Varlık Barışı’nı uzatma ve Merkez Bankası ihtiyat akçelerinin Hazineye verilmesini de içeren torba yasaya şerh düşen HDP, teklifin kara para aklamaya zemin oluşturacağını belirterek, “Dar oligark bir grubun Türkiye’yi bataklığa sürüklemesidir” ifadesini kullandı.
Varlık Barışı’nı uzatmayı, yurt dışına çıkış harcının tutarının arttırılması konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmesi, şirketlere borç yapılandırma uygulaması, yurt dışına çıkış harcı miktarı 15 TL’den 50 TL’ye çıkarılmasını ve Merkez Bankası ihtiyaç akçesinin Hazineye verilmesini öngören 32 maddelik “Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) torba yasa teklifine şerh düştü. Şerhte, söz konusu torba yasanın “tek adam sisteminin” ömrünü uzatma girişimi olduğu belirtildi. Şerhte, “Gücünü sadece Cumhurbaşkanında ve yürütme yani tek elde toplanmasına hizmet eden maddelerle doludur” denildi. Kanun teklifinin Türkiye’deki ekonomik krizin itirafı olduğu belirtilerek, AKP döneminde Türkiye’nin kasasının boşaltıldığı yorumu yapıldı.
‘Kara para aklamak için zemin’
Şerhte, kanun tasarısının niteliğine ilişkin, “İktidarı ve yakınlarının geleceğinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen, ülke kaynaklarına üzerine oturmuş, dar oligark bir grubun göz göre göre Türkiye’yi bataklığa sürüklemesinden başka bir şey değildir” ifadelerine yer verildi. Teklifte özel sektörün dış kredi borcu ile ilgili “…para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının Türkiye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazandırılması” ifadelerinin yer aldığı düzenlemenin kara para aklamaya zemin oluşturacağı yönünde eleştiri getirildi.
‘Kara parayı aklamak hedefleniyor’
Ayrıca Varlık Barışı’nın 6 ay uzatılması teklifine dönük ise, “Varlık barışı adı altında getirilmek istenen düzenlemeyle, yüzde 1 stopaj oranıyla yurtdışında bulunan varlıkların, vergilendirilmemiş paranın aklanması hedeflenmektedir. Nasıl, nereden ve kimler tarafından kazanıldığı bilinmeyen yurt dışı varlıklarının Türkiye’ye getirilmesi yani kara paranın aklanması hedeflenmekte, boşaltılan kasa böylece doldurulmak istenmektedir” denildi.
İhtiyat akçesinin hazineye bağlanması ‘Felaket’
Merkez Bankası’nın ihtiyat akçelerinin tamamının Hazineye verilmesini de içeren düzenlemenin Türkiye’nin yakın geleceği açısından “felaket” olarak değerlendirilen şerhte, “AKP’nin bu teklifin yasallaşması sonucunda ihtiyaç akçesine el koyması, para basmasından farksız olacaktır. Bunun anlamı enflasyonun yükselişe geçmesi ve emekçilerin mutfağındaki yangına benzin dökmektir” ifadelerine yer verildi. Kanun tasarısında Kamu Özel İşbirliği yöntemiyle sağlık alanında geliştirilen projelere ilişkin maddelerin ise temel amacının inşaat sektörü üzerinden “yandaşlara” kar sağlamak ve neo-liberal politikalar doğrultusunda sağlık alanını piyasaya açmanın hedeflendiği yönünde eleştiri getirildi.
‘Hukuka uygun değil’
Teklifin SGK kanununda bazı düzenlemeleri öngören 18’inci maddesi ile kamu idarelerinin kanunlarında belirtilen görevleri yapabilmeleri için ihtiyaç duydukları sağlık verisi dışındaki kişisel veriler ile ticari sır niteliğindeki veriler paylaşılabilmesinin önünü açan “e-Devlet uygulaması üzerinden kimlik teyidi ile verilen izni” ibaresinin eklenmesine ilişkin, “Kişisel sağlık verisi toplamaya çalışması maddede belirtilen amaçlarla açıklanamaz, onları aşan bir durumu ifade etmektedir. Sonuç olarak, Sağlık Bakanlığı, uzun zamandır e-Nabız sistemi üzerinden toplamaya çalışıp da beceremediği kişisel sağlık verilerini şimdi SGK’den elde etmeye çalışmaktadır. Ancak, bu çabanın haklı ve hukuka uygun bir amaçla açıklanması bugüne kadar mümkün olamamıştır” denildi.