HDP Gençlik Meclisi Sözcüsü Dersim Dağ, krize ve savaşa karşı gençlerin örgütlendiğini belirtti: Gençler yaşamak ve yaşatmak için mücadele ediyor
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi Sözcüsü Dersim Dağ, gençlerin gündemine dair parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.
Dağ, burada yaptığı açıklamada gençlerin ekonomik krizin ve savaşın pençesinde yalnız bırakıldığını ancak gençliğin örgütlenerek bu kaostan kurutulacağını belirtti.
Dağ, savaş harcamalarının gençlere yönelik harcamalara tercih edildiğini söyleyerek, gençliğin yaşamak ve yaşatmak için mücadele ettiğini söyledi.
Genç işsizliği
Her iki gençten birinin üniversiteli bir işsiz olduğunu kaydeden Dağ, “İstihdam alanı açmak yerine gençliği geleceksizliğe, umutsuzluğa sürükleyen iktidar bütün krizlerin faturasını en çok gençlere ve genç kadınlara uyguluyor. Sadece bununla da sınırlı kalmıyor iktidar. Gençlerden iyi bir eğitim almalarını kültür ve sanat faaliyetlerinde derinleşmelerini ve bununla ülkeyi ileriye taşımalarını bekliyor ama bunun karşılığında iyi eğitim verecek tüm öğretim görevlilerini KHK ile ihraç ediyor. En ufak bir düşüncesini belirleyen demokratik eylem ve etkinliklere katılan gençleri yurtlardan ve üniversitelerden uzaklaştırıyor. Bu kadar büyük bir krizde ellerindeki tek maddi gelir olan ve iktidarın faiziyle geri aldığı bursu da kesiyor. İktidar bu gençlerden itaat etmesini AKP ve MHP’nin belirlediği sınırlar içinde yaşamasını bekliyor. Bunu yapmak için de elinden geleni yapıyor” diye belirtti.
Siyasi baskılar ve gençlik hareketi
Gençlerin ifşa politikalarıyla katıldığı en ufak bir eylem ve etkinlik sonucu ya okullarından atıldığını ya da burslarının kesildiğini aktaran Dağ, şunları söyledi: “Bütün bunlara rağmen direnen bir gençlik kesimi var. Elbette gençlerin sorunu sadece burs sorunu değil, sadece yurtlarda yaşadığı sorunlar değil. Gençlerin en büyük sorunu ekonomik krizin faturasının kendilerine çıkarılıyor olmasıdır. Gençlerin en güzel yaşlarını kültürle sanatla gezmekle geçirmeleri gerekirken umutsuzluğa sürüklenmeleri, yoksulluğa, işsizliğe terk edilmeleri. Onlarca genç iş bulamadığı için, aç olduğu için geçinemediği ve yoksul olduğu için intihar etti. 2021 yılı gençler açısından en önemli konu gençlerin intiharıydı. 2022’nin ilk döneminde de gördük ki elimizde net bir sayısal veri olmasa da her ay onlarca gencin iş bulamadığı için umutsuz olduğu bu ülkede yaşamak istemediği için kutuplaştırma ve umutsuzluğun yarattığı kaos halinde bu ülkede yaşamak istemediği için intihar ettiğini biliyoruz.
Savaşa ayrılan bütçe
Her 4 gençten 3’ünün Türkiye’de yaşamak istemediğini, yurtdışına çıkmak istediğini biliyoruz. Elbette hem toplumsal ve ekonomik krizin hem savaş halinin en büyük faturası gençlere çıkarılıyor. AKP iktidarının gençlere istihdam yaratmak için harcaması gereken bütçeyi savaşa harcadığını ve AKP ve MHP’nin savaş iktidarı olduğunu söylemek mümkün. İktidar bir yandan gençleri yoksulluğa işsizliğe ve açlığa mahkum ederken bir yandan da savaşa mahkum etmek istiyor. Bir yandan Türkiyeli gençler açken bir yandan savaşa cepheye gönderilmek isteniyor. Gençler bu kadar krizin ve umutsuzluğun olduğu bir süreçte ölmek ve öldürmek istemiyor. Gençler kendilerine harcanması gereken bütçenin savaşa harcanmasını kabul etmiyor. Savaş politikasının iktidarın son bir yıldır aralıksız sürdürdüğü savaş politikasından en çok yine gençler etkileniyor.
Umut gençlikte
Aynı zamanda bu ülkenin geleceği olan, bu ülkenin umudu olan, bu ülkeyi ileriye taşıyacak olan gençler savaşlarda ölmek ve öldürmek zorunda kalıyor. Gençler en çok iktidarın savaş politikalarına karşı mücadele ediyor ve örgütleniyor. Savaş politikalarından halklar, kadınlar ve en çok gençler etkileniyor. İktidarın masa başı aldığı savaş kararlarıyla gençler ölüyor öldürmek zorunda kalıyor. Gençler ölmek ve öldürmek istemiyor. AKP ve MHP iktidarının öldürme politikalarına karşı gençler daha çok yaşamak ve yaşatmayı tercih ediyor. Savaş ve ölüm politikasına karşı yaşamak ve yaşatmak için gençler daha çok mücadele ediyor.
ANKARA