İsrail Filistin, Şii-Sünni, Kürt-Türk, Türk-Arap gerilimleri ile su ve enerji politikaları meselesi olduğunu dile getiren Özsoy, var olan sorunların da Suriye denkleminin bir parçası olmasından kaynaklı tüm güçlerin Suriye’de olduğuna işaret etti. Özsoy, “Suriye nasıl kurulursa (küçük bir model gibi) bu Ortadoğu’daki güç dengeleri de o şekilde şekillenecek. Bunun için küresel, bölgesel ve yerel güçler inanılmaz vesayet savaşları yürüttüler. Suriye’yi Rusya ve İran’a bırakmak demek, Ortadoğu’yu bu güçlerin şekillendireceği demektir. O açıdan Trump kararı ile ABD’deki kurulu nizam politikaları arasında taban tabana zıtlık oluşturmuş durumda. ABD istese bile Ortadoğu’dan çıkabilecek durumda değil” diye konuştu.
‘Türkiye ayağına sıktı’
Türkiye’nin de Trump’ın bu kararını beklemediğini dile getiren Özsoy, şunları söyledi: “Türkiye, ABD’nin Suriye’den çıkmasını istemiyor, Kürtler yerine beslediği çetelere destek vermesini istiyor. Trump, bu kararla Erdoğan’ın eline bir ateş topu bıraktı. Türkiye’nin Rojava işgali her zaman bir ihtimal dahilindedir, ama şu anda bu ihtimal düşmüş durumda. Çünkü, artık ABD’nin izin vermesi yetmiyor, Suriye ve Rusya var. Onların nasıl bir pozisyon alacağı son derece önemlidir. ABD’nin Suriye’den çekilmesi Türkiye’yi orta vadede çok zora sokar. Bir taraftan da Türkiye ayağına sıktı. Türkiye çok iyi durumda değildir. Türkiye’nin bu Kürt karşıtı politikalarının faturası ağır olacaktır.”
‘Kürtleri zayıflatayım derken…’
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye olası bir operasyonda “bataklığa” sürükleneceğine dikkat çeken Özsoy, “Türkiye, Kürtleri zayıflatacağım derken kendisini zayıflatmış durumda” dedi. ABD’nin çekilmesiyle Suriye’de askeri ve jeopolitik bir boşluğunun olacağına işaret eden Özsoy, “Bu boşluğu kim nasıl dolduracak meselesi var. Koalisyon belli oranlarda dolduracak” sözlerini kaydetti.
‘Türkiye elindeki bulgurdan da olabilir’
“Koalisyonun eli de armut toplamıyor” diyen Özsoy, şöyle devam etti: “Trump çekilebilir de Avrupa nasıl çekilecek. Çekilirse riskleri nasıl kontrol edecek. Bir taraftan da Suudi ve Körfez ülkeleri dolduracak. Trump’ın çekilmesi uluslararası koalisyon açısından ciddi bir handikap. Dolayısıyla zorlanacaklar ama oraları da doldurmaya çalışacaklar. Esad, Rusya ve İran da bir yandan bu boşluğu dolduracak. ABD desteği almayan bir Türkiye ise pirince giderken bulgurdan olabilir. Türkiye’nin bu boşlukta gidip oraları işgal etmesi hayal oldu, bence Türkiye kendini tasfiye etti. Türkiye, Kürt karşıtlığı üzerinden tüm ilişkilerini allak bullak etti” ifadelerini kullandı.
‘Kürtler duyguda birleşti’
Kürtlerin bu süreçte esnek taktikler geliştirmek durumunda olduğunu vurgulayan Özsoy, “Kürtler, rejim ve Rusya ile bazı görüşmeler yapıyor. Dolayısıyla bir taraftan bu görüşmeleri hızlandırmak diğer taraftan ise Suriye’nin Kuzeyindeki halklar ile ilişkiler pekiştirmek için ekstra çaba ortaya koymak ve Kürtler arasındaki ulusal birliğin sağlanmasıdır” dedi.
‘Türkiye yapısal olarak Batı ile ilişkili’
4 parçadaki Kürtler arasında siyaseten birlik sağlanmazsa bile duyguda birleştiğinin altını çizen Özsoy, Kürtlere yönelik yapılan saldırılara dikkat çekerek, “Bu tür saldırılar, paradoksal olarak Kürt ulusal bilincini geliştiriyor” şeklinde konuştu. Türkiye’nin yapısal olarak Batı ile ilişkili olduğunu belirten Özsoy, Türkiye’nin Rusya ile yürüttüğü ilişkinin ise konjonktürel olduğunu söyledi.