Enerji ve madencilik alanında değişiklikler öngören torba yasaya şerh düşen HDP, halka zam yapılırken, dağıtım şirketlerine indirim yapılarak yükselen maliyetin görülmemesi için denetlemede değişiklik getirildiğini söyledi
Halkların Demokratik Partisi (HDP), maden arama ve işletme ruhsatlarının verilmesi, birleştirilmesi, sürelerinin uzatılmasıyla elektrik piyasasının yeniden düzenlenmesi gibi maddeleri içeren “Enerji Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” adıyla sunulan torba yasaya muhalefet şerhi düştü.
Torba yasanın enerjideki sorunları çözmek yerine sermaye transferini amaçladığına vurgu yapılan şerhte, “Enerji piyasasının geneline ve kanun tanımına dair soyut değişiklikler getirmek yerine belli bir zümreye ait özel imtiyazlar getirerek kanunların ruhuna ve tanımına aykırı bir çalışma yapılmaktadır” denildi.
Teklif toplumun zararına
Söz konusu torba yasada değişiklikleri destekleyen konuya dair hiçbir belge, bilgi, raporun sunulmadığına dikkat çekilen şerhte, teklifin toplumun zararına olduğu belirtildi. Torba yasada imtiyaz sağlanan şirketlerin belli oluğuna dikkat çekilerek, bu şirketlerin; 21 dağıtım şirketi, 2020 itibariyle YEKDEM’den faydalanan 881 yenilenebilir enerji santrali sahibi, Ağustos 2020 itibariyle bin 722 üretim tesisi ve çeşitli sayıda enerji madenciliğinde faaliyet gösteren şirketler olduğu belirtildi.
Dağıtım şirketlerine kıyak
HDP’nin şerhinde şu ifadeler yer aldı: Halka zam yapılırken, dağıtım şirketlerine indirim yapıldığı için ortaya çıkan fahiş karların görülmemesi için denetlemede değişiklik getirildiği ortadadır” denilen şerhte, “1 Ekim 2019’da 34,9 kuruş olan Elektrik Üretim Anonim Şirketi’nin (EÜAŞ) satış bedeli, şimdi 15,49 kuruşa indirilmiş, ortaya çıkan fark artmıştır. Dağıtım şirketleri EÜAŞ’dan elektriğin bir kilowatt saatini 15,49 kuruşa alıp, bunu halka 39 kuruşa fatura ederken, aradaki yüksek meblağı kasalarına atmaktadır. Üstüne 22 kuruş dağıtım bedeli de eklendiğinde, sadece EÜAŞ elektriği üstünden 45 kuruşa yakın paranın dağıtım şirketlerine aktarıldığı ortadadır. Teklifteki düzenlemenin nasıl 21 dağıtım şirketini ilgilendirdiği ortadadır.
Çıkar sağlayan zümreler
Şerhte dikkat çekilen bir diğer nokta ise, torba yasanın görüşüldüğü Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı AKP’li Mustafa Elitaş’ın elektrik üretim şirketinin sahibi olduğu. Şerhte, bu durumla ilgili etik tartışmalara değinilerek, “Kendisi gibi faydalanacaklara kapı açıp bundan zarar görecek 44 milyon elektrik sayacı abonesini davet bile etmemesi, çıkar sağlayan zümreler dışında kalanlara söz hakkı vermemesi, engellemesi ciddi bir sorundur” ifadelerine yer verildi.
Sömürgeci anlayış
AKP-MHP’nin enerji ve maden politikalarından da kültürel ve doğal varlıkları ve yaşamı metalaştıran “sömürgeci” bir anlayışla hareket ettiğinin belirtildiği şerhte, şu ifadelere yer verildi: AKP-MHP hükümeti sermaye için bu kadar cömert davranırken Kürt illlerinde binlerce çiftçinin elektirik borcu nedeniyle ürünü tarlada kurumakta, borçlarından dolayı icra takibine alınmakta ve tarımsal desteklemelerine DEDAŞ adına bankalarca el konulmaktadır. Çiftçiye faturasını yatırmazsan tarımsal desteklemelerine dahi el koyarım diyen anlayış maden işleten kişiden borcu yoktur belgesini getirmeyi bu yasa teklifi ile bir şart olmaktadır. Yani bir fatura borcu olan çiftçinin elektriği anında kesilir ve bankadaki ödemelerine el konurken maden işleten patron, çevreyi yok ederek işletmesini daha büyük adına borçlu olup olmamasına bakılmamaktadır.
Tekelleşmeye yol açacak
Söz konusu kanunla birlikte enerji piyasasının tekelleşmesine yol açılırken, yenilenebilir enerji kaynaklarının tahsisinde bir grup yatırımcıya büyük avantajlar sağlanacak, ekolojik ve tarihsel hafızaya dair talan artarak devam edecektir.
Yurtdışı şirketlerine kolaylık
Ayrıca, kanun teklifinin, yurt dışında kurulan ve özellikle petrol, doğal gaz ve madencilik alanlarında faaliyet göstermekte olan şirketlerin Türkiye’de faaliyet yürütmesi ve devredilmesini kolaylaştıracağı da belirtildi.
ANKARA