HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, Kulp Davası’nın zamanaşımı gerekçesiyle düşmesi ve sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi üzerine Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını talep ederek, yaşam hak ihlalleri ile ilgili davaların zaman aşımına uramasının engellenmesini istedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili ve Adalet Komisyonu Üyesi Abdullah Koç, 1993 yılında 11 köylünün askerler tarafından kaybedilmesine 2013 yılında açılan, 18 duruşma sonucunda ise beraat kararı verilen ve zaman aşımını gerekçesiyle düşürülen Kulp Davası’nı Meclis gündemine taşıdı.
‘Türkiye, AİHM tarafından mahkum edildi’
Koç, yaşam hakkı ihlalleriyle ilgili davaların zaman aşımı riskiyle karşılaşmadan daha hızlı sonuçlanmasına dair bir yasal çalışma yapılmasının sağlanması ve bu konuda gerekli yasal tedbirlerin belirlenmesine amacıyla Meclis Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Önergenin gerekçesinde, Türkiye’de antidemokratik uygulamaların devreye koyulduğu 40 yıllık süre zarfında Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından birçok kez mahkum edildiği hatırlatıldı.
Katliamlar, işkenceler, infazlar sistematik yapıldı
Gerekçede, “Bu ülkede 40 yılı aşkın süredir Kürt sorunun çözümsüzlüğünün sonuçları yargısız infazlar, katliamlar, köy boşaltmalar ve işkence gibi sistematik uygulamalar olmuştur. Kendisine 1982 darbe Anayasası ile meşru bir zemin bulan sıkıyönetimin, 1987 yılında kaldırılmasından hemen sonra Kürtlerin yoğunluklu olarak yaşadığı kentlerde köy boşaltmaları ile büyük kent merkezlerine zorunlu göç başlamış ve faili meçhul cinayetler yaşanmaya başlanmıştır” ifadeleri kullanıldı.
‘Meclis araştırma komisyonu kurulsun’
Kulp Davası’nda AİHM kararlarını, Adli Tıp Kurumu (ATK) raporları gibi delillerin açığa çıkmasına rağmen davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesi ve sanık hakkında beraat kararının verildiğinin belirtildiği önergede şunlar belirtildi: “1990’lı yıllarda özellikle bölgede gerçekleşen yaşam hakkı ihlallerinde faillerin bulunmamasından, adil biçimde yargılanmamasına ve yargılamaların zamana yayılması sonucunda ortaya çıkan cezasızlık politikasına kadar tüm bu uygulamalarla Kürt sorununun çözümsüzlüğü daha da derinleşmekte ve toplumsal barış ikliminin yeniden hâkim olmasına dair umutları tüketmektedir. Meclis çatısı altında kurulacak olan bir araştırma komisyonu, yaşam hakkı ihlalleri ile ilgili davaların zaman aşımı riski ile karşılaşmadan daha hızlı sonuçlanmasına dair bir yasal çalışma geliştirilmesini, ayrıca 28 Kasım 2015 tarihinde katledilen insan hakları savunucusu ve Diyarbakır Baro Başkanı avukat değerli Tahir Elçi’nin çözümünü bizlere miras bıraktığı karanlık bir dosyanın da aydınlatılmasını sağlayarak hakikate erişmemizin yolunu açacaktır. Bu çerçevede bir meclis araştırma komisyonu kurulmasını talep ediyoruz.”
HABER MERKEZİ