Hükümetin hayvancılığa dair izlediği tek politikanın hayvan ithalatı olduğunu söyleyen besicilere göre, böyle devam ederse Türkiye’de 5 yıla kadar hayvancılık diye bir şey kalmayacak. Besiciler, çıkış yolu olarak savaş politikalarından vazgeçilmesini ve yayla yasaklarının kaldırılmasını gösterdi.
Uygulanan yayla yasakları, meraların imara açılması ve devletin gerekli desteği yeterince sağlamaması gibi nedenlerle Türkiye’de hayvancılık günden güne gerileyen bir noktada. Yürütülen politikalar sonucu artık gizlenemez bir noktaya gelen ekonomik krizin etkilediği önemli sektörlerden biri de yine hayvancılık. Son yıllarda hayvan yemine, samana, mazota, aşı ve ilaca yapılan zamlar besicilerin adeta beleni büktü. Hayvansal üretimi düşüren bu nedenlerden dolayı Türkiye, dışarıdan canlı hayvan ithal eden bir noktaya geldi.
Her geçen gün daha fazla dışarı bağımlı haline gelinirken, Mersin’de bulunan Yakaköy Canlı Hayvan Pazarı’ndaki besiciler yaşadıkları zorlukları ve hayvancılığın ne durumda olduğunu anlattı. Besicilere göre, hayvancılık sektörü son günlerini yaşıyor.
‘Hayvancılık gün geçtikçe bitiyor’
Besilerden Mehmetşah Özçelik, son yıllarda giderlerinin sürekli arttığını, hayvan yeminin çuvalının 65 TL olduğuna söyleyerek dile getirdi. Yine arpanın kilosunun 70 kuruş olduğunu belirten Özçelik, canlı hayvanın kilosunu ise zararına 33 TL’ye verdiklerini ifade etti. Özçelik, “5 yıl öncesine kadar hayvanın kilosu 25 TL’den veriyorduk. O zamanlar arpanın kilosu 50 kuruştu. Bugün ise 1,20 TL. Yani iki katına çıktı. Durum böyle olunca hayvancılık bugün bitme noktasında diyebilirim. Bugün Türkiye eti ithal ediyor. İçeride ise hayvancılığa destek verilmiyor. Bu durum devam ederse 5 yıl içerisinde ülkede hayvancılık diye bir şey kalmayacak. Öyle görünüyor ki biz de bu işi bırakacağız. Normalde hayvan alımlarını Güneydoğu Anadolu Bölgesinden yapıyorduk ama orada da hayvancılık bitme noktasında. Nedeni ise baskı ve zulüm politikaları. Savaşın etkisi ile bölge halkı zor şartlarda hayatta kalma mücadelesi veriyor. Onun için bölgede bulunan birçok insan özellikle hayvancılık yapan insanlar, hayvanlarını satıp metropol kentlere göç etmek zorunda kaldı. Kısacası hayvancılık gün geçtikçe bitiyor” ifadelerini kullandı.
‘Gün geçtikçe zarar ediyoruz’
30 yıllık hayvancılık yaptığını belirten Mehdi Yücel de, dün ile bugünü kıyasladıklarında arada uçurum olduğunu ifade etti. 90’lı yıllarda hayvanın sütünden bile geçimlerini sağlayabildiklerini belirten Yüce, devletin hayvancılığa dair tek politikasının hayvan ithalatı olduğunu vurguladı. Yüce, “5 bin hayvan getirerek bu iş çözülmez. Siz hayvancılığa içeride destek vermezseniz bu işi çözemezsiniz. Birkaç yıl öncesine kadar insanlar 2 ila 3 hayvan birden alabiliyorlardı ama bugün bir tane bile hayvan alamıyor. Ekonomik kriz insanları da bitirdi. Hayvancılığı bırakma noktasına geldik. Birçok hayvan besicisi işini bıraktı. Gerçekten bu işten artık bırakın para kazanmayı, zarar ediyoruz” diye konuştu
Hayvan yeminden ilacına yaptıkları masraflara rağmen kendilerine kalanın en fazla hayvanın postu olduğunu söyleyen Yüce, devletten yayla yasaklarının kaldırılmasını ve kendilerine destek verilmesini istediklerini belirtti.
MA / Ergin Çağlar