Her yönüyle kötü bir yılın sonuna geldik. Gün ve saat sayısı diğer yıllarla aynı olsa da uzun süren bir yıldı. Türlü olumsuzluklarla, zorluklarla, acılarla geçen bir yıl oldu. Başta corona belası olmak üzere birçok alanda yıpratıcı bir yıl. Eskiden yeni yıla girerken herkes kendince yeni yıldan beklentilerini, umutlarını ifade ederdi. Şimdi artık o mecal de kalmadı toplumda. Mikrofon uzatılanlar artık bir beklentimiz yok mealinde açıklamalarda bulunuyor. Çıta hiç bu kadar düşmemişti. Umutlar, ütopyalar distopyaya dönüştü. Aslında saniyelik bir zaman dilimine geçmek yeni yıl dediğimiz. Bunun bilincinde olduğumuz halde yine de daha iyiye yönelik dileklere vesile olabiliyor. Yeni yıl reel yaşamdaki ve ruhlardaki kirlerin temizlendiği, geçen yılın olumsuzluklarının, yanlışlarının tekrarlanmadığı, baskının, yoksulluğun, düşmanlıkların son bulduğu adına yakışır yeni bir yıl olsun istiyor insan. Tüm olumsuzluklara, acılara rağmen insan umutsuz olmaz. Tüm dünya vazgeç dediğinde bile umut kulaklara fısıldarmış: ‘Bir kez daha dene…’ Deneyelim.
Yaşam kaldığı yerden devam ediyor. Hadi gelin, ‘Biri’ diyerekten şimdi şu anda ne yapıyor olduğumuzu şiir değilse de şiirimsi bir dille anlatmaya çalışalım:
Biri… Şu anda biri… Takvimin ilk yaprağını koparıyor.
Biri, “Hoş geldin yeni yıl” diyor.
Biri, bir sigara yakıyor, çayını yudumluyor.
Biri, dünün hesaplarıyla uğraşıyor.
Biri, yarının endişesinde.
Biri, denemiş ve yanılmış.
Biri, gel iki tek atalım diyor.
Biri, zembereği kırık bir saat gibi.
Biri, onu anlamadığın için sana kızıyor.
Biri, kitap okuyor.
Biri, çok üşüyor.
Biri, fazla terliyor.
Biri, suç işliyor, tutuklanıyor.
Biri, işkencede dişlerini sıkıyor.
Biri, açlık grevinde yatıyor.
Biri, zindan duvarına bir çizgi daha çekiyor.
Biri, hastasına serum takıyor.
Biri, çiçekleri suluyor, kuşlara yem veriyor.
Biri, öfkelenmiş, dertlidir.
Biri, senin üzerinde ağladığın omuz olmak istiyor.
Biri, yeni yılda sana bir armağan vermek istiyor.
Biri, senin bir armağan olduğunu düşünüyor.
Biri, uçmak istiyor, konmak istiyor.
Biri, kanat istiyor senden.
Biri, bir yangının korlarını söndürmeye çalışıyor.
Biri, çığlığına yanıt bekliyor.
Biri, ateşe ve rüzgâra dair olmak istiyor.
Biri, kendi içinde ayaz.
Biri, hiç yürünmemiş yol oluyor.
Biri, iskeleye bağlı bir kayık gibi.
Biri, adalet istiyor.
Biri, iş arıyor, ekmek derdinde.
Biri, taksit ödüyor.
Biri, film izliyor, kazak örüyor.
Biri, zile basıyor.
Biri, kapıyı açıyor, gülümsüyor.
Biri, treni kaçırıyor, çok dalgın.
Biri, uzaklara bakıyor.
Biri, gözden ırak ve hasret.
Biri, birini anıyor, özlemiş.
Biri, hastadır ve kötüye gidiyor.
Biri, seni seviyor, çok seviyor.
Biri, rol kesiyor, yalan söylüyor.
Biri, savaş diyor başka bir şey demiyor.
Biri, Barış diyor sesine ses arıyor.
Biri, dua ediyor, şükrediyor.
Biri, küfrediyor.
Biri, gidiyor ve dönmüyor.
Biri, ağlıyor, ağıt yakıyor.
Biri, sevdanın deli ırmağı.
Biri, tehdit ediyor.
Biri, yağmur sesi ve şarap.
Biri, düş ufkunun ötelerinde.
Biri, hesap soruyor.
Biri, yanıt arıyor.
Biri, uzun bir cümleye başlıyor.
Biri, birine sımsıkı sarılıyor.
Biri, öpüldükçe güzelleşiyor.
Biri, şarkı dinliyor, şiir okuyor.
Biri, ‘öteki’ne bozuluyor.
Biri, gazete okuyor.
Biri, asgari ücreti sorguluyor.
Biri, hayatı sorguluyor.
Biri, yanık kaval yankısı.
Biri, dünya başına zindan.
Biri, tepeden tırnağa çaresizlik.
Biri, eli boş, boynu bükük.
Biri, aşı bekliyor.
Biri, görmeyen göz, duymayan kulak.
Biri, söylemeyen dil.
Biri, bir sevda şarkısı gibi direniyor.
Biri, öfke olmasın, nefret olmasın diyor.
Biri, dardadır şimdi.
Biri, yorgun bedeninde bir yangın.
Biri, kapılarını zorluyor umudun.
Biri, kendi dar anlamını aşan bir yoğunluk içinde.
Biri, yersiz yurtsuz, muhacir.
Biri, işte hayat böyle diyor.
Biri, ölüyor “Hoşça kal hayat” diyor
Biri, doğuyor dünyaya ‘merhaba’ diyor.
Biri, yazı yazıyor.
Biri, “Bu ne biçim yazı” diyor.
Biri, size yeni yılda güzellikler diliyor.
Hayat devam ediyor…