AKP, ‘Hayvan Hakları Kanunu’nda yapılacak değişikle sahipsiz sokak hayvanlarının korunduğu barınaklar, Nazilerin en az 1,1 milyon insanı katlettikleri Auschwitz kamplarına dönüştürülmek isteniyor
Yusuf Gürsucu / İstanbul
Sosyal yaşamın parçası olan sokak hayvanlarının tehdit olarak nitelenmesi ve bu bağlamda hayvan sevgisinden yoksun kişilerin görüşleri öne çıkarılarak uzun süredir hayvanlar için kitlesel katliam hazırlığı yapılıyor. AKP’nin ‘Hayvan Hakları Kanunu’nda değişikliğe giderek hayvanları barınaklarda ‘uyutmak’ nitelemesiyle katletme girişimi bazı Avrupa ülkeleri örnek gösterilerek uygulamaya konmaya çalışılıyor. AKP, bugüne kadar uygulanan bakım, kısırlaştırma ve barınak gibi yöntemlerle sonuç alınamadığını iddia ederek, sokak köpeklerinin popülasyonlarındaki artışın toplum sağlığında önemli bir sorun haline geldiği iddiasıyla özellikle köpeklerin katliamına hazırlanıyor.
Kampta 30 gün sonra katliam
Belediyelerin bu konuda sorumlulukları olmakla birlikte sorunun belediyelerin gücünü de aştığını açıklayan AKP, yapılacak yeni düzenleme ile her belediyenin, barınaklarındaki kapasite kadar köpeğin fotoğraflarını çekerek kuracakları internet sitesinde sahiplendirmeleri için ilan yayınlayacağını, köpeklerin fotoğrafların internet sitesinde belirli bir süre bekletileceği ve 30 gün içinde sahiplenme olmazsa katledileceği belirtiliyor.
Halk ve hayvan düşmanları
Yasa değişikliği ile sahiplenilmeyen ve uyutulan köpeklerden boşalan barınaklara yeni köpekler getirileceği ve katliam sürecinin bu şekilde süreceği belirtilirken, yasal düzenlemede kırsal ya da kent ayrımının da olmayacağı vurgulanıyor. Katliama hazırlanan AKP, uyutma yöntemini “Merhamet koşulları içinde, acısız, iğne kullanılarak gerçekleştirilecek” diye tanımlaması ise bu güne kadar ortaya koydukları halk düşmanı politikaların hayvanlar üzerinden de sürdürüleceğini ortaya koyuyor.
Hangi vicdan?
Bugüne kadar sokak hayvanlarına yüzünü dönmeyen ve sistematik biçimde işkence edenler ve bu şartları yaratan her siyasetçi, yaşam düşmanı birer sermaye uzvundan başkaca bir şey değiller. Doğal yaşam, her türden canlı için etrafı çizilmiş koruma alanları, endemik türlerin yaşadığı alanlar, sulak alanlar, ormanlar, meralar yok edilirken hiçbir azap duymayan sadece sermaye çıkarı dışından hiçbir duygusu olmayanlar vicdandan söz edemezler. ‘Merhamet koşullarından katliam’ vurgusuyla bahsedilmesi bile tek başına Hitler’in insan katliamlarını hatırlatmaya yetiyor.
Barınaklar katliam merkezi
Kısırlaştırma adı altında belediyelerin gerçekleştirdiği uygulamaların özelleştirilmesiyle rant kapısını aralayanların katliamları onaylaması elbette mümkün. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bu konudaki uygulamaları rantın nasıl yapıldığını ortaya koyuyor. Belediye 2020 yılında 7300 köpeğin kısırlaştırması için 750 bin TL harcadığını ve çok maliyetli bulduklarını belirtip bunun çözüm olmadığını iddia ederek, 6 bin köpek 94 bin metrekare barınak inşa ederek 47 milyon TL harcıyor. Hazırlığı başlayan yasa değişikliği ile bu barınaklar birer katliam merkezleri haline getirilmeye çalışılıyor.
Auschwitz’te 1.1 milyon insan yakıldı
2. Dünya Savaşı’nda Almanya’yı Yahudiler’den, Slavlar’dan ve çingenelerden temizlemek adına korkunç bir soykırım yaşanmıştı. 2. Dünya Savaşı sırasında Almanya’nın Avrupa’da oluşturduğu 1.600 toplama kampından biri olan Auschwitz kampı bir katliam kampıydı. Duş yapacaklarını söyledikleri insanlar, çırıl çıplak soyularak gaz odalarına sokulmuş ve bu süreçte en az 1 milyon 100 bin insan katledilmişti. Katledilen insanların altın dişleri sökülmüş ve dişler eritilip altın külçelerine dönüştürülerek, Almanya Merkez Bankası’na götürülmüştü. Her defasında 400 kişinin tepeleme doldurulduğu gaz odalarında gaz bacalarına yakın olanlar 10-15 saniyede ölürken uzak olanlar ise bu dehşeti seyrederek, 10-15 dakika içinde ölmüşlerdi. Katliam tamamlandıktan sonra ölü bedenler fırınlara atılarak yakılırken, sadece 24 saat içinde tam 5.000 kişi yakılarak katlediliyordu.
Auschwitz l-ll-lll kampları
Auschwitz Kampı, tüm Avrupa’dan getirilen Yahudiler, Romanlar, Rus esirler ve diğerleri için yetersiz kalması üzerine 1941 yılında Oświęcim Köyü’ne 3 kilometre uzaklıktaki Brzezinka Köyü’nde Auschwitz I’den 11 kat daha büyük olan Auschwitz II – Birkenau kampları kuruldu. 1942 yılında Oświęcim’e 6 kilometre uzaklıktaki Monowice Köyü’nde fabrikaların yanında Auschwitz III kurulmuş. Kamp aynı yıl bağımsız olmuş ve Monowitz Toplama Kampı olarak adlandırılmış. Auschwitz I-II’e bağlı diğer bölgelerdeki küçük kamplar da ona bağlanmış.
Sıra insana ne zaman gelecek?
1944 yılı sonunda kamplardaki vahşetin anlaşılmaması için Alman orduları çekilirken, kampları yakarak belgelerin çoğunu yok etmişlerdi. Sovyet askerleri 1945 yılında kamplara geldiklerinde kamplarda sadece 7.000 kişi bulabilmişlerdi. Sokak hayvanlarına yönelik yapılmak istenen yasa değişikliğinin Nazilerin 1940’larda giriştiği soykırımdan hiçbir farkı yok. Mevcut iktidarın doğa, hayvan ve insan düşmanlığı bilinen bir gerçek. Hayvanlarla başlatılan soykırımda sıranın başta Kürtler olmak üzere düşmanlaştırdıkları insanlara gelmeyeceğini söylememiz içinse hiçbir neden yok.