HDP, mülteci ve göçmenlerin salgından koruması için hükümetin acil önlemler alması gerektiğini belirterek, “Kamplarda kalan mültecilerin temel hijyen malzemeleri ulaşmaları derhal sağlanmalıdır” dedi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Türkiye’de ve Kürt kentlerinde koronavirüs salgının yayılmaması için seferber olmuş durumda. Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar başkanlığında, Koronavirüs Kriz Koordinasyon Merkezi kuruldu. Kürtçe ve Türkçe broşürler hazırlanarak halkı salgına karşı koruma çalışmaları başlattı. Son olarak sosyal medya üzerinden de çalışma yürüten HDP, halka ‘Evde kal’ uyarıları yapmaya devam ediyor. HDP Göçmen ve Mülteci Komisyonu Eş Sözcüsü Gülsüm Ağaoğlu Koronavirüs (Covid-19) salgınından dolayı mültecilerin durumuna ilişkin yazılı açıklama yaptı.
‘Mülteciler korunma olanaklarının hiçbirine sahip değiller’
Covid-19 virüsünün en fazla etkilediği ve tehdit ettiği kitlelerin başında mültecilerin geldiğine dikkat çekilen açıklamada, “ Çünkü yerli halkın korunma olanaklarının nerdeyse hiçbirine sahip değillerdir. Yerel ölçekteki mücadele hiçbir ayrım gözetmeksiniz, hukuki statüleri, milliyetleri ne olursa olsun bu toparlaklarda yaşayan bütün yurttaşları kapsamalıdır. Bu gerçekleştirilmez ve başarılmazsa, virüsün yaygınlaşmasının önüne hiçbir şekilde geçilemeyecektir. Aksi durum, virüsle mücadeleyi başarısız kılmaya mahkum edecektir. Mültecileri de virüsten korumak için alınacak acil tedbirler, salgınla mücadele yönteminin olmazsa olmazı olmak zorundadır” denildi.
Açıklamanın devamında mülteciler için alınması gereken acil önlemler şöyle sıralandı:
- Sağlık hizmetlerine ulaşımda mültecilerde aranan kayıtlı olma şartından vazgeçilmelidir. Kayıtlı kayıtsız tüm mültecilerin sağlık hizmetlerinden koşulsuz, şartsız yararlanmaları sağlanmalıdır. Kayıtlı olma şartı, hastanelere gitmemeyi, beraberinde olası hastalıkları yayma potansiyeli taşımaktadır.
- Çok dilli sağlık hizmetleri verilmeli, mültecilerin de sağlık ve test taramalarından bu coğrafyada yaşayan herkes gibi ayrımsız yararlanması sağlanmalıdır.
- Bir yandan ev de kal çağrısı yapılırken kalacak evi olmayan mültecilerin barınma koşulları yaratmalıdır. Mültecinin kalacak bir evi yoksa bu çağrının anlamı da yoktur. Evi olsun ki ev de kalsın kalabilsin.
- Mülteciler kalabalık ortamlarda ve toplu yaşadıkları için salgına yakalanma riskleri daha yüksektir. Bu yüzden Covid-19 bulaşma tehdidi yaşayan mülteciler acilen sağlık taramasından geçirilmelidir.
- Kamplarda kalan mültecilerin temel hijyen malzemeleri ulaşmaları derhal sağlanmalıdır.
- İşyerlerinin kapanması ya da başka nedenlerle işsiz kalan mültecilerin en temel insani ihtiyaçları karşılanmalıdır.
- Edirne sınırında beklemeye, bekletilmeye son verilmeli, burada bekleyenlere devlet tarafından ulaşım olanağı sağlanarak istediği ile gitmesi sağlanmalıdır.
- Edirne’den devlet zoruyla geri gönderilen ve Esenler Otogarına ulaşanların büyük bir çoğunluğu gitmek istedikleri iller için bilet alımında zorluklarla karşılaşmaktadırlar. Acilen, bu zorluk giderilmeli, kimlik no gibi taleplerde bulunmaları engellenmelidir.
- Edirne’ye büyük umutlarla giden arkalarında dönecek evi ve işi kalmayan mültecilerin barınma, beslenme, sağlık ihtiyaçları karşılanmalı, uğradıkları psikolojik yıkım giderilmelidir.
- Kriz, kaos koşulları refakatsiz çocuklar başta olmak üzere kadın ve çocuk istismarına zemin hazırlamaktadır. Bu koşullarda yaşayan çocuk ve kadınlar için acilen önlemler geliştirilmelidir.”
ANKARA